türkiye'de sendikacılığın utanmazlık olması
Next (2) - Last Page (2)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

sadece bu dönemde değil geçmişten günümüze uzanan, hala kanayan bir yara bu mesele. adamlar 44 yıl önce bu konuyu işleyen maden filmini çekmiş, düşünün artık. sendikalar ülkede her daim paranın kölesi, patronun kuklası olmuş ülkede.
10 favorites - -
maalesef ülkemizde sendikacılık akp-mhp'nin ajanlığı/işbirlikçiliği haline gelmiştir. gerek işçi gerekse memur sendikaları (bir kaç tane gerçekten etkili muhalefet yapabilen sendikayı muaf tutuyorum, gerçi onlarda da iç çekişmeler, sendika ağalığı, pozisyon kavgaları, fraksiyon çekişmeleri nedeniyle ortaya bir katma değer çıkmamakta) dibine kadar iktidarın yanında saf tutmaya çalışan, sendika ağalarının/ayak takımının elindedir.
bunlar ne işçinin ne memurun, ne emeklinin en ufak hakkı bile savunmamaktadır. tek dertleri o lüks koltuklarını çok uzun süre muhafaza etmek ve bu muhafaza için her gelen iktidara domalmaktır.
sendika ağaları ve yönetimlerdeki, ayak takımları 50-200 bin arasında aylık gelirlere, son model lüks alman arabalarına ve yedi sülalelerini zenginleştirecek/rahat ettirecek networklere sahiptir.

iki yakın örnekle bu sendikaların ne mal olduklarını size göstermek isterim. geçen hafta belirlenecek asgari ücret zammı için yetkili sendika, en fazla üyeye sahip olan türk-iş idi.
bu sendika asgari ücret görüşmeleri öncesinde 4 kişilik bir ailenin
açlık sınırını: 6300 tl
yoksulluk sınırını: 20000 küsür olarak açıkladı.

sonrasında yapılan asgari ücret görüşmeleri neticesinde asgari ücret %30 zam ile 5500 lira belirlendi. enag'ın 4 temmuz 2022 tarihinde açıklanan enflasyon verilerinde 6 aylık tüketici enflasyonu ise %78 civarında çıktı. yani asgari ücretli yaklaşık %50 gelir/alım gücü kaybına uğradı.

rte asgari ücrete yapılan eksi zammı müjde diye açıklarken, yanında oturan yaklaşık 1 milyon üyeye sahip bok sarısı sendika olan türk-iş başkanı ergün atalay'a zamda mutabık mıyız diye sordu. geçen hafta 6300 açlık sınırı diye hesap yaptıran adam, dikkat edin "mutabıkız" bile demedi, işçisini açlıktan öldürecek rakama "hayırlı olsun" dedi.
işte o utanç manzarası aşağıdaki karelerde.

utanmazlık pozu

yine diğer bir bok sarısı ötesi memurların yaklaşık 1 milyon üyeye sahip sendikası olan memur-sen başkanı ali yalçın (nam-ı diğer üç buçuk ali), 4 temmuz 2022 tüik enflasyon açıklaması sonrasında, toplu sözleşmelerde memuru enflasyona %100 boğdurduğu, bu nedenle memurun gecikmeli/eksik enflasyon farkı almak zorunda kalmasına, dostlar alışverişte görsün minvalinde ses çıkardı. senelerdir memuru ve memur emeklisini eksi zamlara ezdiren, alım gücünü diplere indiren, açlıkla sınayan sendika başkanı, millet vekilliği için takla atmaya devam ediyor. normal zammını alamamış seyyanen zam istiyor.

utanmaz arlanmaz adam

sonuç olarak, bu ayak takımı/cahil/kötü niyetli/oportünist adamlardan müteşekkil sendikalara üye olmaya devam eden geri zekalı işçi ve memurlar bunu sonuna kadar hak ediyorlar. umarım daha beter olurlar.
modern toplumlarda sendikalar, en önemli sivil toplum örgütü/muhalefet odaklarından biridir. normalde işçinin/emekçilerin haklarını, gelirlerini ve hukuklarını ne pahasına olursa olsun savunmalıdır. ama bizim gibi geri kalmış toplumlarda, sendikaların çok büyük kısmı halkın daha fazla sömürülmesine vesile olan, iktidarlara her şeraitte yamanan, oradan çıkar elde eden ayak takımının elinde son derece ilkel kurumlardır.
bu ilkel sarı sendikalar nedeniyle ve tüik manipülasyonlarıyla işçi, memur ve emekliler her ay/her sene daha fazla gelir kaybına uğramakta ve alım gücünü yitirmektedir.
bu vesile ile akp rejiminde, emekçi/çalışan kesimlerden/alt düzey gruplarından (yaklaşık %90), aylak sınıfa/toplumun en yüksek gelire sahip %5-8'ine "b i l i n ç l i " şekilde servet transferi yapılmaktadır. türkiye'deki sendikalar üyelerini yoksullaştırmakta aç bırakmaktadır. bu sendikal yapı değişmeden, toplumun tüm kesimlerini kapsayıcı, demokratik, adil bir sendikal sistem ortaya çıkmadan bu ülkede hiçbir şey değişmez.

(bkz: memur-sen ve kamu-sen'den istifa kampanyası)
16 favorites - -
asla ismini vermeyeceğim bir sendikanın 2017-2019 yılları arasında 1.5 yıl kadar şube yönetim kurulu üyeliğini yaptım. bu sendika normalde demokrat diye geçinen bir sendikadır, belirteyim. görevim bu sendikada mali sekreterlikti. arkadaşımın 1 lira parasına gözü gibi bakan ben, binlerce üyesi olan bu sendikanın parasını hakkaniyetle koruyacağım diye uykularımdan oldum.

bir gün yöneticiler bir miting için istanbul'a otobüs kaldırdılar. üyelere de yemek ve çay ısmarlanmış(ısmarlanır bundan bir gariplik yok) ve tabi el altında bazı arkadaşlar 2 litre votka içerek iç etmişler parayı. bana harcama fişleri geldi. köfte ekmek sayısı ile harcanan tutar asla tutmuyor. diyorum ki arkadaş ben bu parayı ödemem size. ya işte fişler usulüne uygun sen ne karıştırıyorsun gerisini.

ulan siz manyak mısınız? siz ziftlenin diye ben bu harcamayı onaylamam. baya baya hararetli şekilde bu olayın doğrusunu yanlışını tartıştılar benimle. her neyse en sonunda dayanamadım dedim ki sizin içtiğiniz bir şişeyi ben cebimden ödeyeyim, diğer şişeyi siz içen 6 kişi aranızda bölüşün. adamlar bir gram dahlim olmayan bu teklifi kabul ettiler iyi mi? yüzler dahi kızarmadı.

şimdi kıçı kırık bir olay gibi gelebilir. ama siz merkezde neler döndüğünü bi hayal edin bakalım. ha bunu yapan sendika da sözde demokrat bir sendika. sendikama laf söyletmem o ayrı. bunu yapan pezevenkler şahıstır ve ahlaksızlardır.

ama siz bir de hükümetin tüm kaynaklarının aktarıldığı sarı sendikayı düşünün. neler olduğunu şöyle birazcık hayal edin.
3 favorites - -
türk-iş, hak-iş veya disk mesala, sendika üyelerinden 1 yevmiye alır.
binlerce insan var, toplanan bu para ne olur kime gider belli değil.

tamam, işçinin hakkını almak için örgütleniyor olması şartlar gereği gayet normal, lakin devlet çalışan işçisinin hakkını hukukunu koruyacak, koruyamadığı yerde böyle adamların eline kalırsın.
3 favorites - -
sadece sendikacılık değil, dernek, vakıf, meslek odası, baro, kooperatif gibi pek çok sivil toplum kuruluşu için söz edilebilecek durumdur. bunların yönetim kurullarında ve organizasyon şemasında yer alan insanların ekseriyetle birincil motivasyon kaynağı maddi getiridir. dolayısıyla bu kurumlar kâr kuruluşu gibi, gelir-gider odaklı bir anlayış ile yönetilirler.
2 favorites - -
işçi ne ki sendikası ne olsun. türkiye'de sınıf bilincine sahip işçi sayısı 1 milyon civarındadır. onların da çoğunluğu ateş kendilerine değmeden harekete geçmezler. kültürel kodlarında türkçülük veya islamcılık olan toplumlarda işçi sınıfı bilinci oluşması imkansızdır. bakın çok zor oluşur demiyorum; imkansızdır diyorum.
öte yandan işçilerin yarısından fazlası akp/mhp seçmeni, sol tandanslı işçi sayısı da 2 milyonu asla geçmez.
2 favorites - -
2 favorites - -
profesyonel sendikacılık diye bişey olduğu sürece gerçek sendikacılık olmayacaktır. kaldır profesyonelliği, iş yerlerinden yönetmeye başla sendikaları, kur komisyonları, iş yeri temsilciliğini geliştir, kararlar genel merkez yönetimince değil en geniş temsilciler aracılığıyla alınsın gör o zaman sendikacılığı. zamanında yapıldı.
0 favorites - -
sendika işyeri temsilcisi tarafından tarafıma işten atılacaklar listesi geldi.

sendika şube başkanı tarafından tarafıma planlanan iş durdurma ve mesaiye kalmama eylemlerinin yapılmaması için tarife listesi geldi.

sendika genel merkez örgütlenme sorumlusu tarafından tarafıma işyeri önündeki eylem ve basın açıklaması yapılmaması için hediye seçim listesi geldi.

sendika genel sekreteri tarafından tarafıma sendika örgütlenmemesi için 300.000 tl rüşvet isteği geldi.

patrondan para koparmak adına, insanları kandırmak bedava.
0 favorites - -
sendikacılıkla sarı sendikacılığı karıştıran yazar beyanı.
seçme hakkı tanınmayan her durum dayatmadır. tüm dayatmalar gibi tek sendika fikrine de karşıyım.
2 favorites - -
Next (2) - Last Page (2)