biz bu dünyaya neden geldik?
ağlara dolanmaya ve doluşmaya..
cin öbür dünyanın
bu dünyaya aşık askeri,
melek bu dünyanın kepengini kapatıp öbür dünyaya atlamaya hayalli memuru. biri çok gerçekçi, öbürü pek
idealist, hatta doğrudan
idea.
bilimsel olarak
dünyanın çekirdeği
* demir olmakla birlikte kaynanam der ki; demir bu dünyanın öz malı bir madde olmadığı gibi,
kediler de
bu dünyadan sayılmaz, daha evrimini tamamlamamışlar. onun şehir evliyası gibi saydığı
yaşar nuri öztürk hoca güya, 'diğer hayvanlar evrimlerini tamamladı, kedi ise tamamlamadı, kedinin son hali ne olacak belli değil.' diyesiymiş.
bu dünyaya 1- deneyimlemeye, 2- daha fazla
bilir hale gelip öyle
ölmeye geliyoruz. daha fazla
bilmek,
deneyimlemek hep bir
eğitim, bilinçlenme
* çağrışımı sağlıyor.
ölümün kesinliğine karşın bu yaşam eğilimi, 'yoksa ölüm ölüm değil mi,' sorgusu şüphesi üretiyor. aksi, "ölüm sondur ve
yokluktur" sopsomut şekilde kanıtlı bile olsa bu yol bunu hissettiriyor. dolayısıyla ruhsal gerçek halini alıyor.
ölmeye ölmeye ölmeye geldik,
derin söylem. her insan
bu dünyaya
ölmeye gelir.
woody allen'ın
yaklaşımıyla, merak edilesi olan "
ölümden önce yaşam olup olmadığı"dır.
"
örümcek ağı metaforu burada akla birkaç şeyi getirmektedir. ilkin
bu dünyanın kıpırdatılmaz, değişmez doğası ki birçok şey oluştuğu halde sabit kalmaktadır. ikinci olarak eğer sonunda köylüler yerleşimi terk etseler bile, nereye giderse gitsinler görünmez bir
ağın onları yerlerinde tutacağı gerçeği. üçüncü olarak fark edilmez bir
gözetim altında ve yapının içinde bir şey hareket ettiğinde onu ağın mahkumu tutmaya yönelik hızla tepki veren görünmez bir yapı. dördüncü olarak bozulduktan, tehdit edildikten sonra ağın kendini onarması; ağ
esnek ve
tepkiseldir, karakterlerin durumları ne şekilde değişirse değişsin ağ bu yeni pozisyonlara hızla uzatılacaktır."
andras balint kovacs -
the cinema of bela tarr the circle closes"yüzünde bu dünyadan kurtulmakla özdeşleştirilen mutlulukla uyuklama ifadesi vardı."
daniel wallace -
big fish(bkz:
bu dünyada)