seneler boyunca yıkılıp yerine avm ya da benzeri bir rant projesi yapılmak üzere bekletilmiş, geziciler ve muhaliflerin baskısı üzerine yandaşa peşkeş çekmek yemeyince özünü ve adını kaybetmeden yenilenmiştir.

siyasal islamın elinden kurtulan nadir eserlerden biridir, uğurlu olsun. darısı herkesin 3. havalimanına tercih ettiği ve edeceği atatürk havalimanına..

bugün açılıyor. çok değişik bir ruh halindeyim.
sadece bir buluşma yeri değil. neredeyse çocukluğumun tamamını geçirdiğim yer akm.

benim dönemimin akm'de prova yapan çocukları gerçekten çok şanslıydı. tiyatro, opera, bale sanatçıları ile birlikte borsada yemek yemek, güne başlamak, birlikte sahne almak, kırmızı odada gizliden futbol maçları yapmak, odalara kaçıp kaçıp piyano çalmak, şarkılar söylemek, gizli odalardan kulislere veya ışıkçıların gireceği yerlere girmek, provaları ve temsilleri bazen oralardan kaçak dinlemek, koridorlarında/katlarında gezmek, prova günleri aşağıdaki güvenlik ile yaşadığımız diyaloglar, şu an yaşayan veya artık aramızda olmayan pek çok sanatçıyla ilk orada tanışmak, konuşmak, ilk paralarımızı kazanmak ve daha pek çok anı.

umarım upuzun ömrü olur, umarım geçmişteki acı yangınları bir daha görmez, umarım harika temsiller yapılır, bir çok sanatçıya daha kapı açar.

umarım nice carmen'ler, tosca'lar sahnelenir, ata'mızın ruhuna gider.

29 ekim'de açılacağı deklare edilmiş ve son hâlini de oldukça beğendiğim istanbul'un modern mimarisinin örnek yapılarından biri; ancak şehir belleği önemli. biraz bu yapının tarihine bakmak lazım. bu günlere nasıl gelindi?

öncelikle tabanlıoğlu ailesinin damgasını vurduğu eserin ilki, modern türk mimarisinin sayılı örneklerinden biri olarak görüldü hep. bu yüzden mimarinin özgün hâline sadık ilerlemesi anlaşılabilir ve mantıklı. zaten oğul tabanlıoğlu projenin yürütücüsü ve teklif kendisine hükümetten gidiyor. kendisinin de ifade ettiği üzere aslında akp hükümetine iş yapmak istemiyor; ancak akm'yi bir aile meselesi olarak görüyor ve bana göre de iyi bir iş kotarıyor.

tabanlıoğlu birkaç yıl önce financial times'a verdiği röportajda da istanbul büyükşehir belediyesi'nin izin vermesi durumunda yapıyla meydanı bütünleştirecek bir havuz projeleri olduğunu ve bunu hayata geçirmeleri durumunda bütün bir taksim'le mimari yapının tam entegre olacağını vurgulamış. zaten biliyoruz ki taksim meydanı için ibb'nin bir dönüşüm projesi var ve ısrarla aylardır bekletiliyor. proje onaylanırsa taksim meydanı'nda da büyük bir değişim olacak.

akp'nin yapıya dönük ilk söylemini dönemin kültür bakanı atilla koç şekillendirmişti ve yapının ömrünü tamamladığı gerekçesiyle yıkılmasını istemişti. 2007 yılına gelindiğinde koruma kurulu bu talebi reddetti ve yapıyı 1. derece kültür varlığı olarak tescil etti.

bu süreçten sonra da zaten koruma kurullarının yapısına müdahale edilmeye ve istenilen birçok karar için baskı kurulmaya başlandı. 2010 istanbul kültür başkenti projesi kapsamında bu sefer bir çeşit uzlaşı ile yenileme projesi ortaya atıldı ve tabanlıoğlu burada sürece tekrar müdahil oldu. bu proje gerçekleştirilemedi.

2012 yılında bu sefer sabancı holding restorasyona destek olmak istedi ve 30 milyonluk hibe sağlayacağını açıkladı. gezi olayları sonrasında bu proje de iptal oldu ve zaten sonrasında restorasyonun fayda etmeyeceği, yapının tamamen yıkılıp yeniden yapılması gerektiği fikri ortaya atıldı.

netice itibariyle akm 14 yıla yakın bir süredir kapalı ve çeşitli iktidar oyunlarının merkezi oldu. bugün sona gelindiğinde ortaya özgünlüğünü koruyan ve bununla birlikte geliştirilmiş bir yapı görüyoruz; ancak geçmişi de unutmamak gerekiyor. bununla birlikte akm laneti diye bir şey var. umarım teknik anlamda da her şey yolundadır ve herhangi bir kazaya mahal verilmez. kültür sanat camiasının yıllarca kullanabileceği, özlenen ortam tekrar taksim'de yeşerir ve bir dönüşümün de habercisi olur bu açılış.

13 sene kapalı kalmış, ülkenin en büyük kültür merkezi.
o arada istanbul'a gerekmeyen bir havalimanı yapıldı, geçenin de geçmeyenin de para ödediği saçma sapan köprüler yapıldı, koskoca akm 13 yıldır kapalı. niye belli değil? eskisi neden korunamadı o da belli değil.

akp'nin işleri. neyse, en azından kro gibi avm yapmadılar, bizi de şaşırttılar.

sırf ismine bile tahammül edemeyen kahpeler yüzünden yıkılmaması gereken simge.

mimarisine hayran olmak ya da olmamak gibi sacma bir konuya alet olmus kültür sanat merkezi.

sahip oldugu mimari bir dönemi temsil etmekte. o kafayla barok mimarisini begenmeyenler de orta avrupa'yi yok eder zaten. buna gelene kadar yapilan milyonlarca ucube yapiya kimse karismiyor ancak akm olunca konu "yenisi yapilacak, götüm gibi mimarisi var zaten" oluyor. (sadece burdaki yazarlari kastetmiyorum, bütün etraftan akm karsiti dile getirilen en cok söylem bu)

istanbul avm ve gökdelenler tarafinda mimari bicimde tecavüze ugrarken, gelismislik oluyor. ya da kiro bir milletvekilinin teki cikip "istanbul'un dubai'den neyi eksik" diyebilip sacma sapan projelere izin veriyor. kafa ancak bu kadar isliyor cünkü.

ortada ciddi hiçbir neden yokken 13 sene kapalı kalmış olan kültür merkezi. arada barok tarzda, rant faciası, garip bir bina yapılacaktı. halk isyan edince eskisine benzer bir yapıda karar kılındı. bunun için teşekkür etmemiz gerekiyormuş. "en başta niye kapattınız?" diye sormak daha mantıklı sanki. şimdi de kendi ideolojilerini pompalamak için bol bol necip fazıl oyunları oynatırlar işte.

barok opera binası

2 milyar tl'ye yapılan akm açılışına istanbul belediye başkanı çağırılmadı.

kapatılması, devlet opera ve balesinin koskoca istanbul'da, yani 2010 dünya kültür başkentinde sadece küçücük süreyya sahnesi ile idare etmesine sebep olmuş sahne. hayat damarlarımızdan biri kopmuş sayılır.

üzerindeki afişler beni rahatsız etmemekle birlikte, eylem kırıcıların ve faşist akgençliğin ağzına argüman veriyor. adamlar bu fotografı twitter'da paylaşım manyağı yapacak, meşru eylemi gölgelemeye çalışacaklar. beyoğlunun arka sokaklarıyla akmar pasajından öteye gidememiş küçük partilerin oraya bayrak asması, densizliktir, fırsatçılıktır. kendi jargonlarıyla söyleyeyim, oportünistliktir, devrim düşmanlığıdır, karşı-devrimciliktir, vesaire. oraya afiş asıp önünde fotograf çektirip facebook'a koymayıver. seni de anlıyorum, hayatını tüketmişin devrim diye, ama bu devrim o devrim değil.