2009 abd atlanta'da yapılan ve 52 ülkenin katıldığı yarışmada türkiye 33'üncü olmuştur. 2010 senesindeki yarışma ingiltere, londra'da yapılacaktır.
2009 yarışmasında ilk 6 sırayı alanlar:
1) ingiltere, gwilym davies -->
http://worldbaristachampionship.org/2009/?p=1342) kanada, sammy piccolo -->
http://worldbaristachampionship.org/2009/?p=1253) abd, michael phillips -->
http://worldbaristachampionship.org/2009/?p=1294) irlanda, colin harmon -->
http://worldbaristachampionship.org/2009/?p=1375) kore, lee jong hoon -->
http://worldbaristachampionship.org/2009/?p=1316) macaristan, attila molnar -->
http://worldbaristachampionship.org/2009/?p=127son 3 senedir yarışmalarda ingiltere/irlanda baskınlığı görülmekte. tabi bunda square mile coffee'nin ortaklari ve 2007 şampiyonu
james hoffmann ile aynı sene dünya kahve tadım şampiyonu olmuş olan
anette moldvaer buyuk rol oynamakta, zira adamlar şampiyon olduktan sonra kendilerini barista yarışmasına yarışmacı ve kahve yollamaya adadı resmen.
bu kahve camiasının yeni altın çocukları diyebileceğimiz anette ve james ikilisinin olayı ise şu --> genelde "yok canım ondan iyi espresso olmaz" diyeceginiz çekirdeklerle katılıyorlar yarışmaya. james hoffmann kendi yarıştığı sene wet process bir costa rica ve yanında kenya ile katılmıştı. yani camiada "espresso için pek uygun olmayan" şeklinde nitelendirilen çekirdeklerle. aynı senaryoyu geçen sene yine kendi çalıştırdıkları irlandali stephen morissey ile de yaptılar. bu sene ise yine onların çalıştırdıgı ve kullanılacak çekirdekleri sagladıkları ingiliz gwilym davies amca kazandı, ki katıldığı çekirdek single origin colombia. bu çekirdekler hep filtre ve french press ile iyi sonuç veren çekirdekler. bu çekirdeklere bizler blendlerde alışığız single origin espresso olarak değil. sen juri karşısına "genel kanıya ters düşecek şekilde" espresso için pek tercih edilmeyen çekirdeklerle çıkar ve başarılı bir kahve sunarsan, sundugun kahve içerisindeki tespit edilmesi çok zor olan ama yine de gerçekten orda olan tatlardan bahsedersen ve juri bunu yakalarsa, sonuç 3 senedir goruldugu uzere birincilik oluyor.
adam single origin colombia ile geldi, diğer yarışmacıların tercih ettikleri etiyopya, yemen, costa rica vs gibi espresso için çok uygun olabilecek ve öyle de sayılan çekirdekleri tüm dünyanın filtre kahve olarak tukettiği bir colombia ile geçti. üstelik "üzerine siyah böğürtlen reçeli sürülmüş sıcak tereyağlı tost tadı alacaksınız" dedi. burda yuh saçmalama diyecek birşey yok. tipik bir kahvaltı yiyecegi, tipik bir kahvaltı kahvesiyle beraber o tatları çağrıştırır juriye, ki esas olan o tatlar gerçekten var mıydı kahve içerisinde? olmasaydı adam birinci olamazdı. yani çıkıp böğürtlen reçelli tereyağlı ballı ekmek aleyop diyerek kıçınızdan sallayıp alamıyorsunuz yarışmayı, salladığınız anlaşılırsa dibi boyluyorsunuz. signature drink
* olarak da adam 16 malzemeden oluşan bir kahve hazırlamış. 4'erli gruplara ayırıp sundugu kahvenin içinde olan 4 farklı ozelliği ön plana çıkaracagini soyledigi malzemeler kullanmış. malzemelere bakınca yine şaşırmıyoruz. "üzerine siyah böğürtlen reçeli sürülmüş sıcak tereyağlı tost tadı alacaksınız" dediydi ya.. 16 malzemenin içinde tereyağı, siyah böğürtlen reçeli, portakal, fındık fıstık vs vs var. bir de bunu "bot üzerinde köpeğimle yalnız yaşıyorum, benim olayım kahveden keyif almak, benim gibi düşünenlerle bunu paylaşmak, buraya da hem yarışmaya hem de benim gibi kahve ilgilileri ile birarada olmaya geldim" gibi "cool" bir havayla sununca, tum zamanların en iyisi sammy amca yine ikinci oldu (bir insan 10 kere yapılan bir yarışmada 4 kere ikinci olur mu ya.. intihar eder valla) halbuki sammy'nin signature drink'e bak. greyfurt ve kahve. basit otesi. ingiliz ise olaya en basitten girdi ve sonra o basitlik içindeki karmaşayı matematikte oldugu gibi "sağlama" yaparak çıkardı, sammy ise %85'i costa rica %15'i etiyopya olan artık klasik sayabilecegimiz bir espresso blendi ile katılıp sonunu espressosuna organik greyfurt suyu ve organik şeker kamışından elde dilmiş şeker kamışı şurubu katarak basit ve sade bitirip iki numeroya oturdu.
türkiye'nin durumuna donecek olursak. diğer ülkelerin katılım sayısı ve bakış açıları, turkiyedeki kahve sektorunun hali düşünüldüğünde ve geçen seneki sonuca bakıldıgında gerçekten buyuk gelişme 33'üncü olarak bitirmiş olmak. seneye çok daha yukarılara çıkarız diye ummakta ve dilemekteyiz. bunu okuyorsan sen de dile.
edit: canlan yuvarlan