beyninle savaşıp, kalbinle yenik düşmektir...
uzak durulmak istenen bir şey ise, sebepler, nefse yenik düşmek ve uzak kalma durumunu başka bir vakte ertelemektir.
uzak durulmak istenen bir şahıs ise ve başarılı olunamıyorsa sebep, aradaki sevgi, verilen değerdir.
tutkulu insanlar iyi bilir bu duyguyu. her defasında yeminler edilir, o yeminler hiç düşünmeden bozulur.
a$ık olunan insandan nefret etmeye çabalamak..
o çabalama, çırpınma evresinde arkana bakmaman, anlara yenilmemen gerektiği hâlde yapamamak.. ba$ladığın yerde dönüp durmak..
yara kabuğunu kopartamamak...
kalbine söz geçirememektir. o'nun karşısında bedeniniz
özlemedim seni yalanını söylerken, gözlerinizin aynı yalanı söyleyememesidir.
kalple mantık arasında gidip gelip en sonunda kalbi seçmek. bir sonraki aşaması da hayatı olduğu gibi kabullenmek olabilir.
merak ederdim hep, bir ilişkide arkasını dönüp giden mi daha çok zorlanır, yoksa geride kalan mı.. geride kalan olmama rağmen yıllarca içimi kemirmişti bu soru. ben iyi değilim ama ya o benden de kötü bir durumdaysa diye. bu yüzden ayrılığı zorlaştırmama adına neredeyse hiç aramadım onu. uzak durmaya çalışmak zor diye düşünmüştüm. bu zorluğu zırt pırt ortaya çıkarak daha da büyütmeye gerek yoktu. gerçi ilk başlarda kendime hakim olamamıştım ama sonradan toparlamıştım. ondan sonra sadece varlığımı bilmesini istedim, fazlası değil.
şimdi belki de hiç olmayan bir "ilişki"de uzak durmaya çalışıyorum. gün boyu yüzüne bakmamak için gözümü ekrandan ayırmadım, sesini duymamak için kulaklığımı çıkarmadım, başka bir yere geçtim mesai bitene kadar çıkmadım oraya. o yokmuş gibi davranıyordum, alışacaktım buna da tabi, şimdilik kolay geliyordu her şey. ama öyle olmadı tabi. akşam iyi misin mesajıyla başladı yine zorluklar. ne kadar uzak durmaya çalışsam da olmuyor işte. aklım ve ruhum ortak noktada buluşamıyor. aklımı dinlemesem sonunda üzüleceğimden eminim ama yine de içimden öyle yapmak geliyor işte.
zor işler..
bunun bir turu de nefret ettiginiz insana asik olmamaya calismaktir. daha dogrusu nefret etmeniz ve asik olmamaniz gereken insana gun gectikce daha da asik olup fakat bir sekilde kalbinize ona asik olmadigini soylemeye calismaktir. bir sonraki asamasi aylarca suren kafa karisikligi ve hayati felc edecek kararlar almaktir, isin komigi simdiye kadar kimse uzak durmalari gerektigi halde duramadiklari durumda ne oldugunu, yani bu isin iyi mi kotu mu sonuclandigini daha soyleyememistir. benim tahminim hersey sarpa sarar ve en sonunda insan kendini en dipte, en berbat halde bulur. ya da
hitchhiker's guide to the galaxy'deki
manic depressive robot
marvin'in de dedigi gibi..
(bkz:
this will all end in tears)