hakkında birçok uzmanın 2. şıkkı gösterdiği versus. sanırım mutluluğun sırrı sürekli yeni deneyim edinmekte.

http://www.forbes.com/…ness-purchase-an-experience/
http://www.radikal.com.tr/…_alma_deneyim_al-1209590
http://www.sciencedaily.com/…09/02/090207150518.htm
http://www.psychologytoday.com/…er-purchases-things

kısaca özetlemek gerekirse; daha önce gitmediğiniz bir yere gittiğinizde ya da daha önce yapmadığınız bir şeyi yaptığınızda duyduğunuz heyecan, yeni çıkan bir ürünü satın almak istediğinizde o ürüne sahip olana kadar yaşadığınız heyecandan daha tatmin edici oluyor. devamında ise yaşadığınız deneyimi hatırladıkça mutlu olurken, aldığınız ürün sadece size ait bir eşyadan ileri gidemiyor.

kaliteli hoparlör alıp güzel bir müzik deneyimi elde edebilirsiniz mesela. bu hangi şıkka girer bilemiyoruz

yeni pazarlama dilidir.
oysa ki deneyim kişisel bir şeydir. alırsın kullanamazsın bazen, kaybolur, kırılır, senin vaktin olmaz, bir sürü şey olur. depreseyona girersin zevk alamazsın.
yani satın alma o bahsedilen deneyimin garantisi değil ki...
işte buradan da anlıyoruz ki bu sadece bir pazarlama dili değişimi. " bu iş satılan ürün kadar basit değil, dikkatini yaşayabileceğin şeylere odakla ey müstakbel müşteri" der gibidir. sen de başlarsın hayal etmeye...
arzu duyarsın az ya da çok, işte derler ki "istemek satın almanın başlangıcıdır."
istenen şey er ya da geç satılır.