turgut özal
Next (2) - Last Page (101)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

(rizeli+bahçeli) yi al, 10 la çarp, gine de bu malatyalı kürdün verdiği zarara ulaşamaz..

türkiye'nin başına gelmiş olan açık ara en kötü liderdir...

durgut'un en büyük yeteneği çok iyi "hesap adamı" rolü oynamasıydı.. televizyonda konuşurken elinden kalem eksik olmaz, o kalemi sürekli izleyenlere doğru sallardı.. yarattığı imaj eskinin manasız sağ-sol kavgalarını gerilerde bırakıp ekonomiye odaklanmış lider imajıydı..

pekii, gerçek öyle miydi? değildi...

türkiye atatürk-inönü döeminde çok hızlı sanayileşmişti.. menderes döneminde 10 yıllık bir duraklama olmuş, sonra 1960'larda devlet planlama teşkilatının kurulmasıyla planlı kalkınmaya geçilmişti. 1960-1980 arasında türkiye'nin endüstriyel omurgasını oluşturan bir sürü tesis inşa edildi.. keban ve karakaya gibi barajlar, erdemir gibi demir-çelik tesisleri, kimya sanayiinin temeli olan rafineriler bu dönemde kuruldu..

özal'ın başa gelir gelmez ilk işi bu sanayileşme hamlesini durdurmak oldu. özal sanayileşmeye harcanması gereken paraları tüketime harcadı. gümrük duvarlarını indirip türkiye'yi cicili bicili ithal mallarıyla doldurdu..

aynı özal teletaş gibi yeni yeni filizlenen ve amerikalıların elinden ihale kapan türk teknoloji şirketlerini yabancılara satarak yoketti...

özal "ekonomiyi bilen akıllı adam" havası basıyordu ama ekonomiden anladığı tek şey bul karayı al parayı cinsinden finans oyunlarıydı.. nitekim özal döneminde ekonomik felaketler birbirini takip etti

-- banker skandalı
-- hayali ihracat felaketi
-- istanbul'un kaçak inşaatlar yoluyla yağmalanması

hep özal döneminde ayyuka çıkmış işlerdir... özal döneminde türkiye dolandırıcı cenneti olmuş, horzum, süzer, banker kastelli gibi tipler ilk kez piyasaya çıkmıştı..

bence türkiye'nin kırılma noktası malatyalı özal'dır.. özal geldiğinde türkiye'nin önünde batı ve ortadoğu seçenekleri vardı. özal'dan sonra sadece ortadoğu seçeneği kaldı...
231 favorites - -
12 eylül darbesinin bir meyvesi olarak türkiye'de ki neo-liberal politikaların önünü açan insandır.

imf yi bu topraklar ile tanıştırmıştır.

en büyük hayali her mahalleden bir zengin çıkarmak ve işini bilen memurlar cenneti bir ülkedir.

akp'nin alt yapısını hazırlamıştır.

forbes zenginler listesine daha çok adam veriyorsak bu ülkeye evet onun sayesindedir.

philippe morris i bu ülkeye sokarak dünyanın en kaliteli tütününü üreten tekel in bitiş sürecini başlatan insandır.

yök'ün bu günlere gelmesinde çok emeği vardır.. üniversiteler'de bilimsizleşme onun dönemi ile hız kazanmıştır.

anayasayı bir kere delmekte zeval yoktur diyecek kadar yasalara bağlıdır.

özelleştirmelerin önünü açmıştır ki onun sayesinde bu ülkenin insanlarının alın teriyle ortaya çıkarttıkları kurumlar birer birer yok
parasına satılmaktadır.

tanıdık geliyorsa bir yerlerden o da demokrasinin önünü açmıştır.

"özal zengini" tabirinin isim babasıdır.

şimdi ise ben nasıl rahmet ile anayım evladım.
126 favorites - -
ülkenin içine düştüğü durumun en önemli kilometre taşlarından biri.

eski bir proje. sivilleşiyoruz, demokratlaşıyoruz hesabına, siyasal islam'ın can simidi olmuştur.

en önemli icraatları.

(bkz: benim memurum işini bilir)
(bkz: anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz)
(bkz: bir koyup üç alacağız)

edit: sayısız hakaret mesajlarından sonra bir bakınız bırakmak hasıl oldu.

(bkz: bizim çocuklar başardı)

adamlar askerî ayaktan sonra siyasi ayağa başladılar. bu kişide patagonya'dan değil elbette bizden birisi olacaktı. birden bire aniden parlayıp görevlendirilmesi,rekor oy alması büyük bir tesadüf değil mi veya size tanıdık gelmedi mi?
167 favorites - -
darbeciler pek sevmezmiş.
lan adamı darbeciler başbakan yaptı, amerikan'ın emriyle yeşil kuşak projesini hayata geçirmesi için önünü açtılar, o da kendisine verilen görevi yerine getirdi. bu neyin kafası anlamadım, hani yaşınız falan küçüktür de hiç mi kitap okumuyorsunuz. türkiye için olumlu şeyler yapılmıştır onun zamanında illa ki, ama şu andaki laik-dinci, beyaz türk-siyah türk ayrımlarının bu kadar keskinleşmesinde en büyük payı olan insanlardan biridir, ülkeye yaptığı iyilikten daha fazla zararı dokunmuş bir amerika piyonudur son tahlilde.
şimdi birileri seçimle başa geldi diyecek, bana çok neşeli bir pazar günü bahşedecek.
36 favorites - -
3 gece evel ruyamda ustume osuran adam
103 favorites - -
kendisinin, günümüzdeki iş bilmez, liyakatsız, tavuk kümesi bile idare edemeyecek adamların ülkeyi yönettiğini düşündüğümüzde resmen george washington ayarında kaldigi dogrudur. ama o tavuk kumesi yonetemeyecek adamlari basimizia musallat eden kisilerden bir tanesi de kendisidir.
72 favorites - -
özal'ı bir tür kahraman, vizyonlu bilmem neyli büyük siyasetçi olarak görenler için bir hatırlatma yapmak lazım. 1980'de türkiye'nin 24 ocak kararlarıyla ve akabinde 12 eylül askeri darbesiyle ekonomide daha liberal politikalara geçmesinin arkasında özal'ın vizyonu falan yoktu. özal bu iş için uygun insan olduğu için seçildi.

1970'lerin sonunda petrol krizi vs. derken batılı ekonomiler daralmaya gitmişti. stagflasyonla sonuçlanan 70'ler ekonomik krizlerinden çıkış için (aynı 21. yüzyılda iki kez yapıldığı gibi) hesabı dünyanın geri kalanına ödetmenin bir yolunu buldular. margaret thatcher isimli odun ve sonradan onun dümen suyuna giren kovboy filmlerinin aranmayan kahramanı ronald reagan önderliğinde başlatılan neoliberalizmden bahsediyorum.

özetle serbest ticaret, serbest piyasa, özelleştirme, regülasyonların kaldırılması ve kamunun küçülmeye gitmesi şeklinde özetlenecek bir ekonomik değişim sürecine girildi. thatcher'in yanında danışman olarak nobel ödüllü amarigalı milton friedman isimli iktisatçı vardı. friedman'a hayranlık duyan vs. çok insan var ama iktisat teorilerinin sınavı gerçek dünyada verilir. lafta kulağa çok güzel gelen teorilerin uygulanması mümkün değilse beş para etmez. friedman'ın devlet tecrübesi askeri diktatörlükle yönetilen şili'den ibaretti ve bazılarının mucize olarak ifade ettiği şili tecrübesi halk için gayet de cehennem gibiydi. şili anca 1990'larda yoksulluğu azaltmak için, friedman'ın hiç de taraftar olmadığı, sosyal devlet politikalarına dönünce götü topladı. yani friedman'ın vaazını verdiği politikaların uygulandığı ilk örnek bile kötüydü. sonuçta güç sahipleri daha güçlü ve zengin, halk daha fakir oluyordu.

bunun özal'la ilgisi şu: dünya bankası, imf gibi kuruluşların kontrolü abd ve ingiltere'deydi. borçlu 90 ülkeden ekonomilerini yeniden yapılandırmaları ve bugün neoliberalizm olarak bildiğimiz sisteme geçmek için yukarıda sıraladığım serbest piyasa vs. gibi konularda dönüşüme başlamaları istendi. sen istiyor borç, geçecek neoliberalizme. özal da bunun türkiye komiseri olarak işe koyuldu. kendisi bu sistemin ülke yararına olacağına yürekten inanıyordur, inanmıyordur onu bilemem ama sonuçlara baktığımızda, dünyanın her yerinde olduğu gibi gelişmiş teknoloji, üretim kapasitesi ve çeşitliliği olan sanayileşmiş ülkeler serbest piyasa diye "gelişmekte" olan ülke pazarlarını ele geçirdi. olan biten budur. borçluluk esasına göre süren ekonomik yapı nedeniyle de bu ülkeler borç sarmalına girdi ve elleri kolları bağlı kaldı. borcu batılı ülkelerden alıp batılı ülkelerden mal alıyor, sonra da borcu ödemek için yine borç alıp yapılandırmaya gidiyorlardı. bunu karşılamak için de halkın alım gücünü düşürüp vergileri artırıyorlardı. tanıdık gelmiş olmalı. bu dönüşümün son ayağı önce tansu çiller'le ab'ye üyelik olmadan gümrük birliği, sonra da babacan, şimşek ve rte kombosuyla ithalata ve borca dayalı ekonomiye geçişi ile tamamlandı.

her şey kötü olmuştur, hiçbir iyi yan yoktur denemez. her zaman iyi ve kötü sonuçlar birlikte gelir. burada mesele hangisi ağır basıyor? elbette bir sürü olumlu sonuç alındı ama bu iş o kadar aceleci ve düşünmeden yapıldı ki bütün yük halkın sırtına yüklendi. ülkenin ahlaki çöküşü soruluyor ya işte o ahlaki çöküş herkes başının çaresine baksın, yeni sisteme geçiyoruz denmesiyle zirveye çıktı. friedman'ın vaazlarının aksine yeni zenginler bizzat özal'ın seçtiği prensler arasından devlet kaynakları akıtılarak yaratıldı. aynısını akp de yaptı. e bu friedman'ın suçu mu? değil. ama dediğim gibi teori uygulamada karşılığı olmayan bir şeyse anlamsızdır. devlet ülke savunması ile ilgilensin der mesela hazretleri. savunma için silah lazım, asker lazım, askeri tesis lazım, personel lazım. silah ve tesisler için teknoloji ve para lazım. işi yapacak olan kim? devlet ihale verecek, birileri yapacak. kim seçiyor bunları? siyaset. friedman kendisi siyasetin güvenilmez olduğunu söylüyor zaten. eh birileri karar alıp uygulayacağına göre kimi seçerler? siyasetçi kendisi için iyi olanı seçer. icabında araya aracılar girebilir, bayrak asanlar çıkabilir, aile ilişkileri girebilir falan. regülasyon olmasın demek kolay. yolsuzluğu, tekelleşmeyi regülasyon olmadan nereye engelliyorsun acaba?

her neyse konu özal :) özetle bu adam yüzme bilmeyen ülkeyi hiçbir önlem olmadan okyanusa atmış kişidir. henüz boğulmadık ama çırpınmaya devam ediyoruz, çırpındıkça da zayıflıyoruz, güçten düşüyoruz. ne yüzebiliyoruz ne karaya çıkabiliyoruz ne de batıyoruz. bir zamanlar italya, ispanya olacak diye bakılan türkiye, bugün pakistan olur mu sorularıyla anılıyor. özal vaktiyle bir gecede yapılan geçiş sayesinde ve bu geçişin bekçiliğini yapan askeri darbe ortamında istediği gibi at koşturdu ama ülkenin başına 40 yıldır çözemediği sorunları bela etti. devlet adamı, olası problemleri ve bunların yaratacağı etkiyi hesaba katar ve halk için en faydalı rotayı çizer. bu şahıs, adnan menderes'in açtığı yoldan gidip ekonomiyi tam bir yağma ekonomisine çeviren kişidir. nato'nun ileri karakolu olan ülkenin sovyetler birliği korkusu sürerken zaten pek seçme şansı yoktu ama bu iş böyle toplumu altüst etmeden, gemisini kurtaran kaptan, her koyun kendi bacağından asılır, devletin malı deniz yemeyen domuz gibi veciz sözler hayata geçirilmeden de yapılabilirdi.

not: ırak'tan türkiye'ye göç eden kürtler uydurma diye bir konu mevzubahis olmuş. dalga mı geçiyorsunuz? saddam hüseyin döneminde kuzey ırak'ta silahlandırılmış güç olan peşmerge denen oluşum vardı. abd'nin etkisiyle saddam'a karşı ayaklanan peşmerge saddam'ın saldırmasıyla ve körfez savaşı nedeniyle özal döneminde iki kez türkiye'ye göç etti. bu konu üstüne yazılmış tezler var. yüzbinlerce kürt ırak'tan türkiye'ye geldi. bunlarla birlikte gelen ve silahlı güç olan peşmergelerden bir kısmı daha sonra pkk'ya katıldı ve o dönem terör tırmanışa geçti.
88 favorites - -
disardan aldigi dis borclarla ulkeye cag atlamis susu veren, sonra o dis borclari odemek icin yenilerini alan, onlari odemek icin de yenilerini alan bu sekilde turkiyeye cok sey kazandirmis gorunup aslinda cok sey goturmus olan bir tur saadet zincirikurucusu. ayrica tarikatuyesi, hirsizlarin can dostu. kendi urettigi kadar harcayan, kendi kendisine yeterek buyuyen turkiyeyi bir sekilde uretmeden harcayan, uretemeyen disariya bagimli hale getirmis insan. ozel tesebbusu ve ozellesmeyi turk sanayicisi yurtdisiyla rekabet edecek duruma ulasmadan once ulkeyi yabanci sermayeye acarak baltalamis olan kisi.
85 favorites - -
darbecilerin pek sevmediği söylenen eski politikacı.

oysa, kendisinin icadı 24 ocak kararlarını uygulayabilmek için 12 eylül darbesinin gerçekleştirildiği bilinse ne güzel olurdu hayat... herkes eğriyi doğruyu bilirdi, çiçekler açardı, kuşlar uçardı, anayasa delinmezdi, kapitalizmin azgın pençeleri arasında nefessiz kalınmazdı, imf iki metre ötede durur, dünya bankası sırtı dönük otururdu, hayali ihracatçılar türemez, dış borç yükselmez, memurum işini bilmezdi... samsun 216 içerdik marlboro'lar yerine, mcdonald!slar yerine sultanahmet köftesi yerdik, ama başımız dik, alnımız açık olurdu, "azıcık aşım kaygısız başım" derdik ama anayasa değişikliği yaparken icazet almazdık bir yerlerden, ailesinden ayrı eve çıkmış öğrenci gibi olurdu hayatımız...

ölenin arkasından konuşulmaz, sus kızım, yeter...

hıhı evet, iyi bilirdik...
12 favorites - -
itü'nün beş harikasından biri
beşibiryerdenin nadide bir parçası.
diğerleri üstadı demirel, hocası erbakan, biraderi korkut ve beyamca kutan
zaten bu beşini birarada düşünmek bile insana daral getirirken, türkiye'nin elli yıllık geçmişinin bunların elinde şekillendiğni düşünmek, gelişmiş ülkelere göre klasmandışı olmamız realitesini açıklıyor sanırım
26 favorites - -
Next (2) - Last Page (101)