bir tane iyileşen ruh hastalığı yok, bir kişi iyileşen ademoğlu yok, her duruma uydurulmuş bir ton laf ve ilaç var ama sonuç yok. uydur uydur söyle, kim anlayacak di mi? psikoloji modern çağın uydurması yalan dolan bir şey. fal gibi düşün. falına baktırınca “aaa aynı ben nasıl da bildi?” dersin ya işte aynı.
tabii ki psikoloji biliminin uydurma olduğunu düşünmüyorum. fakat psikolojik rahatsızlıkların kalıcı olarak tedavi edilebileceğine dair benim de inancım son derece düşük. iş bu yüzden son dört yıldır ne psikolog ne psikiyatr kapısını dahi çalmadım.
hayatı boyunca psikoloji okumamış, psikolog görmemiş insan zırvası. ihtiyacın olmadan anlamıyorsun. eskiden ben de böyle cahil cahil konuşurdum. en yakın arkadaşım psikolog olduktan sonra psikolojinin ne olduğunu öğrendim.
cinci hocalara kendinizi düdükletmeden önce gidip bir psikologla görüşün derim.
uzun yıllar turizmde eğlence merkezlerinde gece kulüplerinde çalıştım.
orda tehlikeli mekanlarda hiçbir şeye aldırış etmeden direk dansı yapan müşteri çekmek için girişte dans eden kadın personellerin nerdeyse tamamında aile bütünlüğü yoktu
aile geçmişinde muhakkak ayrılık, ölüm, cezaevi öyküsü vardı.
bunları bulamasan şiddet, tacizi görürdün
bu kadar deterministken bile nasıl uydurma olur davranış bilimi
(bkz:
le sourire de helen) ın dedıgı maalesef dogru .
cehaletin buram buram koktuğu başlık.
bilimsel alanı olan bir kavramın uydurma olduğunu söylemek nereden bakarsan kör bir cehalettir.
ayrica başlığı denk gelmişken söyleyeyim istanbul'da 15 yaşındaki yeğenim için cocuk ve ergen psikoloğu ariyorum, tavsiyelerinize açığım.
türklerin her konuda uzman olması ne güzel değil mi?
tıp, hukuk, spor, siyaset, mühendislik, psikoloji. her alanda göğüslerini gere gere söyleyecek sözleri, kesecek ahkamları var. onlarca üniversite bitirmiş olmalılar.
insan gıpta ediyor.
psikoloji her şey demek iddialı olur belki ama çok şey olduğuna eminim..
herbokologluk da ne güzel di mi? her konu hakkında atıp tutuyosun kendini bir bok sanıyosun falan.