1 yaşında çocuğu olan bi babayı canice ezen ehliyetsiz oğlunu apar topar yurtdışına kaçıran ahlaksız anne.
ulan bunlara sorsan en erdemli en ahlaklı, toplumun aydınlık yüzü olarak tarif ederler kendilerini.
umarım çektirdiklerinizin diyetini yaşamadan ölmezsiniz.

evlat sahibi olanların yorumlarını merak ettiğim başlık.

tutuklanması gereken zat.

(bkz: çocuk yapma ehliyeti)

çocuk yapma ehliyeti gelmezse böyle çocuklar ehliyetsiz şekilde başka çocukları öldürür.

kimin nesi diye arattığımda kitapyurdu tanıtımı karşıma çıkan kişi. son cümleye dikkat:

"istanbul’da yaşıyor. romancılığının dışında henüz yayımlanmamış öykü, şiir ve çocuk masalları kitapları var. tok, uzun yıllar yöneticilik yaptığı iş hayatından tamamen yazmaya odaklanmak amacıyla 2011 yılında ayrıldı. mihr, eylem tok’un okurla buluşan ilk romanı. ikinci romanı üzerinde çalışmalarını sürdürüyor.

timur adında, çocuk masalları için vazgeçilmez ilham kaynağı olan bir oğlu var."

link

mağdurların sosyo-ekonomik seviyesi normalde bu gibi durumlardan alışık olduğumuz gibi düşük görünmediğinden kolay kolay kapanmayacak gibi görünen meselenin basşrollerinden biridir.

"çocuğu için her şeyi yapabilecek kişi", anne, keşke 16 yaşında orman yolunda ona porsche taycan 4s araç kullandıracağına, kurallar, emniyet, ahlak gibi şeyler neymiş onu aşılamaya uğraşsaymış.

kendisi ve eşi bu olayda birinci derece suçludurlar. bana da 16 yaşımdayken anam babam taycan verseler, al kullan deseler, liseden de arkadaşlarım filan binse, ben de kullanırım. o yaşın verdiği heyecanla gaza da gelirim doğal sonucu olarak. bu bağlamda cahil çocuğun suçu, ebeveynlerinkinin yanında ufak kalır. olan vefat eden mağdura, onun geride bıraktığı ailesine oldu. dünyaları versen 1 baba eder mi o bebeğe?

anlıyoruz ki 16 yaşında, o yolda o hızı yapan yapabiliyorsa bir çocuk, yapmaya yeni başlamamış demektir. çocuğunu sevgisiyle şımartmak yerine fiziksel araçlarla şımartmaya çalışan "göster pipini" anneleri evlatlarına en büyük zararı veriyorlar. sonra kalkıp çocuğu için her şeyi yapar anne filan diyorlar, yerdeki telefonları toplamayı akıl etmiş kadına.

bazen para olunca güzel yaşanıyor bu şehirde diyorum. sonra böyle şeyler silkeliyor insanı. yarın başına ne geleceğinin en ufak garantisi yok burada ve her gün daha kötü oluyor.

edit: hayir yani, isin teknik yanindan da bakarsan, boyle bir hareketi yapmak icin insanin gerizekali olmasi lazim. turkiye’de trafik kazasinda birinin olumune sebep olmanin reel’de yatari 3-4 sene. cocuksan daha az. ebeveyninin bu ongorulemez hukuk sisteminde nasil bir ceza alacagi da muamma ama turkiye burasi; ne kadar alabilir ki? nereden dusundu, kim ne akil verdiyse, cocugun hayatini boyle sacma simartmayla zaten mahvetmis, ustune telefonlari toplayip yurtdisina kacmis, sivamistir. simdi de saldiridan korktum, donup teslim olacagim demis. olacaktir tabii ki.

haberler/yaşananlar doğruysa umarım layığı velediyle birlikte katbekat fazlasıyla görür. oğlu bir ceza alacaksa kendisi en az 3 kat ceza almalı.

olay yerindeki yaralıların cep telefonları çalan bir anne mi? bu hangi seviye bir kötülük ya böyle? bari eli değmişken kafalarına da birer tane sıksaymış, sonuçta oğlunu zor duruma soktular.

ben ölen ve yaralananların ailelerinin yerinde olsam hazır mısır gibi karmaşık bir yere gitmişken, ilk uçakla arkalarından gidip adaleti tesis ederdim. çünkü türkiye de defalarca gördük ki, bu tip olaylarda zenginler söz konusu olduğunda adalet tesis olmuyor.

ogluyla birlikte yok edilmesi gereken alt insan turune mensup bir etin adi.

mısır kaçış rotasının başlangıcı muhtemelen. oradan başka ülkelere geçecektir. belki geçmeden, oğluşu bir iki kişiyi de orada indirir.