öğrencinin ilgi alanına girmesede, inatla cevaplaması beklenen soru. şairin o anki ruh haliyle yazdığı aşk,nefret,kin vb. gibi duygularla dolu cümleler pek çok öğrenciyi zerre kadar ilgilendirmez. ilgilenen öğrenci, şairin yazdıklarından mest olur, şairin hayatını araştırır, onun bir gay, alkolik, mazoşist, sadist olduğunu öğrenir. kendisi de şair oluverir.
eski lise son edebiyat kitaplarındaki şu dizeleri hatırlamakta yarar var:
ohhşş! yavrular
seyrederken sizi hergün penceremin önünden
(meşhur bir şair ama unuttum)
-evladım yukarıda ne demek istemiş şair?
-hocam, evin önünden gelip geçen karılara yavru diyo, maymunu tokatlıyo
- ehem , kem küm
bahar
bahar sen miydin?
ellerin miydi bahar?
ben miydim yoksa?
ellerim
sen
bahar?
-yavrum şair burda ne demek istemiş?
(bkz:
cem yılmaz)
-ya şair önce kafasında bişiye karar versin ondan sonra şiir yazsın hocam bu ne böyle bana işkence çektiriyonuz...
// (...)
seni sevmekle islanir ak$am sefalarim
hangi turkude sevmekten bahsedilse
bu colde ben
"
$air burada ya$adigi kenti cole benzetiyor"da
bahsedilen $air olurum //
yilmaz erdogan
*ic. "
kayip kentin yaki$iklisi",
sel yayincilik, 11.b., istanbul-1998 (?), s. 25
"şiir(ler)in bokunu çıkarma çabası"
*nın kelimelerde hayat bulması. savunması, "öğrencilerin metinler vb.leri anlamasını geliştirdiğidir" ... yahu bırak, ne anlıyosam anlayayım....
(bkz:
anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az)
sonuç olarak:
-
erdener abi, şair burada ne demek istemiş abi?
- baksana, şu gelen
pendik otobüsü mü?
yine bir gün çocuğun birine "şair burda ne demek istemiş?" ödevi vermişler.
şiir de dağlarca'nın "üç şehitler destanı".
çocuk da dağlarca ile aynı apartmanda oturuyormuş.
gitmiş dağlarca'ya, "amca, bu şiirde ne demek istedin?" demiş.
dağlarca'nın da iyi tarafına gelmiş, o söylemiş, çocuk yazmış.
ertesi gün, öğretmen notları okuyor. çocuk zayıf almış.
oysa bizimki 10 alacağını umuyor.
tabii itiraz etmiş.
"hocam, ben bizzat şaire söyledim burada ne demek isteniz diye? nasıl oluyor da kırık not alıyorum" demiş.
hoca, "kime sordun?" demiş.
çocuk, "dağlarca'ya." demiş.
hoca cevabı yapıştırmış;
"benden iyi mi bilecek!.."
"ebeninkini"
* diye cevap verilesi soru.