evdeki kedi ile tartışma yaşamak
Next (2) - Last Page (26)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

kediyi de dinlemek gerekir. tek taraflı karar verilemez.
452 favorites - -
az önce başıma gelen durum. kedim memati ile uzun zamandır anlaşamadığımız bir konudan dolayı sonunda ciddi bir tartışma yaşadık ve konuşmuyoruz. ben haklıyım ancak her zamanki gibi yine alttan almam gerekecek ve bunu artık istemiyorum. artık şiddet de girdi devreye, tırmalandım acımasızca. neyse karşılık vermedim. ayrılmamız mı gerekiyor artık sözlük?
453 favorites - -
kediyi kadın gibi düşünerek yorumlanması gerekir ki; kediler her zaman haklıdır ve ne kadar uzatırsan uzat yine haksız sen çıkacaksındır.bir kedi sahibi olarak belirtmem gerekir ki, kedi sahibi olmak bunu bilmeyi gerektirir.

neyse fazla uzatmayım, benim kedi buraları okuyordur belki....
412 favorites - -
ailemin evindeki kediyle aramızda ben o evden ayrıldığımdan beridir* bir husumet var.

beraber yaşarken gayet sevgi yumağıydık. sonra kendisini terk ettiğimi mi düşündü bilmiyorum. başlarda ziyarete geldiğimde trip atıp beni yok sayıyordu. zamanla kapıya karşılamaya gelip "geldi yine tipini siktiğimin" diye kötü kötü bakmaya, sevmeye çalışınca tırmalamaya, "gittin niye geri geliyosun geldin niye tekrar gidiyorsun mal değneği" gibisinden tavırlar takınmaya başladı.
eşyalarıma işedi, annem mest:
-ihhihi gelince seninle ilgileniyoruz ya, bizi senden kıskanıyor.
oturacağım yere bakıyor, annem mest:
-kalk kedi senin yerini istiyor. ee artık bu evin kızı o sonuçta!

bu ara annemler kediyle beraber beni ziyaret ediyorlar. kedi başta bu evi yabancı saydı herhalde. önce dolapta yaşıyordu, biraz zaman geçince "eeeh dominans!" diye meydana çıktı. sık kullandığım ne varsa oraya yayılıyor, ben gelince de sinirleniyor. oturduğum koltuğa benden önce çıkıyor, yatağıma yatıp ben gelince atarlanıp kalkıyor. kalkınca da gidip anneme babama bağırıyor. tamamen ruh hastası bence. beni evden atmaya çalışıyor diyorum, yine gülüyorlar. ben bununla rekabet edemem ki.

şu mücadelem debeye girmiş ya, şok. debe edit olarak buyrun:
anlık kedi fotoğrafı
https://cdn.eksisozluk.com/2021/2/11/h/h47xf2la.jpg
89 favorites - -
benim evde tartışma genellikle kardeşler (kedim ve köpeğim) arasında yaşanıyor ama tamamen kedinin suçu: uyuyan köpeğin kafasına basmak, burnuna oturmak gibi edepsizlikler yapıyor. ben de kardeş kavgasını ayırmak için duruma müdahale etmek zorunda kalıyorum. kedime “sen haksızsın, sen suçlusun” dediğimde de pati yiyorum.
evdeki hiyerarşide en altta ben varım, kabul ediyorum!

edit: merak edenler için birkaç yıl önce çektiğim bir videolarını koyuyorum, ikisinin de sokaktan kurtarılma olduğunu da eklemek istiyorum.

edit 2: kedi köpekli yaşamla ilgili instagram'da harika bir hesap var: muffin_zibidi, instagram kullananlar takip etsin, bayılacaksınız ikisinin boğuşmalarına.

edit 3:
kedimin vücudunun bir tuhaf olduğunu fark edebilirsiniz, diyaframı patlak, o yüzden o kadar zayıf görünüyor.

son edit: yukarıda birdolu foto paylaşmıştım, iki yıl içinde hepsi yok olmuş, foto paylaşmaya geldim. bu arada evdeki kedi sayısı iki oldu, görsellerde köpeğime iltimas geçtim biraz, yaşlandıkça suratı bembeyaz oldu, buraya hem gençlik hem ihtiyarlık fotolarından koyuyorum.

görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel

görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
https://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/a/ar06cwzb.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/4/4of4tob0.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/b/b6cwvsa0.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/a/a6d7fi8v.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/4/41c0fneu.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/w/w0ra486y.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/i/iyetlfku.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/1/1wus8kdh.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/6/6t7gidwu.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/n/na8fgruz.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/2/2b8ctcbs.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/k/kk4b32rh.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/3/3pwljit2.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/h/htdxy7ez.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/f/fppbvd98.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/v/vp1qbuz5.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/i/i7tfph10.jpghttps://cdn.eksisozluk.com/2020/3/15/9/9c3fkmo5.jpg
172 favorites - -
tartışma sonrası kedinin tepki olarak kıçı size dönük şekilde oturması ve seslendiğinizde snob tavırlarla havaya bakması ile sonuçlanacaktır.
171 favorites - -
her seferinde kızıyorum, çalışırken gelip laptopun klavyesi üzerine oturma diyorum ama dinlemiyor. o gözlerinin siyahı 1cm çapa ulaşıncaya kadar büyüyor ve oyun oynayalım istiyor. istediği olmayınca da odanın bir köşesine sadece totosunu görebileceğim bir şekilde oturuveriyor. tabii tek görebildiğim o turuncu totosu ise çoktan papaz olduk demektir.
116 favorites - -
bazen kazandığınızı zannederken kaybedersiniz.

bizim evdeki on buçuk yaşındaki kediyle otuz üç yaşındaki eşim, beş altı yıldır hala birbirlerine tam anlamıyla ısınmış değiller. evet, kedi daha önceden vardı. aslında eşim çok daha önceden vardı ama o başka hikaye. evde ne zaman kediyle bir tartışma yaşansa bunca yıldır hep arabuluculuk görevi gördüm, ta ki ne zaman kedinin bazı konularda gerçekten haksız olduğunu fark ettim, o zamandan beridir işleri akışına bırakıyorum. kendi kendilerine çözüyorlar günün sonunda.

fakat bardağı kedi için taşıran nokta galiba oturma odasından da yasaklandığı o gündü. eşimden önce kedi geceleri uyurken benim ağzımdan girip burnumdan çıkabiliyordu, yatağa ayak ucundan girdiğinde sabahları aynı yastıkta buluşuyorduk. kedinin kaybettiği ilk kale yatak odası olmuştu. bir iki kez ayak - bacak tırmalama vakasıyla ve birkaç temizlikte "bu yatak odasında biz bu kadar kedi tüyünü soluyor muyuz gerçekten?" nidalarıyla yatak odasının kapısı tümden kediye kapanmıştı. kediyi savunmadım, olabilir dedim, doğrudur diyerek eşime katıldım, kedi de aslında hayvanlığının farkında olduğundan yatak odasını kaybettiğinde bunu olgunlukla karşıladı. ama işler, oturma odasından da yasaklandığında değişmişti gerçekten. kedi mutfak tezgahına hiç çıkmaz, rahmetli babam bir kere evime geldiğinde kediyi mutfak tezgahında gördü, bas bariton sesiyle "in aşağı ordan!" diye bir bağırdı ve kedi o günden beri bir kere bile çıkmadı, hala çıkmaz. eşim de bu anıyı bilir, her gece bir şeyler izlerken kedinin kucak mücadelesine girişmesinden ve diğer muhtelif nedenlerden dolayı kedi ne zaman oturma odasına girse birkaç kez sesini yükselterek kediye bağırdı, "çık!" "girme, yasak sana bu oda!" diye. kapıyı bile kapatmadık, kedimiz aslında aşırı zeki, birkaç günde odanın kendisine yasak olduğunu öğrendi, bizim kedi erkek sesiyle eğitiliyormuş demek. hala kapının eşiğine kadar gelir, oracıkta yatıp odanın içini oradan izler, kazındı beynine. eşim de "nasıl eğittim ama, ben kazandım, bak nasıl girmiyor ama odaya?" diye böbürleniyordu o gün, markete gitmek için terliklerimizi kapının önünde çıkardık, marketten geldiğimizde yanyana duran terliklerimizden sadece eşiminkilere işenmişti. "eyvah, tartışma büyüyecek!" diye gerilsem de eşim "mhah, haklı da aslında, kendince tepkisini ortaya koydu, takdir etmedim değil," diyerek geçiştirdi ama o gün bugündür terliklerini ortada bırakamaz. nasıl ki kedi artık oturma odasına da giremiyor, kapının önünde yatıyorsa, aslında eşim de terliklerini kapının önünde çıkarma özgürlüğünü kaybetti ama bunu sessizce kabullendi, ne yapsın. her tartışmada aslında iki taraf da bir şey kaybeder yani, unutmamak lazım. *

editle gelen ek: iki adet hadsiz mesaj aldığım için açıklamak zorunda kaldığım üzere, biz yedi yirmi dört oturma odasında bir şey izlemiyoruz arkadaşlar. üç artı bir evin kalan her yeri kediye açık ve ben salonda kitap okurken ya da çalışma odasında bilgisayar başındayken de kedi yine ağzımda. hatta oturma odası bile kediye açık, kapısı kapalı değil, girmiyor. bir erkeğin kendisine girmemesini, çıkmamasını buyurduğu yere girmemeyi, çıkmamayı öğrendiğini anlatmaya çalışmıştım. eşim hayvan düşmani değil, sadece kedilerden hoşlanmıyor. evlenirken benimle aynı durumda olup kedisini sağa sola bırakan çok kişi biliyorum, eşim ise harika bir fedakarlıkla "ben yokken o vardı" diyerek pek hazzetmediği bir hayvanla kaç yıldır beraber yaşıyor, hayvana eziyet de etmiyor üstelik. nüktedan bir biçimde anlattığım üzere kediyi oturma odasına almıyoruz diye lanetler okumuşsunuz, haddini aşan iletişimleri engellemeyi yeni öğrendim, ama daha fazlası gelmesin diye açıklayayım dedim.

entry oylanınca uzun süre sonra editle gelen yeni ek: biz o evden taşındık ve yeni evde kediye yine her oda açık, kedi yaşlandıkça ve uslandıkça eşimle kedi birbirlerini daha çok sevmeye başladılar. hatta çoğu odada bitki var ve kediye bitkileri yememesi gerektiğini de öğretebildik, her yerde geziyor kerata artık, geceleri de yine yorgan altına bile giriyor.
43 favorites - -
kavga edip küsüyoruz ve sonunda dayanamayıp tekrar konuşan taraf hep ben oluyorum...
28 favorites - -
yasayamadigim hadise.

zira sesimi yukselttigim anda yere yatıp, göbeğini açarak yuvarlanan kurnaz iki varlığa sahibim. gobege yumulmaca ile daima yarım kalmıştır.

kedinin şirinliği, insanın kızgınlığı karsisinda daima galip.
20 favorites - -
Next (2) - Last Page (26)