"
oyunun
başlamasına
beş dakika var.":
cehennemin başlamasına beş dakika var.
"
oyunumuzun başlamasına 10 dakika var.":
cehennemmizin başlamasına
on dakika var.
"romanın içinde
oyun çeşitlemeleri aramak için bir gezintiye çıktığımızda; mistik içerikli kutsal üçleme oyunu, yazma oyunu,
tiyatro oyunu, romanın ana düşüncesinin sahnelendiği '
büyük oyun'... diye uzayıp giden bir liste oluşturabiliriz. tablosunu;
at yarışı oyunu,
bilye oyunu
*,
iskambil oyunu,
çocuk oyunu, futbol oyunu, sözcük oyunu... gibi farklı alanlardan oyun türleriyle donatır atay; '
oyun' sözcüğünü içeren deyişler, deyimlerle renklendirir onu; '
oyuna gelmek' deyimini sıkça kullanır, hikmet kızdığında, "burada oyun oynanmıyor" (to.467) dedirtir ona.]
yıldız ecevit -
ben buradayım"
performans sorunun yalnızca bir bölümüydü; sorumluluğu yönetmene ve oyunculara atıp kendimi temize çıkaracak değildim. oyun fazlasıyla uzundu, dağınıktı, adam etmek için ciddi bir operasyon gerekiyordu. kesip biçmeye başladım;
fazlalık ya da eksiklik gibi görünen her şeyi atıyordum."
paul auster -
hand to mouth a chronicle of early failure"burada oyun yerini okumaya bırakacaktır. bir metnin okunmasının yerini, bir metindeki hafıza boşluğunun yerini hiçbir şeyin dolduramayacağına hep inanmışımdır, hiçbir şeyin, hiçbir oyunun."
marguerite duras -
la maladie de la mort"bir tiyatro oyunu film çekimi için tuzaklarla doludur. oyundaki diyaloglar yanıltıcıdır, her şey hazır sanırsınız, oysa tiyatro ile sinema arasında ciddi ayrımlar vardır. (...)
wajda, "bu bir film sahnesi olsaydı çok inandırıcı olurdu. ama tiyatro yapmacıklar üstüne kurulmuştur. sahnede bir kuş yerine kağıttan bir kuş, bir bulut yerine kartondan bir bulut daha etkili olur sinemada ise gerçeklik duygusunu kurmak esastır" demiştir."
erden kıral -
aynadan yansıyan hatıralar(bkz:
tiyatro/@ibisile)