bir an için türkiye'nin %99'unun flying spaghetti monster'a inandığını varsayalım:

-meclis'te makarna gerilimi: bugün genel kurul gündemine gelen "resmi kurumlarda soslu makarna yiyebilme" yasa tasarısı muhalefetin tepkisini çekti. muhafazakar fiyonk parti genel başkanı ve başbakan kudbettin ketçap: "e bu ülkenin %99'u buna inanıyor. hem makarnacı hem laik olunmaaağz, ya makarnacı olacaksın ya laik" şeklinde çarpıcı açıklamalarda bulunurken, istanbul üniversitesi'nde de "makarna namusumdur", "fiyonkuma dokunma" pankartları taşıyan bir grup öğrenci polisle çatıştı. olaylara biber gazıyla müdahale eden polise, yoğurt ve domates kokteylleriyle saldıran öğrenciler ortaya enfes bir lezzet çıkmasına sebep oldular.
-vakit gazetesi: "işte o midesizler"
olayların ardından vakit gazetesi, "uçan spaghetti canavarı'nın bu ülkenin gerçeği olduğunu vurgulayarak, anayasa mahkemesi üyelerini hedef gösterdi. kararı veto eden mahkeme heyetine, "midesiz, münafık ve sossuz demokratlar" diyerek ağır ithamlarda bulunan gazete bir anda gündemi değiştirdi.
-hükümetten makarna yardımı: hükümetin çok eleştirilen paket makarna yardımı ise bütün hızıyla sürüyor. yurdun ücra köşelerine tırlarla makarna taşıyan hükümet yetkilileri, vatandaşların "monster razı olsun" sözleriyle karşılanıyor.
-ibadet saatleri tartışma yarattı: devlet dairelerinde ve kamu kuruluşlarında bazı çalışanların "inanç ve ibadet özgürlüğü kapsamında" yemekhaneden çıkmamaları, ülke genelinde iş sirkülasyonunun durağanlaşmasına yol açtı. hayvan gibi kilo alan bazı memurlar, "özgürlük ve demokrasi" çerçevesinde bunun normal olduğunu dile getirirken, muhalefet; "kadrolaşmanın en çok muhafazakar fiyonk parti döneminde artış gösterdiğine vurgu yaptı ve 'her taraf 150 kilo adamlarla dolu, bugün devlet dairelerinde sıska ve sossuz demokratlara rastlayamıyorsunuz" şeklinde açıklamalarla uygulamaları eleştirdi.
-taraf gazetesi: "mfp ve makarnayı bitirme planı"
taraf gazetesinin çarpıcı haberine göre ise bazı paşaların şok belgeleri olay yaratacak nitelikte. belgeye göre "ordu yönetime el koyacak ve ülkedeki makarna stoğunu yiyerek bitirecek." ayrıca belgede ayışığı ve sarıkız isimli iki yemek tarifi girişimi söz konusu.

yani hiç bir değişiklik olmayacaktı.
inanç bu yönde, fanatizm bu doğrultuda olacaktı.
insanlar belki dua etmeyip, içki içtikleri için değil; makarna yemedikleri için yakılacaklardı bu ülkede.
gerçekten insanlar kendileri mi çizerler yollarını ya da kendi zihinleriyle mi sorgularlar dünyayı?
yoksa sırf o anda orda olduğunuz için midir size biçilen hayat görüşü aldatmacası?

şimdi bir kez daha düşünün.

(bkz: zınısım adnıkraf nınanrakam)

hala scientology denilen ucube saçmalığına benzetmeye çalışıyorlar. cern denilen yerde büyük patlamanın benzerini yapmaya çalışarak varolmadığını ispat etmeye yelteniyorlar. aşikar olanı görmüyor musunuz? o'nun varlığını kabul etmek için kanıta ihtiyacınız yok; çevrenizdeki her varlık, hatta kendi varlığınız flying spaghetti monster'ın kanıtıdır. kuarklardan galaksilere kadar gücü yeten bu muazzam düzenin raslantısal olarak oluştuğuna hangi zihin akıl erdirir? fsm bir yerlerde bizi izliyor. ve emin olun sandığınızdan çok daha hoşgörülü...

turkiyede kendilerini gizli tutarak onemli konumlara geldikten sonra radikal pastafarian bir devlet kurma egiliminde olanlarin tanrisi. bu olay vuku bulduktan sonra bir milliyetci kanattan da destek alacaklari asikardir, nitekim fsm bir tesaduf olamaz. koprunun isminin de fsm koyulmasi tanrinin bir oyunu ya da pastafarianlarin gizli orgutlerinin kanitidir.

sonunda elcisini gondermistir.
(bkz: kahin ahtapot paul)

tanrım. inanmasanız da saygı duyacak, kendisinin ve gönderdiklerinin ismini zikrederken başına hazret koyacaksınız.

alay geçenin götünü başını sikerim.

dünyaya dini gözlüklerle bakanların hakkında bok gibi çıkarımlar yaptığı şey. lan adamlar ağlanacak halinize gülmek için böyle bir şeyle geliyorlar siz hala 50'lerde komünizmden ödü kopan paranoyak amerikalı gibi korku denizinde yüzüyorsunuz. ne güzel dertleriniz var arkadaş. "zeytinyağlı yiyemem aman, basma da fistan giyemem aman" seviyesinden hallice.

ayrıca dinin bu aptalla akıllıyı ayırt etme özelliğine istinaden bir arkadaşım şu sözleri sarfetmişti:

"hoşgörülü din diye bir şey yok. tüm dünya pastafaryan olsa pestocularla napolitenciler birbiriyle savaşır, o kan yine dökülür."

yani neymiş? olay pastafaryanda, gavurda, müslümanda değilmiş. 5 yaşında çocuk gibi etrafında kutu kutu pense oynadığınız "din" kafasındaymış. "din" nedir sen önce otur onu bir düşün. ben cidden merak ediyorum gel bana anlat kendin anlayabilirsen.

bi bitemediniz arkadaş ya. iki gram aklı bir araya toplayamadınız, şu boş çığırtkanlığınızdan bir çıkamadınız ben ona yanıyorum.

- "i don't have a problem with religion. what i have a problem with is religion posing as science. if there is a god and he's intelligent, then i would guess he has a sense of humor."
bobby henderson

şüphesiz 6 dakika pişmiş; 7. dakikada dinlenmiştir.

ülkemizdeki laiklik belası yüzünden sözlükteki başlığı bile türkçedir. bu zulmün bir an önce sonlanması, başlığın bir an önce flying spaghetti monster başlığına taşınması gerek.

fsm; the gospel of the flying spaghetti monster'ı, kansas topraklarında yaşayan bobby henderson'a, kutsal dil olan ingilizce'de göndermiştir. bırakın kafirler ne derse desin, bu kitabın ingilizce okunmasının sevabı büyüktür. "anam babam sana feda olsun ya henderson!" denirse kişinin imanı sağlamlaşır, fsm'ın cennetindeki striptizci fabrikası'na daha bi' yaklaşılır.

http://en.wikipedia.org/…i/flying_spaghetti_monster adresinden hakkında bilgi edinilebilen canavar tanrı - kimilerine göre ise ucabilen yemek. isa nın bu ucan spagetti canavarının oglu olmadıgını gözleme dayandırarak kanıtlayabilene 250 bin dolar ödül konmuş bile.

http://en.wikipedia.org/…y_his_noodly_appendage.jpg