şems ile mevlana'nın aşkı
Next (2) - Last Page (13)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

ahmet ümit'in bab-ı esrar kitabında gayet güzel bir şekilde anlatılmakta ve günümüzden bir hikaye ile çok güzel bir edebiyat ile harmanlanmıştır.
21 favorites - -
etme

duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme

sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme

çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme

ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için
bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme

ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme

sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme

bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme

aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme

ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi
bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme

şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize
o zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme

bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle
huzurumu bozuyorsun sen mavediyorsun etme

harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı
ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme

isyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil
aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme

hz.mevlâna celaleddin rûmi
27 favorites - -
bildiğin homoseksüellikle ilgilidir de, biz kabul etmeyiz bunu. yakıştıramayız çünkü.

zaten homoseksüellik günümüz düşüncesidir, antik yunan'dan beri yoktur, homoseksüel filozoflar dünyaya damgasını filan vurmamışlardır, değil mi a canlarım...
65 favorites - -
3 favorites - -
herşeyi kendimize benzetmeye çalışmamızın bir ürünü olarak eşcinsellikle karıştırılan aşk türüdür. eşcinsellik değil, eş'tinsellikdir bu ikilinin yaşadıkları.

öncelikle aşk kavramını tasavvufen ele almak lazım.

aşk dünyaya ait bir duygu değildir. aşk insanlara ait değildir. aşk allah'a aittir. ancak allah insanı halifesi olarak ilan ettikten sonra, ve ruhuna üfledikten sonra kendisindeki bu duygu insanın da mayasına karışmıştır. aslında bir kaç cümle önce yazdığım şu cümle yanlış, aşk insanlara ait değildir cümlesi...

aşk dünya'ya ait değildir. ama insan içinde "ruh" yani öte dünyaya ait olan o "öz" ü taşıdığı için bu duyguyu tadar. ancak bu duyguyu ruh tadarken beden asla bu duyguya ayak uyduramaz. iki sevgilinin ruhunun birbirine en yakın, en içeride olduğu an en kaba tarifiyle penisin uzunluğu kadardır. ancak ruh a bu da yetmez. hani hep çok sevdiğin insanları içine sokasın gelir ya... ruhun birleşme arzusunun bir dışavurumudur tümden bu olay.

yani kabaca aşk vahdet'e, vuslat'a işaret eder.. birleşmek isteyen ruhlarla alakalıdır. ancak bazı ruhlar, puzzle parçaları gibi, birbirlerini tamamlayan ruhlardır.... işte bu ruhlar arasındaki aşk nihayetine ermezse, (birleşmezse - not sexual content!!-) daha vahim bir acı çekiş meydana gelir. ruhların bu birleşmesinin en büyük durumu ise allah ile birleşmedir. allah en temel özdür. ve puzzle'ın oluşturabileceği en büyük resimin (mona lisa diyelim) mona lisasıdır. yaşayan mona lisa'sı değil, tablo olanı. (eğer yaşayan mona lisa dersek panteizm hatasına düşeriz. )

mevlana ile şems o kadar iyi uyan puzzle parçalarıydı ki, kendi birleşmelerinden çıkan sonuçta mona lisa'ya (allah affetsin) karşı tahminleri kuvvetlendi. anlayışları arttı. herşey sonuçta allah'ın kendisine çıkıyordu.

şimdi eli münasip olmayan yerlerden çekip vicdana götürmek gerekliliği var. böyle bir hissedişin olduğu yerde cinsellik barınmaz, barınamaz... çünkü cinsellik bu dünyayla ilgili, dünyaya ayağından çakılan bir çivi gibi. çünkü zevkten, çünkü nefsten... adamların işaret etmeye çalıştıkları yer ise dünya ile alakası olmayan birşey...

homosexüellik ise bambaşka bir konu.. ve homosexüel aşk olabilir. buna karşı herhangi bir duruşum yok. hatta aşk'ın olduğu hiç bir şeye karşılığım yok ama doğruyu eğip bükmek ve bunu kendi nefsimizi meşru kılmak adına yapmakta zarar var... dikkat edilmesi gerek....

mevlana demiş ki, "ben peygamberin ayağının tozuyum, kim bunun aksini iddia ederse o sözden de o sözü söyleyenden de şikayetçiyim".(bizarım)..

kimin hakkına girip kimin hakkına girmediğine dikkat etmek lazım ağızımızı açarken...
43 favorites - -
insanlar bazen kötü bir şaka gibi olabiliyorlar. mesela mevlana ile şems aşkı'nın cinsellik ile ilgili bir aşk olmadığını "var olan sözüm ona klasik aşk tabiri" ile -ki nevi şahsıma münhasırlığı çoktur bu tabirin dikkatle okunursa anlaşılır- ortaya koyduğunda kalkıp birisi şunu diyebiliyor;

"o dönemde mi yaşadınız? -hayır. hiç ilahi aşk yaşadınız mı? hayır. ee, nasıl emin olabiliyorsunuz benim bahsettiğim durumun gerçekleşmiş olmadığı ihtimalinden? "

e be insan sen nereden biliyorsun bahsettiğin durumun gerçekleştiğini orda mıydın ?

nacizane bir tavsiye; eğer bir kalen varsa ve bu kaleyi savunmak için 50 askerin. karşıda da düşman askerleri... eğer düşman askerine saldırmak için 50 askerini çıkartacaksan kalenin kapısını açıp, o açılan kapıdan düşmanın 1000 askerinin de girebileceğini hesap ederek açmalısın.

velhasıl islamiyette zina'nın şahitliğinin şartları belirlidir. kalkıp 1000 sene sonrasından "sufi" olduğunu, şeyh olduğunu bildiğimiz bir adamı, tasavvufen anlattığı aşk kavramını eşcinsel aşk'a yordayıp, böyle bir zina imasında bulunmak, bir de sen nerden biliosun diye çemkirmek cidden bambaşkaymış
11 favorites - -
kendilerinde var olan escinsellik problemine doguyu da ortak etmek isteyen batili kaynaklarin uydurmasidir ve vahim olan bu gorusu inanan turklerin de bulunmasidir. oryantalistlere gore bu boyledir. hilmi yavuz boyle belirtir. bati bazi konularda kendini zayif gorur -escinsellik gibi- ve bu eksikliklerini paylasmak ister, doguyu da mutsuz etmek ister -kendileri gibi- bunun icin padisahlardan bazilari oglanciydi der, mevlana ile semsin iliskisi vardi der. bizim andavallilar da buna inanir.
9 favorites - -
kopyalamalara devam;

"homosexüel aşk olabilir. buna karşı herhangi bir duruşum yok. hatta aşk'ın olduğu hiç bir şeye karşılığım yok ama doğruyu eğip bükmek ve bunu kendi nefsimizi meşru kılmak adına yapmakta zarar var... dikkat edilmesi gerek..." demişim... burası anlaşılmamış altını çizeyim bir kere daha sonra mevlana ile şems aşkı konusundaki yanlı'şlara yöneleyim. öncelikle kopyalamak gerekirse (kopyacıyım bugünlerde hiç özgün olasım yok)

"ihtimal varlığını olasılık teorisiyle ve empatiyle kanıtlamaya çalıştıklarım sizin gözünüzde direkt savı, hipotezi geçip teori mi oluyor?"

yukarıdaki cümlede yazar mevlana ile şems arasındaki bir cinsel münasebeti olasılık teorisi ve empati ile kanıtlamaya çalışıyor(cümle berbat olmuş kardeşim kusura bakma). aynı yazar ;

"o dönemde mi yaşadınız? -hayır. hiç ilahi aşk yaşadınız mı? hayır." da diyor. yani empati kurabilmesi için gerekli donelerden yoksun olmasına rağmen empati kurma çabasına giriyor. komik olanı okudum kardeşim evet. okudum... mesneviyi de, divan-ı kebir'i de okudum. yetmedi eflaki'nin menakıb-ül arifin'ini de okudum, sultan veled'in iptidanamesini de. yine yetmedi şems'in makalat'ını da okudum. çünkü okumak zorundalığım vardı iyi ki de okudum.. okuduğum ve bu kitaplardan alıntıladığım için "aşk" kavramını özür dilerim.

inanıyorum sevgili kardeşim, suç mu ? değil... araştırdım suç mu ? değil. olasılıkla yaklaşmıyorum çünkü artık duygular gibi indeterminist, uncountable şeyleri bacak aramdan çıkarttım kalbime sokmaya çalışıyorum. septik olabilirim ama foseptik olamam sevgili kardeşim.. o aşkın günümüzdeki aşk kavramıyla yakından uzaktan alakası yoktur.

öyle olsaydı mevlana küçük mü düşerdi? hayır düşmezdi, çünkü demiş zira kendisi de

"köpeklerin su içmesiyle bir okyanus kirlenmez"(tüh yine alıntıladım neyse)

neden insanlar bu eşcinsel değildir denildiğinde hemen öyle olsaydı da farketmezdi, sen homofobiksin tavrına giriyorlar anlamıyorum. ya hu ben homosexüelliğe laf söylemiyorum ki... sadece ben allah dostu insanların hakkında konuşurken hele ki onları zina imasıyla bir yerlere çekmeye çalışacakken dikkatli olunması taraftarıyım. yoksa cidden sen öyle düşünmüşsün o öyle düşünmüş zerre umrum değil... ve acıyın bana demişsin sevgili kardeşim. sen bacak aranı kalbi duygulara sokmaya "ihtimaller okyanusunda" devam edersen acıyadabilirim... acımak kolay iş...
13 favorites - -
eştinselliktir bu falan laflarıyla günümüz insanının anlayacağı olaylar değil, sizin aklınız fikriniz sapkınlıkta diyerek örtülmemesi gerekiyor.

arkadaşım şunu diyebil, velev ki şemsle mevlana arasında cinsel yakınlık olmuş olsun, bu yakınlık, onların çağları aşan mesajlarına engel değildir. hem demiyor mu ki adam "ne olursan ol yine gel" neden koşulsuz kabul etmiyorsunuz? madem bu kadar büyük bir ilahi aşk sözkonusu, cesetler buna neden zeval getirsin?

anlamıyorum.
7 favorites - -
bazılarının eşcinsel olmak "koşulu" ile ancak kabullenebildikleri aşkmış da.. *
0 favorites - -
Next (2) - Last Page (13)