asla demiyorum elimden geldiğince benim kazancım ikimize yettiği sürece çalışmasını istemem çocuğuna baksın yemeğini yapsın. bu beni hamam böceği yapar yapmaz onu bilemem ama madem sen eşini çalışmasını istiyorsun ortak ticaretiniz hayırlı olsun.
bir bireyin tercih hakkını yok sayıp onun üzerinden ahkâm kesen boş beleş erkektir.
kadın, belli nedenlerden dolayı çalışmak istemeyebilir. eşi bu duruma anlayış gösterebilir ya da göstermeyebilir ve yolları ayırırlar. kadının çalışmak istemesi de aynı şekilde. anayasanın tanıdığı hakkı sen kim köpeksin de kadının üstünde sanki bir mal varlığıymışçasına izne dönüştürüyorsun? böyle adamlarla evlenen kadınlara da yazıklar olsun.
saçma beyan. benim maaşım ikimize de yeter demen için minimum 10-15k para kazanmam lazım ki o bile zor istanbul’da.
mesleği olmayan, çalışmayan kadınla evlenmem.
var öyle bir tip çevremde.
kadın erkek demez herkesten borç alır, ödeyemez.
bankadan kredi çeker, ödeyemez.
bu arada hanıma da iş lazımdır, yapar bir çocuk, iki yıl arayla bir çocuk...
eşinin boynuna taktığı altın da çocuk içindir.
sonuç?
millet verdiği borcu ister, o beş kuruşum yok der.
dilenciliğe devam eder.
alacaklılar her gün küfürleri sayarken o parliament aqua blue içer.
millet simit peynirle kahvaltı yaparken o sucuklu yumurta yapar mutfakta.
ama sorsan "o kadın çalışır mı, ben karımı asla çalıştırmam." der.
bunu savunurken çocuğuna baksın yemeğini yapsın dediğine göre karısının kendi evliliği harici çocuğu vardır ve ona bakmasını istiyordur. bence madem çalışmıyor hem çocuğuna hem kocasına yemek yapsın. niye sadece çocuğuna yemek yapsın ki?
neyse efendim bu kafayı anlamakta da güçlük çekiyorum. ne kadar kazandığın değil önemli olan, ikiniz de bir birey olarak özgürlüğünüze sahip olmayı istersiniz nihayetinde. çok para kazanıyorsanız da tutun bir bakıcı bari istihdama faydanız olur.
aynı zamanda "nafaka eziyettir" ya da "çocuğun velayetini alan masraflarını da karşılasın" diyen erkektir.
komiktir.
bu cümleyi kurduğuna göre net ortadoğuda yaşayan erkektir.
bireylerin kendi kararlarını verdiği bir toplumda karımı çalıştırmam, onu yaptırmam, bunu yaptırmam derseniz sen kimsin haddini bil derler.
şu muameleyi kabul ediyorsunuz ses çıkarmıyorsunuz ya hanımlar ne diyeyim tencere kapak.
kadının çalışmasını salt 'medeniyet' görenler mi öküz, yoksa medeniyet eksikliğinden karısının çalışmasını yasaklayanlar yüzünden mi önyargılılar bilmiyorum.
maddi yeterliliğim olduğu sürece eşimin çalışmasını istemem. çalışmak çok mu kolay? sanki herkes emeğinin karşılığını alabiliyor da...
gezsin, tozsun kafa dinlesinler. yok illa çalışacaklarsa da kendileri bilir ancak emek sömürüsünün had safhada olduğu günümüzde, gidip kendi işini kursalar dahi az kazanır ama en azından kendileri için kazanırlar.
kçö, eksik prim vs. nedir bilir misiniz?