hülya avşar'ın ekonomik kriz
yorumudur.
"herkesin bugünleri ön görüp ayağını yorganına göre uzatması lazımdı. gerekirse simit yiyeceğiz bugünleri atlatacağız."
onu da yiyemiyoruz be hülyacım, sorun orada zaten.
abartılı diyenler olacaktır. malum simit hesabını yapalım. asgari ücretle çalışan 4 kişilik bir aile bireyleri 3 öğün tanesi 4 tl'den satılan simit yese günlük 48 tl simit masrafı olacak. ayda sadece simit masrafı 1440 tl ediyor. kirası faturası, sürekli simit yemekten bozulan sağlık giderleri derken olaylar bambaşka bir noktaya evriliyor haliyle.
şunu da ekleyeyim; 1440 tl, hülya'nın nusret'e verdiği bir öğün parası. o simidi hülya yemeyecek yani, o t-bone steak'ten devam edecek.
sabır testi gibi ülkeyiz.
muhtemelen simidin fiyatından haberi olmayan, hiçbir yeteneği olmadan ahkam kesen bir tipin beyanı.
şu mikrofonu önüne gelene değil halka uzat magazin muhabiri!
kendimi düzeltiyorum, adı üzerinde: magazin
gerçek hayat değil..
bunlar kafaya koymuş el birliğiyle sarayın padişahından soytarısına kadar halkını sikmek istiyor yapacak bişey yok o kaçamıyoruz da kaldık burada maalesef.. seçime kadar onlar bizi seçimden sonra bakalım, ya onlar hala bizi ya da biz onları...
simitin 4 tl olmasından haberi yok herhalde.
valla ben simit alırken 17 kere düşünüyorum ve vazgeçiyorum ablacım. yiyebilen yesin
sana bu demeci verdirenin de senin de algı operasyonun da ben.......
(bkz:
bekara karı boşamak kolay)
bu günleri biz atlatacağız bacım. senin zaten yediğin önünde yemediğin bir halt da yok.
simit edebiyatınız batsın, ne simitmiş arkadaş yaa!
''bok da yeriz hülya, sen kafanı takma'' denesi zırvadır.