hiçbir sevgili ya da herhangi bir reddedilmişlik değil, sadece ülkenin gidişatını biraz düşünmeye başladıkça oluşuyor bende bu durum.

miyokard enfarktüsü yani kısacası kalp krizi geçiriyor olabilirsiniz lütfen hemen en yakın sağlık kuruluşuna başvurun hemen.

anksiyeteli depresyon belirtisi olabilir. ya da yüksek tansiyon da sebep olabilir. ama genelde böyle durumların sebebi anksiyete oluyor. kendimden ve etrafımdan duyduklarımdan hareketle söylüyorum. tedavisi de vardır arkadaşlar, rahatlatıcı bir sürü antipsikotik ve antidepresanlar var.

eğer kendi başıma yeneceğim derseniz bu da çok zor değil. sigara içmeyin, erken uyuyun, uykuya yakın zamanda kahve içmeyin, nefes egzersizleri yapın.

bir süredir, ne zaman gazeteyi açsam, ne zaman haber izlesem ve hatta sözlüğe girsem ciğerimde hissettiğim.

haksızlık hep vardı, hep var... dünya üstünde insan oldukça sürecek... onu biliyorum. insanın yarattığı hiçbir sistemin adil olamayacağını da biliyorum. işte hukuk falan bunun için var, o bugları kapama; hakkı yenenin hakkını koruma, suç işleyeni işleyemez kılma falan... eh bizim memlekette o da işlemeyince...

yok... bu da değil. ben en çok haksızın yanında durana, onun yanında ve uğrunda olana içleniyorum. ali ismail'e berkin'e el uzatanın gaddarlığına, dil uzatanın vicdansızlığına, gözüne gözüne sokulan gerçeğe aymayana, kendi uydurduğu masalıyla uyuyanın gafletine şaşıyorum. hakketen "siz ne zaman bu kadar zalim oldunuz?" "siz ne zaman bu kadar nato kafa nato mermer oldunuz?"

açıkcası korkuyorum da. yobazın dini yok çünkü... müslümanlığı falan hikaye. onun allahı kini, kabesi öfkesi, imanı menfaati. her fenalığı yapabilirler, yaparlar. üstelik kalleşçe yaparlar.

ama bu memleket bizimse, korkuya teslim olmamalı, basıp gitmek marifet değil, kalıp direnmeli.

"ateşi ve ihaneti gördük.
dayandık
dayanmaktayız. "^**

(bkz: angina pektoris)

(bkz: anksiyete)

babanızı kaybetmeden yarım saat önce başınıza gelen hadisedir. kalbinizi yerinden söküp atmak istersiniz.

söz konusu fil kendisini ittirmeye çalıştıkça daha da ağırlaşır üstelik.

sevilen kişi eğer başkasının kolunda görülüyorsa oluşan histir. insanı yerinden kalkamaz, bir şey düşünemez hale getirir.

bazen başkalarının başına gelenlerin ağırlığındandır.

bugün hasret gültekin'in doğum günü. hani madımak'ta diri diri yakılan. henüz 22 yaşında ve baba olmasına 2 ay varken. katiller sadece serbest kalsa iyi, sırtları sıvazlandı, avukatları milletvekili oldu; eh memlektin bugünkü hali ortada.

enseyi karartmamak için sanata sığınıyorum, iyi insanların varlığına sığınıyorum, iyiliğe sığınıyorum. cemal süreya demiş ya "en umutsuz pilot ileriye bakar…umuda bakmaz".

nolur nazım hikmet haklı çıksın: güzel günler görelim, güneşli günler.