plastik / kağıt kapta kahve içmem.
kahveye o kadar para verip self servis yere gitmem.
bardakları alıp atsan da masaların leş olduğunu unutmam.
özellikle sigara içilen kısımda kül dolu masada kahve içmeye çalışmak, küllüğün pis kokusunu içine çekmek gerçekten olacak iş değil.
tüm gün masaya bir kahve koyup oturup ders çalışmak zorunda olana, interneti olmayan öğrencilere saygım sonsuz.
türkiye’de self servis mantığı sadece sipariş verip ürünü alana kadar işler. kişi aldığı ürünü tükettikten sonra çöpe kendi boşaltırsa orasının şirket yemekhanesinden farkı kalmaz onun için. yine de çöpü boşaltmak kişinin kendi inisiyatifinde olan bir durum. niye atmıyorsunuz lan hergeleler demeye falan gerek yoktur. bu tip müesseselerin de bir huyu ne kadar yabancı kaynaklı da olsalar ülkeye girince hepsinde bir kayserili kurnazlığı oluşur, nereden kıssam da kar etsem diye ellerinden geleni yaparlar. sözün özü burada kusurlu taraf varsa o da müessesedir. bir asgari ücret fazla verip mekana bir temizlikçi alıp bu kötü görüntüyü engellemesi gerekirdi. ancak dediğim gibi kayserili kurnazlığı bu başka bir şeye benzemez. almaz o temizlikçiyi bir de üzerine az sayıda çalıştırdığı işçilerine yükler bu işi de. sonra da insanlar haliyle bu şekilde serzenişte bulunurlar. son olarak türkiye dışında çöpünü bıraktığı için sosyal medya üzerinden azarlanan müşteriyi de başka bir ülkede bulamazsınız herhalde.
maalesef katılamadigim isyan. arkadas olaya yanlis yonden bakiyor. eger insanlar bardaklarini masada birakmasalar, bu isyani yapan kisi muhtemelen işsiz kalacak. zannediyor ki eger insanlar bardaklarini kendileri kaldırsalar, kendisi rahat rahat oturup mesai tamamlayacak. dünya kapitalizminin simgelerinden biri olan bir sirket ise yaramayan bi elemanı asla barindırmaz ve kar maksimizasyonu için mevcut işleri hep daha az insanla yürütmeye çalışır. masadaki boşları toplamak, aynı zamanda yeni gelecek müşteriye masa hazırlamaktır. hiçbir vasıf ve nitelik gerektirmeyen bir iş. o insanların, işletmeyi bunun icin insan istihdam etmek zorunda birakarak aslinda bu şikayet eden arkadasa bir is alani yaratmis olduklarinin farkinda degil. bakis acini degistir, kapitalizmin kolesi olma.
ben turkiye'de starbucks'a gitmiyorum ama ne zaman kahve dunyasi ya da benzer yere gitsem copumu herseyimi toplar cope atarim. garson hizmetinin sunulmadigi her mekanda copunu kendin atmak bir nezaket kuralidir aslinda. buna avm'lerde food court ve mcdonalds gibi mekanlar da dahildir...
aslan yatagindan belli olur diyerek kapatirim sozu...
çalıştığın işletme daha az çalışan çalıştırabilmek için seni harcıyor ve senelerdir bu böyle.
starbucks'larda hep bir bardak çanak kalabalığı oluyor masalar boş da olsa. bunu yönetim bilmiyor mu! bu tepsileri, bardakları kaldırıp çöpe atmıyoruz işte! atıyor muyuz, atmıyoruz! bura ameriga değil! bütün çöpe atmayanlar olarak kafelerinize uğramamamızı tercih etmezsiniz. çalışanlarınızın da böyle sosyal medyalarda müşterilere sarmasını istemezsiniz? o zaman pamuk eller cebe starbucks!