oscar'ı bilmem ama cannes'da en az yarı final oynar.
karlı ve seyircisiz bir sahada, tek karede şaheser yaratan takımdır.
takım akrabalarından oluşur.
maalesef türkiyede boş trübünlere oynar..
oyunu kendi sahasında kabul eder. maçı mümkün olduğu kadar durağanlaştırarak rakibine oyun fırsatı vermez. kontrataklarlarla sonuca gider. her maçtaki oyunlar bir sonrakinin taslağı gibidir.
amatör futbolcuları, kesinlikle tercih eder, bir de hiç bir televizyonun hareketli kamera kullanmasına müsade etmez (her ne kadar bu onun işi olmasa da, yapar yani)
her plani birer fotograf karesi olan maçlara imza atılır şüphesiz...
hakkında atıp tutan, ömrü hayatında ayağına top değmemiş dallama spor yazarlarına kulak asmaz oyununa bakar.
duran topları kullanacak oyncuların 3-4 dakika boş boş kaleye bakması sonucu mütemadiyen sarı kart görmesi kaçınılmaz olacaktır.