maç günü stadların civarında satılan iğrenç köfte
Next (2) - Last Page (3)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

ailenizin gezgin gurmesi ve dışarıda satılan pis yiyeceklerin erdemine inanan itaatsiz der ki, bu ağır kokulu iğrenç köftelerin yemesi çok güzeldir.

hafta içi başka işlerle meşgul olup maç günü tezgahını kapıp stadyumlara, tribünlere koşan part time köftecilerin eseridir bu köfteler. dekor çok basit: dört tekerin üstüne oturtulmuş bir ızgara. renk renk kaplarda domates, soğan, yeşillik. sürekli kızartılan ve piştikçe ızgaranın kenarındaki alüminyum tencerede biriktirilen yuvarlak köfteler. benim ilk tahmini şudur ki bu köftelerde kıyma yoktur ve fakat kıymayı pekala ikame edebilen yeni bir hammadde keşfedilmiştir. bunun kırmızı lahana olmasından şüpheleniyorum. mesir macunu misali 41 çeşit baharatla karılan köfte harcından imal edilen bu köfteler leş gibi ama ne hikmettir ki acaip lezzetlidir.

maç günleri öğle vakti konuşlanmaya başlayan bu köftecilerin dört tekerin yanında bir kova vardır, onun içinde her hafta farklı marka ayran satarlar.

şimdiye kadar çeşitli stadların etrafında maça gitmesem de köfte yemişliğim vardır. göz atalım:

ali sami yen stadı: burası bizim dükkana çok yakın *. o yüzden en çok köftesini yediğim stad burası. galatasaray store önünden tekel'in önüne doğru 4-5 tane oluyor mutlaka. ben tekel’in oradaki teyzeden aldım bir iki kere; güzeldi. garnitürü isteyince bol koyuyor. diğer elemanlar güven telkin etmiyor.

inönü stadı: bir kere yeme fırsatım oldu. dolmabahçe’nin karşısında yani alt tarafta duranlar beşiktaş çarşı tarafından gelenleri karşıladığı için sirkülasyon daha fazla. fena değiller. koku aynı koku.

şükrü saraçoğlu stadı: burada hiç yemedim. ben karşı’nın gurmesiyim.

izmir alsancak stadı: bizim oranın stadı. kafkaf –gözgöz maçlarının değişmez mekanı. buradaki sıradan köfteleri genelde maçın heyecanıyla pek görmezdik. adam ekmek içine ne koysa onu yiyecek durumda olurduk.

izmir atatürk stadı: buranın köfteleriyle iğrençlikte kimse yarışamaz. zaten birkaç kere yedim. tövbeliyim. hoş artık yolumuz da düşmüyor oralara zaten.

bursa atatürk stadı: yalnızca bir kere köfte yedim burada. yoksa yandaki kültürparkta mı yemiştm bilmiyorum nefisti.

eskişehir atatürk stadı: buradaki köfteciler savaş caddesi tarafına konuşlanırlar. sadece maç değil, konser, mezuniyet gibi hadiselerde de köfteciler peydah olur. vasattırlar. yürümeyle 10 dakika mesafede istasyon köftecileri vardır. hepsi e çok güzeldir. oraya gitmeli.
0 favorites - -
ciğercilerde baş (beyin) kıymasından hazırlanarak köftecilere verilir. ucuzluğunun sebebi budur
0 favorites - -
lezzetli köftedir
0 favorites - -
tavuk derisi, artik sakatat, kelle artiklari ve normalde para verilip alinmayacak ne kadar artik pislik varsa ince bulgur ve bol bol baharatla karistirilir ve bu nefis kokan kofteler yapilir. "nerden biliyorsun" derseniz, bana anlatana "nerden biliyorsun" dedigimde "abla ben de bu isi yaptim ordan biliyorum" dedi.
0 favorites - -
et yerine kullanilan artiklardan ba$ka, hazirlayanlarin en son 20. yuzyilda ellerini yikami$ olmalari da bu guzel tattan uzak durmayi gerektirir.
0 favorites - -
zaten hassas olan midem dolayısıyla maç sonraları beni tuvaletlere hapseden köftelerdir. her defasında "bir daha tövbe" der sonra bir şans daha tanırım ama değişen bir şey olmaz. maç öncesi ise asla yemem maç boyunca tuvalette olmamak için.
0 favorites - -
0 favorites - -
0 favorites - -
inönü stadı nın yukarı , yani maçka ya çıkış tarafındaki köşe sabit yerlerdekiler eşsizdir.
sağlıklı zannedilen biçok şeyden daha sağlıklı olduğu kesin. rahat rahat yenebilir. lezzet tavandadır. hele bi de kapalı ya girmeden hemen öncesi ise duble keyiften uçurur.
0 favorites - -
adana 5 ocak stadı'nda; maç günü stadların civarında satılan iğrenç kebap halini almış köftedir. en son gittiğimde (2 sene önce) 500.000 tl'ye (50ykr) kebap ve köfte yemiştim. o sıralar piyasadaki kebap fiyatı 3.500.000 tl'ydi. evet 500.000 tl. fiyatına göre, metobolizmaya yaptığı etkiler takdire şayandı. fiyat / performans açısından mükemmeldi. ne tür bir hayvanın eti olduğunu ne kebapçı amcaya sorabilmiştik, ne de biz bir fikir birliğine varabilmiştik. yıllar sonra aynı duyguyu bana geçenlerde sinoplu vedat usta yaşattı. verdi yağı, verdi deriyi. canları sağolsun hepsinin. daha fazla detaylara girmek istemiyorum.
0 favorites - -
Next (2) - Last Page (3)