bugün ayşe arman'ın prof. şerif mardin'e sorduğu soru. (prof. mardin yanıt olarak "valla olabilir de, olmayabilir de" demişş)
aaaa, ne oldu bizim iran analojisi şimdi ? hayır böyle bir eğilim vardı da bugün hürriyet pazar işleyene kadar denk gelmedik mi? şimdi sloganların ahengi bozulayacak; iran iki, malezya üç heceli.
akp'yi laisizm üzerinden eleştirenler demek ki iran'ı bırakıp malezya'yı adres göstermeye başladılar.
herhalde küresel kapitalizme entegrasyon hırsı ile akp, iran gibi siyasî alanda teokratik/iktisâdî alanda paternalist bir yapıdan çok malezya gibi yerel otoritelerin karar yetkilerinin geniş olduğu, islâmî hassasiyetlerin ısklanmadığı ama "küresel dünya küresel life"tan da kusur kalmak istemeyen petronasçı malezya'ya yakın görünüyor.
evet, yeni modelimiz malezya. iran'a şimdiye kadar vermiş olduğu hizmetlerden ötürü teşekkür ediyoruz.
ödevler:
- akp'ciler: malezya modeli reddedilecek mi, yoksa benimsenecek bir öneri midir, neden (iyi yanları)?
- laisistler: neden malezya kötü bir örnektir? ("molalar malezya'ya", "burası türkiye kuala lumpur değil")