bu konuda yalnız olmadığımı görmek cidden beni sevindirdi. kesinlikle var olduğunu düşünüyorum. oyun bittikten sonra silme işlemi gerçekleştirildiğinde, ertesi gün tabiri caizse mal gibi masaüstü ekranına boş boş bakar buldum kendimi. bu durum uzun bir süre devam etti ki, co-op
valheim oynamaya başladıktan sonra yavaş yavaş yok olmaya başlamış oldu.
(bkz:
immortals fenyx rising) ile tanışmamış genç dimağların yaşadığı sıkıntı.
42 yaşında bir abiniz olarak bana güvenin diyor, athena's vault'de uğraşmaya devam ediyorum.
not : yunan mitolojisine hayransanız ve kusurları / güvensizlikleri olan kahramanlar hoşunuza gidiyorsa kaçırmayın derim.
sözlükte yapılmış olan neçe tespitten daha yahşi tespittir.
bu oyunun size sunduğu bir dünya var sahiden de ve gerçekten de o dünyada özgürsünüz. bu yalnız başına ne görsellikle ne hikayeyle ne de diğer detaylarla alakalı bir durum. bu her parçası ile adeta bir bütün diyebiliriz.
25 yıldan fazladır video oyunu oynarım ama sanırım tek duygusal bağ kurduğum oyun bu oyun. belki yaşım belki de hayatımda oynadığım dönemle alakalı bilmiyorum.
oyunun detayları, ana ve ara hikaye akışları, büyük küçük tüm karakterlerin arka plan hikayeleri sahiden de bu karakterleri canlı kılıyor.
çocukken atarimi her kapattığımda aklıma takılan bir düşünce; "şimdi acaba hırsız polis oyunundakiler durdu beni mi bekliyor yoksa birbirlerini kovalamaya devam mı ediyorlar" olurdu ve rdr2 25 yıl sonra sahiden de bana bu hissi yeniden yaşatıyor.
*
ciddi psikolojik rahatsızlıkların tanısında kullanan “sendrom” ifadesinin ergen z kuşağı tarafından nasıl ele ayağa düşürüldüğünü göstermesi açısından önemli olan vasat sendrom. red dead redemption 2 berbat bir oyun olmasına rağmen rockstar fanboyları tarafından ölümüne savunulan çöp oğlu çöp bir oyundur. 20 yıl önce yapılan san andreas bile çok daha kaliteli ve oynanabilir bir oyundur. seviyeli ve kaliteli bir rdr2 eleştirisi;
(bkz:
#135325515)
geçen sene oyunu bitirdiğimde yaşadığım durumdu. aradan geçen bir senede başka oyunlar tetris oynuyormuş hissiyatı verdi. iki hafta önce tekrar başladım ve bugün yine bitirdim. zannedersem bu oyun yüzünden diğer oyunları asla beğenemeyeceğim. acayip bir atmosfer yapmış adamlar. resmen arthur gibi hissediyor insan. uzun süre daha kaliteli daha detaylı bir oyun çıkacağını zannetmiyorum. emek kokuyor resmen oyun.
boş yapanların sendromu. rdr 2 sıkıcı bir yapımdır, hani 3 saatlik gereksiz uzatılmış filmlerin bıkkınlığı var ya işte onu veriyor oyuncuya. oyun dediğin uzun ara verip random bir zamanında bir bölümünü açtığında direkt içine girip kafanı dağıtacağın işlerdir ama rdr 2 böyle bişey değil, aslında son 10 yılda birçok övülen yapım böyle değil. witcher 3, tlou part ii, god of war vs. arada açayım da oynayayım yapımı değiller, biraz ara verince tekrar bir bölüm açayım deyince hepsi afallatıyor, bu learning curve filan değil ilgili oyunların dizaynında öncelik verilen şeylerle alakalı.
gamerlar gerçekte terrible gamerdır. onların çoğunluğunun tek derdi motion capture'a ve onunla alakalı sinematiklerin prodüksiyonuna bakıp saçma sapan oyunları yüceltmek. diğer herşeye tekrar, nitelik-nicelik, önceki oyunun dlcsi filan deyip eleştirdiğini sanmak sanki kendi övdükleri işler hayvani bir şekilde tekrar etmiyormuş, bir önceki oyuna yeni çok şey eklemiş gibi. inanın son 10 yılda goat muamelesi çekilen oyunlardan bir zelda botw güzel açık dünyasındaki sistematiklik falan hatrına bir de tlou part ii güzel level dizaynı ve çevre grafiklerdeki detay yoğunluğu hatrına. ama bu oyunlarda öyle devrimsel filan değil ki. bu nesilde her oyun sistematik-canlı açık dünya kurmaya başladı veya level dizaynı, detay yoğunluğu düz hitman benzeri bölümlü oyunları geçtik direkt the division, watch dogs 2, ac unity gibi ''açık dünya oyunlarda'' tlou part ii'yi ölümüne tokatlayacak, parçalayacak konumda.
rdr 2 post bilmem ne krizine girdirecek bir oyun değildir, hiçbir oyun değildir. haa krizdeyseniz ben oynadığım birçok oyunu tekrar oynayışta daha çok beğeniyorum, rdr 2'de olmadı bu ama siz tekrar rdr 2 oynayın, hatta sadece rdr 2 oynayın kainatın en eşsiz oyunuysa. ama oynamak bile istemiyorsunuz gerçekte çünkü inek doğurtup tezek ve ebegümeci, kibrit kutusu, dinazor taşağı toplacağınızı, oyunun yarısı boyunca full tekrar random olaylarla bezeli at süreceğinizi biliyorsunuz, bu yüzden sendromdasınız.
hayatı seven bu oyunu oynamasın
benim yaşamadığım sendrom. sanki bir filmi bitirmiş gibi hissettim. vay be diyip sonraki oyuna geçtim (final fantasy vii remake). aralıksız oynamadığım için olabilir tabii. ama benim yapım böyle, hiç bir oyunu 60 saat aralıksız oynayamıyorum.
başlığın ilk günlerinde "red dead depression" bakınızı gelmiş. hem güldüm, hem alkışladım. normal senaryo biter bitmez red dead online'a başlayarak biraz hafifletilebilecek sendrom. gerçi sonradan onu da parayla satmaya başladılar galiba ama o da çok keyifli. kampı da yeşillik bir yere kurunca yağmurlu günler tadından yenmiyor.
post rdr2 sendromuma tek iyi gelen yine rockstarın gta v’i olduğu durum. rdr2 online gta v online arası mrkşk dokuyorum.