bunlar sadece yollarda sıkıntı olsalar neyse. kolu bacağı dağıtıp ölemeyenleri geçirdikleri bir dizi ameliyattan sonra anadan yeni doğmuş gibi olmayı bekledikleri için zırt pırt şikayet cevabı yazıyoruz, hiç işimiz yokmuş gibi.
bir tanesini hiç unutmuyorum. 2.5 ay yatırmışım, motoruyla bok çukuruna yapıştığı için geçmeyen enfeksiyonunu bir sürü ameliyatla geçirmişim, daha hala babası teşekkür edeceği yerde gelip demesin mi "bu yarayı her gün açtığınız için mikrop kaptı"
amk nasıl kendimi kaybettiğimi hatırlamıyorum. gerisini anlatmayayım işte yine şikayete cevap, açıklama bilmemne.
şu an hala 4 tane var serviste. e.coli, dirençli klebsiella, pseudomonas ne ararsan var, şelale gibi akıyorlar. motorcular darmadağın geldiği için mecburen yoğuna yatıyor, oradan da ne kadar enfeksiyon varsa hepsini master ediyorlar.
antalya'da tam tanımıyla kangrene dönmüş olan sorun.
iklim olarak uygun, şehir merkezi engebesiz arazide kurulmuş olduğu için motor kullanımı çok yaygın. istatistiki olarak bilgim yok ama eminim ki kişi başına düşen motor sayısında antalya kesinlikle ilk 3 içindedir.
ve maalesef bunların yüzde doksanı hiçbir trafik kuralına uymamakta ve bu kuralsızlığa hiçbir yaptırım uygulanmamakta.
daha evden dışarı adımınızı attığınız andan itibaren motor terörüne maruz kalıyorsunuz. yaya kaldırımları, yaya geçitleri, trafiğe kapalı alanlar, parklar, bahçeler, bisiklet yolları, hatta yaya üst geçitleri de dahil olmak üzere aklınıza gelebilecek her boşluk motorlar tarafından yol ve otopark olarak kullanılıyor.
kaldırımlarda insanların üzerine sürüyorlar, bir de utanmadan kornaya basıyorlar, yaya geçitlerinde orta banketlerde bekleyen yayaları sıkıştırıyorlar, parklarda bahçelerde oyun oynayan koşturan çocukları tehlikeye atıyorlar.
yaya geçitlerinde duran araçların aralarından ve sağ şeritlerden fırlayarak karşıdan karşıya geçmekte olan yayaları tehlikeye atıyorlar.
çoğu motorcu kırmızı ışıklarda durmadığı için yine yeşil ışıkta karşıdan karşıya geçen yayaların üzerine sürüyorlar.
tek şerit yolda karışdan karşıya geçeceksiniz, sola bakıyorsunuz, yol müsait, yola adımınızı atıyorsanız, o da ne, düt düt bir korna sesi, orospunun has evladı bir motorcu, ters yönden üzerinize sürerek geliyor.
düşünün, durakta otobüsten ineceksiniz, siz daha bir ayağınızı yola koyamadan, otobüs ile durak arasında bulunan karınca siki kadar boşluktan geçebileceğini düşünen anası tarafından sıçılmış bir yaşam formu size çarpıyor, yaralanıyorsunuz, belki sakat kalıyorsunuz. bu ülke aslında bu kadar başı boş işte..
ve bu hareketleri her yerde bulunan mobese kameralarının ve trafik polislerinin önünde yapıyorlar, hem de hiçbir yaptırıma maruz kalmadan. (ben buna devlet politikası olarak göz yumulduğunu düşünüyorum ama o ayrı mesele)
not: motorlarını düzgünce kullanan azınlık kesimi tenzih ederim.
işin en kötü tarafı bu andavallar kör nokta nedir bilmiyorlar ve tam gaz geliyorlar. eğer bir kaza olup canından olsa olan masum araba şöförüne olucak. bir malın iğne deliğinden geçme sevdası yüzünden özgürlüğünden gidecek
"kurye dışı" denmiş ama asıl trafiği yaratanlar onlar, ülke 3-5 yılda hindistan'a döndü, gürültü kirliliği de cabası.
acil bir şekilde bu kurye olayına bir düzenleme gelmeli.
yoksa aracınıza acilen bir kamera taktırın, mümkünse ön arka olacak şekilde. milletin kafayı sıyırdığı bu dönemde haklı olduğunuzu başka türlü ispat edemezsiniz. olası bir durumda da gel beraber kayıtlara bakalım, hatalı olan özür dilesin deyin diyeceğim de bu sığırlar kendi suçlarının farkındadır, kabul etmezler sanırım. kamerayı unutmayın!
çözümü çok basit,
sadece 1 hafta denetimi artırıp, tüm polisleri de bilgilendirip ehliyetsiz, sigortasız, ekipmansız, kuralsız yaşayan insanların motorlarını bağlayıp yüksek cezalar verirseniz ortalık pamuk gibi olur. bakın sadece 1 hafta yeter.
bunu bir motor sürücüsü olarak söylüyorum.
inanın trendyol, getir, yemek sepeti ıvır zıvır o kadar kuralsız paketçi var ki. bunların çoğu ehliyetsiz ruhsatsız ve sigortasız takılıyorlar ve attıkları paket sayısı kadar para kazandıkları için kaldırım, ters yön, yaya geçidi hiç farketmez her türlü kuralsızlık var. çoğu çok dandik çin malı ucuz skuterler kullanıyorlar ve polisi gördüklerinde ehliyetleri ve sigortaları olmadığı için motoru bırakıp kaçacak ertesi gün yeni motorla devam edecek motivasyonları var. herhangi bir şirket çalışanı olmadıkları için ne sabıka ne eğitim bilgisi var.
olan bizim gibi kaskosu, sigortası, ekipmanı tam, motoruna düzenli bakım yapan düzgün motorculara oluyor.
önümdeki aracın sağ lastiği hizasında bekliyorum sağımdan daracık yerden geçmek için dat dat kornaya abanıyor, tersleyince kaldırıma çıkıp "sen yol vermezsen ben alırım" dercesine bakıp kaldırımdan sağlıyor.
efendi gibi sürmeye çalıştığım trafikte aralardan derelerden geçecek diye aniden önüme dalıyor kaza tehlikesi yaratıyor. ışıklarda en önde olsam bile ite kaka daha da önüme geçmek için yırtınıyor, yeşil yanınca ani kalkması yüzünden ışıklarda geç kalan yayalara tehlike yaratıyor. say say bitmez.
bu adamlarla allah korusun kaza yaşasanız yine motoru bırakıp kaçıyorlar çünkü sigortaları bile yok.
sadece bir haftada emniyet gelen müdürlüğünün tüm masrafları çıkar ve hepimiz insan gibi araç kullanırız.
bu konu motosiklet kullanıcıları üzerinden açıklanacak bir durum değil.
ben de 10 yıllık motorcuyum. istanbul'da motorların fark edilme ve kullanım evrimini yaşamış biri sayabilirim kendimi yani.
eskiden motor sahipleri motorculuğu bir hobi, yaşam biçimi olarak konumlandıran kişilerden oluşuyordu. pahalı da bir hobi olduğu için, herkesin ulaşacağı bir hobi değildi. o yüzden kullanıcı kitlesi daha eğitimli, düzgün insanlardı.
şimdi kimsede araba alacak para yok. ekonomi malum. o yüzden altına golf çekip maganda olacak karakterde insanlar , parası anca ona yettiği için yanarlı dönerli bir motor alıp yine o magandalığı yapıyor.
kuryeler zaten doğuştan maganda. iş böyle olunca da bir anda inanılmaz sorunlu tipler bir anda peyda oldu 3-4 yılda.
iş biraz toplum karakterimizde yani. ne kullandığından önemsiz, ehliyet almaya gidenlerin önce psikolojik testten geçmesi ve her araçlarında en az 2 yıl 7/24 kayıt yapan kamera zorunluluğu olması şart.
amını astarını siktigimin müptezelleri yırtık dondan fırlar gibi fırlıyorsunuz sağdan soldan. işimizi gücümüzü bırakalım arabayı da durduralım sadece sizi takip edelim istiyorsunuz piç benciller sizce bu mümkün mü a be 33 ıq motorcu kardeş. senin o zeka ile normalde dışarı çıkman bile mucize iken nasıl olurda ehliyet alabiliyorsun merak ediyorum.
birde şimdi içerik üreten memelerini götünü sallaya sallaya trafikte milletin günahına giren dişi motorcular türemeye başladı. sırf içerik çıksın diye bile bile motoru yatırıp millete viyk viyk diye atar gider yapıyorlar am fırfırları. trafikte bu memegötlere denk gelirseniz basın küfrü geçin kahpe evlatları tek anladıkları dil bu.
adam emniyet şeridini kullanmalarından şikayet etmiş, kaldığım ilçenin en işlek meydanında otoban yapıyor motosikletler, ara gazı verip yayalardan yol istiyorlar tepki gösterenle kavga ediyorlar, peki polis bu sırada ne yapıyor sizce meydanda gelen geçeni izliyor şu ana kadar bir kere işlem yaptıklarını görmedim. polisin yanına gittim çocuğuma çarpacaktı dedim 112 yi arayın trafik ekipleri çevirip işlem yapar dedi. bende sadece tamam dedim. çünkü diyecek bir şey yok.
yüzde 90’nı ruh hastası. motor üstünde seyahat etmek mantıklarını almış götürmüş.
geçenlerde haliç sahildeki yürüyüş yolunda eşimle yürüyoruz. oraya motor girişi yasak. yaya girişlerinin olduğu yerlerde de zaten bir sürü motorların girişinin yasak olduğu belirtiliyor.
bu magandalar bırakın buraya girmeyi bir de yürüyüş yolundan 60-70 belki daha yüksek hızla yayaların yanından geçiyorlar.
işte bu magandalardan birisi karşımızdan gelirken biz iyice kenara çekildik. diğerleri gibi sağımızdan geçip gidecekken 10-15 metre kalana kadar üstümüze doğru gelip son anda yanımızdan geçti.
bende bunlar tam yanınızdan geçerken küfür edip el kol hareketi yaptım.
durup “abi neden el kol hareketi yapıyorsun ya düşseydik” diyorlar.
lan oğlum benim el kol haraketi yaptığımda etkileneceğin kadar neden dibimden geçiyorsun.
biraz pısırık dursam bu piçler üstüme gelecek.
ez cümle mantıksız birer trafik magandası çoğu.