biri kör diğeri nankördür.
yaşar kemal, sulak yerde yetişmiş "dağ gibi bir adam"dır
*.
orhan pamuk kent küvezinde
* büyümüş, serpilmemiş biridir. tam da bunlardan kaynaklı olarak, kullandıkları yazım dili de birbirine hiç benzemez. birinin
tasvirleri ağdalı bir
osmanlıca kokarken, diğeri
halk ozanı dili lezzeti verir. bilin bakalım hangisi hangisidir...
biri metroseksüel
* diğeri seksi meksi aşmış bişeydir, freudun babasıdır.
benzerliklerinden daha coktur; nitekim tek benzerlikleri ayni ulkede yasayip, ayni dilde kitaplar yazmis bulunmalaridir.
(bkz:
aglatan anketler)
birisi
turkiye nin en cok okunan yazariyim demiş, diğeri dememiş bir rivayete göre...
yaşar kemal'i
istiklal caddesi'nde gezerken birçok ki$i tanımaz bilmez, bu yüzden rahat rahat gezebilir;
orhan pamuk'u
istiklal caddesi'nde gezinirken medyatik olduğundan birçoğu tanır bilir, bu yüzden caddeye fazlaca çıkamaz.
yalçın küçük'e göre ikisi de avrupanın kültür kurumlarındaki etkin çevrelerin desteğiyle uluslararası üne kavuşmuş ve de akabinde türkiye de "karizma yapmışlardır".
biri yazdigi zaman yazar, oteki reklamlarda da yazar. gerci bir gercek de var ki ikisi de iyi yazar.
biri nobel'i ister, diğeri alır.
yaşar kemal anadolu insanını anlatır. yazacağı bir sonraki kitapda öncekilerin devamı olabilecek veya çağrışım oluşturabilecek ayrıntılar vardır, yaşar kemal'in yeni bir kitabını alma isteğindeki okur az çok neyle karşılaşacağını, kaliteyi tahmin edebilir ayrıca konu bütünlüğü ve sade kelimeler okurun sıkılmasını engeller.
orhan pamuk -tahminimce- yazarlıktan daha usta olduğu bir konuda, belgesel tarzında daha iyi. kitaplarındaki kahramanlar genellikle yalnız bireyler ve onların çevresinde gelişen olaylardır. orhan pamuk genellikle ağır bir dil kullanır ve alınan bir kitabın sonunu
getirmek biraz zordur ve belirli bir bölümden sonra önceki okuduklarınızı karıştırabilirsiniz ancak her ikiside özellikle yaşar kemal küçük siyasi göndermeler yapmayı çok sever.