bir detayın unutulduğu hikaye, ekliyorum;
dönemin en meşhur alevi kanaat önderi, alevi dedesi pertekli ömer ile bir akşam masaya oturuldu. masada elbette rakı da vardı ve gizli anlaşma yapıldı. yossi kohen osmanlıyı yıkıp yerine bir alevi cumhuriyeti kurma sözü verdi. görüşmeler iki sene sürdü. iki seneden sonra ne olacağı tartışılırken kohen çok partili sistemden bahsetti ve öncesinde kurulacak bir alevi partisinden bahsetti. bu parti kurulacak ve ileride partinin başına kaset ile yeni bir alevi başkan seçileceği konuşuldu. dede kaset ne la diye sorunca kohen "ileride öğrenirsin" dedi ve rakılarını yudumladılar.
...vahdettin tüm servetiyle ingilizlerden boğazın en güzel yerinden arsa almaya çalışırken ve gemideyken, kraliçe yossi kohen'in yaslamalarına daha fazla dayanamaz ve çareyi kendini suya atmakta bulur. paçalı donuyla yüzü yüzüverir. bu duruma fazlaca şaşıran ömer dede, adada büyüyünce böyle oluyor, balık gibi yüzüyorsun demek ki mübarek diye hayıflanarak sakallarını kaşır. o sırada ortamı boş bulan pala yusuf ve ekibi, gemideki altın varakları yürütür ve kaçarken yanlışlıkla çarpıp yıllardır o bölgelerde duran, adeta tozlanmaya yüz tutmuş saltanatı yıkıverir...
ahahahaha... özlellikle leonard cohen'e sesli güldüm trollden hiç hazzetmememe rağmen güzel kurgu, verdim şukunu.