yazılanlara göre kaza yapan oğlunu olay yerinden hemen alıp yurtdışına kaçırdığı iddia ediliyor.

katilin annesi, yardakçısı. yaralı insanları orada bırakıp kaçan vicdansız ilkel canlı. misli misli çıksın umarım tüm ailenizden

annedir, sakınır bu gayet normal ama 5 kişiyi 16 yaşında direksiyona geçip ezen birini kaçırmak annelik değil caniliktir.

en az oğlu kadar suçludur.
oğlunun 16 yaşında direksiyona geçmiş olması muhtemelen ilk deneyimi değildir bunu defalarca kez yapmıştır, anne ve varsa baba da göz yummuştur, yani bu ölümlerin ayak seslerini zaten duyup müdahale etmemişlerdir zamanında.

insan eti çok ucuz, yazık günah.

edit: aynı zamanda maktulün ve yaralıların cep telefonlarını da gasp etmişler, böyle bir iddia var. sanırım yardım veya polis çağırmasınlar diye.
battıkça batmışlar.

edit: babası varmış.
ismi bulent cihantimur, onun bu konudaki tutumunu bilmiyoruz.

kaza yapan ve bir kişiyi öldüren oğlunu yurt dışına kaçıran yazarımsı. sanki devlet onları oradan getiremeyecek. acaba kaç yıl kalmayı planlıyorsunuz arap ellerinde eylem hanım ?

edit: birde yaralıların telefonlarını yağmalanmış. bu bildiğin dişi hannibal lecter!

edit 2: kadınların ne kadar okumuş olursa olsun sıra dışı bir durumda ne kadar saçmaladıklarını da bize göstermiştir. kaza ilk haliyle kalsa oğlu 3-5 yıl yatıp belki onu da yatmayıp çıkacaktı. şimdi işin içine yağma da girince belki oğlu değil ama kendisi için çok ciddi cezalar söz konusu olacak. yandı gülüm keten helva misali. (bkz: sen şimdi naneyi yemedin mi)

edit 3: sayın cumhurbaşkanımızın adalet bakanına bir gece yarısı açacağı "yahu böyle bir şey nasıl olabilir" temalı telefonun ardından kendisi ve oğlu ile alakalı hızlıca kırmızı bülten çıkarılacaktır. ibrahim keloğlan olayında da böyle olmuştu çünkü.

edit 4: burada utanmadan analık vs. diyerek bu kadını savunanlar şerefinizi kaça satıyorsunuz?

aylar sonra gelen edit: kırmızı bülten de, çıkarıldı yakalandı da. biz bunları hep yazdık. devlet mekanizması ağır çalışır ama işini yapar.

aylar sonra gelen edit 2: ekşiye yaza yaza yakalttık ya la karıyı

kazazedelerin cep telefonlarını da olay yerinden çalıp kaçan kadın. bu suç olmalı. gasp'a vs girmiyor mu? hem adamları öldürüp yarala hem de kişisel eşyaları çal? bilen aydınlatsın.

“bu sergi sadece sanatı ve estetiği değil, ruhun derinliklerine doğru bir yolculuğu da temsil ediyor. her bir eser bir anın, duygunun ve düşüncenin izini sürüyor, izleyiciyi iç dünyasını keşfetmeye çağırıyor”

“sergimdeki eserler, harfler ile renkleri buluşturuyor, şiirleri resmediyor, resimlerin şiirini yazıyor. sizi bu eserlerin başında iç sesinizi dinlemeye davet ediyorum. bir şiiri okuyup, resmini hayal edin dilerseniz. ya da dilerseniz bir resme bakın ve onu bir şiirle eşleştirin. bu benim hayalimdi ve gerçekleştiği için çok ama çok mutluyum. hayalime ortak olmanız benim için çok değerli.”

“ahlaklı yapılan bir düşünce ürünü, kendinden öncesinin anlamlı sorumluluğunu taşıdığı sürece saygınlık kazanır” cümlesini kendisine kılavuz edindiğini de açıklayan eylem tok, şunları ifade etti: “bu benim kendime sözümdü. her ne yaparsam en iyisini hedefleyecektim. işini en iyi yapan insanları örnek alacaktım. yaşam öyküm beni bir noktaya taşıdı. yavaş yavaş değil, birdenbire gördüm iyiyi de kötülüğü de… insanı tanıdım, sorular sordum, cevaplarını içsel yolculuğumda aradım. kendimi sanatla tarif ettim. şu an burada bulunan ve bulunamayan çok değerli insanlar bana el verdi. yol göstericim, dostum oldular.

beni yaptığım işlerle tanıyıp seven, bugün de yalnız bırakmayan değerli konuklar; öncelikle burada bulunan dostlarıma ve sizlere teşekkür etmek istiyorum. burada bulunamayan arkadaşlarımın da kalplerinin benimle olduğunu biliyorum. hayat basit aslında… birbirimizin gölgesiyiz. iyiler ve kötüler var dünyada. kurşunlanarak, bombalanarak, yakılarak, dövülerek öldürülen yazarlar, sanatçılar iyi insanlardı. ülkesini terk etmek zorunda kalan aydınlar iyi insanlardı. onların savaşı kendileri için değildi sadece; katillerinin, düşmanlarının iyi bir yaşama sahip olması da dertleriydi. ve şimdi bizler sorumluyuz. tüm dünyanın iyiliği için savaşmış bu insanların mirası bize emanet. işte bu yüzden birbirimizin gölgesiyiz.”

en son açtığı sergideki hariçten okuduğu gazel bu. ne büyük laflar ama değil mi?

şimdi ülkeyi terk etmek zorunda kalan bir aydın oldun mu sen de diye sormak gerek? iyi tarafta mısın yoksa kötü mü? kimin gölgesisin veya kim katil mesela? oğlun mu yoksa sen mi?

rezillikler silsilesine 2 zincir geçirmiş anne ve oğlu. ama paranız var ve sonsuz imkanlarınız değil mi! karma çalışır ve umarım biz görürüz

katil oğlunu yurt dışına kaçıran, oğlunun öldürdüğü- yaraladığı insanlar yerde can çekişirken yardım etmek yerine cep telefonlarını alıp kaçtığı iddia edilen, işine gelince de insanlara ahlak-iyilik-namus satan yazarımsı

not: yazar değil de yazarımsı demek daha uygun, zira elle tutulur bir eseri yok, kocasının parası ve çevresiyle kendince bir şeylerle oyalanmış işte

vize istemeyen ve en erken kalkan uçak mısır uçağı olduğu için apar topar mısır uçağına binip ülkeden kaçmışlar ve mısır'dan da 3. bir ülkeye geçmişler. kendisinin vizesi var ama oğlunun yokmuş iddialara göre. yani gideceği ülkeler sınırlı.

kırmızı bülteni yiyince göreceğiz bakalım ne bok yiyeceksiniz. telefonları ben almadım da diyemez çünkü hts kayıtları var. belki telefonları almasa, yaralılar telefon açacaktı ve erken müdahale ile o adam kurtulacaktı. bu nasıl bir vicdansızlıktır.

en büyük acıları, üzüntüleri, hastalıkları, utançları yaşamadan ölmezsiniz inşallah ailecek.

zorunlu edit : avukat ordusuyla, sosyal medyada haklarında yazılan olumsuz yazıların kaldırılması için 4 koldan ellerinden geleni yapıyorlar. ekşi sözlük yönetimi ile de iletişime geçtikleri, haklarındaki olumsuz yazılarını kaldırılmasını talep ettikleri iddiası var. yakında bu başlıktaki entryler silinmeye başlanmaz umarım.

hem yağmacı hem cani annesi,

yaralıların cep telefonlarını çalmak nasıl bir alçaklıktır. bu aşağılık eylemi yapan kadın bir an önce yakalanmali ve cezalandırılmalidir.

kendisini savunamayacak durumda olanlara karşı ( yaralılar yerde yatıyorlar) yaptığı bu eylem nitelikli yağmadır. turk ceza kanunun 149 /e ve g maddesi uyarınca her bir mağdur için en az 10 yıl hapis cezası almalıdır.

katil oğlunu kaçırmasına kanun ceza vermez eyvallah ama yaralılara karşı işlediği yağma suçu için toplamda 50 yıl hapis cezası alması söz konusudur.

bu kadın derhal tutuklanmali ve yargılanmalıdır