thom yorke'un dead air space'ten yaptigi aciklamaya gore, kendi yazdigi ve caldigi parcalardan olusan solo albumu. temmuz 2006'ya kadar cikmis olmasi lazim diyo... "neden solo? dagiliyo musunuz?" gibi seyler de duymak istemiyomus. grubun kabul ettigi bi olaymis.

soyle de bi sitesi var:
http://www.theeraser.co.uk/

nigel godrich ile radiohead'in yollarini ayirmasinin muhtemel sebebi. bu kararda ed ile jonny'nin etkili oldugu biliniyordu cunku, belki de bu kisisel alaka yuzundendir. olasi bir dagilma durumunda bizi az cok neyin bekledigini de gormus olacagiz sonunda. bodysong zaten malumumuzdu. "neseliymis gibi gorunen kid a b-side'lari" tadinda bir album gelecegini saniyorum ben. biraz kafayi yemis^* bir thom yorke'un bizi karsilayacagina inaniyorum. bakalim.

olaganustu bir kapak tasarimi var ayrica. stanley donwood ile tchocky yarmis gecirmis yine; hakikaten urkuyorum, trip degil.

albümün 10 temmuz'da piyasaya sürülmesi planlanmış olsa da, az sayıdaki promosyon kopyalarından birisinin internete sızdırılması sonucu çoğu paylaşım programlarında yer alıyor artık; ama henüz thom yorke tarafından resmi bir açıklama yapılmadı.

albümün hazırlık aşamasında kendisinin de belirttiği gibi "the elements have been kicking round now for a few years and needed to be finished and i have been itching to do something like this for ages, it was fun and quick to do. one track, "black swan," will run over the end credits of director richard linklater's upcoming film, "a scanner darkly." as you know the band are now touring and writing new stuff and getting to a good space so i want no crap about me being a traitor or whatever splitting up blah blah,this was all done with their blessing. and i don't wanna hear that word solo. doesn't sound right." bu yüzden solo albüm demek yerine makul olan thom yorke albümü demek mümkün.

the eraser gibi inanılmaz güzel bir şarkıyla açılış yapan albümünde yoğun olarak kullanılan elektronik öğelerin ötesinde, şarkı sözleri ve başlı başına vokaller şimdiden hayranlarını hayal kırıklığına uğratmanın çok uzağında gibi gözüküyor. skip divided, harrowdown hill de albümün diğer dikkat çeken şarkıları.

albüm kapağını ve iki üç şarkıyı indirmek içinse şöyle buyurun:
http://goodweatherforairstrike.blogspot.com/…s.html

müthiş bi albüm olmuş..thom yorke u dinlerken kendinizden geçiosunuz,ruhunuz darmadağın oluyor..kid a albümünü sevenler bu albümü yanlarından ayıramayacaklar..en azından ben ayıramıyorum günlerdir..harrowdown hill adlı şarkı bambaşka..gözlerinizi kapatıp görevinizi yapın..

henuz release edilmemis olmasindan oturu kimsenin yaninda, arka cebinde, bagajinda, cantasinda dolastiramayacagi bir albumdur aslinda. neyin dolastiginiysa, inanin son derece merak ediyorum.

hail to the thief de cok once dusmustu nete. kid amnesiac doneminden sonra merakla beklendiginden, butun paylasim ortamlarinda isik hiziyla yayilmisti. gruptansa konuyla ilgili gelen aciklama suydu: "albumun internete sizmasi bizi uzdu cunku albumun son hali degildi, bu halini dinletmek istemezdik.". bu albumden sadece cymbal rush paylasilmisti dinleyiciyle; onun sebebi de buyuk ihtimalle 2007 radiohead albumune koyup koymama kararsizligiydi.

the eraser'in mastering'i tamamlandigindan ve de kisisel bir calisma oldugundan, usttekine benzeyen bir aciklama dahi -bir surpriz olmazsa- gelmeyecektir. ibnenin biri 1 ay sonra cikacak bir albumu sizdirmis, buyuk bir is basarmistir kendi evreninde. ve fakat, radiohead basit bir grup degil. thom yorke dedigimiz adam da bunun beyniyse, o da hic basit bir adam degil. "ay beni ucuruyor", "ruhumu gidikliyor", "tommm yalarimmm" derken, bir de "bu adam bunu hak ediyor mu acaba?" diye dusunmek lazim. bunu cok geyik olarak kullandik ama, hakikaten biraz "emege saygi" gerekli. yeryuzunde cok fazla muzik adami kaldigini iddia edemeyiz sanirim. turkiye'de satacak iki tane kici kirik albume kaldigindan degil; kendimize olan saygimizdan.

2004 yilinda com-lag diye bir hadise cikmisti. sinirli sayida dagitildi butun ulkelere. turkiye payi 500 cd'dir. yarin gidin herhangi bir muzik markete ve rafta durdugunu bizzat gorun kendisinin. elbette ki ne kimse almak zorundadir, ne de bu bir olcuttur. zira ayni kisiler "ya redyohed superrrr neden gelmiyolar konsere bayiliyorum onlara tomu goremeden olucem :((((" dedikleri zaman, carmiha geriliyorum.

diyecegim sudur ki; radiohead tisortleri var arkadaslar piyasada. ben de giyiyorum. bunlari giydigimiz zaman, "radiohead dinleyicisi" mesaji insanlarin bilincaltina ulasiyor. download ile kaybettiginiz vakitten de kazaniyorsunuz. sabanci'nin cocuklari degilsek de hicbirimiz; bizim "album" dedigimiz kompakt diskleri, plaklari; sd karta indirgemeyin lutfen.

thom yorke'un son masturbasyonu denilebilecek bir album olmus.
bircok insan gibi beni de elektronik muzige asina kilan bu adam, yine yapacagini yapmis.
kid a ve amnesiac albumlerini dusunun, simdi bir de thom'un tek basina oldugunu ve grubun diger uyelerinin rizasini almak zorunda olmadigini ekleyin buna. iste the eraser oyle birsey. gitar sesinden neredeyse iz yok, elektronik ritmler dolduruyor kulaklari bol bol.
kendimizden gecmek icin yeni bir arac vermis thom amca bize. umalim ki bu solo calismalarinin devami gelsin. radiohead kendi eski kulvarinda devam edip mutlu ederken bizi, thom da bu yan projeleriyle ters kroseler cakmaya devam etsin suratimiza.

radiohead ve thom yorke için birçok şeyin başlangıcı ve de sonu olabilecek bir albüm. 2005 temmuzunda yapılan live 8 konserine gruptaki anlaşmazlıklarla beraber (thom roportajlarında "ne tarz zorluklar yaşadınız" sorularına çok sinirlenip "bu kimseyi ilgilendirmez" cevabını verse de grup içinde ed - thom çekişmesi yaşandığı görülüyor, son örneği ise berkeley'de verdikleri konserde thom yorke'un ed'e sinirlenip orta parmağını gösterdiği iddiası) dağılmanın eşiğine gelmeleri nedeniyle katılamayan radiohead'in, telefonda dinletilen bekleme müziği tadındaki ürünüdür. radiohead'in diyorum, çünkü albümdeki şarkıların hemen hepsinde geçen snippetlar radiohead'in official sitesindeki scrapbook'unda zaten vardı, yani bu sözler aslında radiohead için yazılmıştı, ve hatta albümde bazı parçalarda grup elemanlarından johnny greenwood ve banjosunun eşlik ettiği düşünülürse, thom yorke tarafından "this was done with all of their blessings" dendiğini de göz önüne alınırsa, yarım radiohead albümü bile sayılabilir. kısaca, bu albüm müzikal öneminin yanında, radiohead'in 7. lp'sinin çıkartamayışının, halen grup olarak eski ritmlerini tutturmaya çalışmaları thom yorke'un radiohead sonrası müzikal yaşamına devam edip etmeyeceği veya nasıl devam edeceği gibi sorulara cevap oluşturabilecek nitelikte bir çalışma olduğundan, thom yorke'un son masturbasyonu değildir.

please excuse me but i got to ask
are you only being nice
because you want something
my fairy tale arrow pierces
be careful how you respond
'cause you'd not end up in this song
i never gave you an encouragement
and it's doing me in
doing me in
doing me in
doing me in

the more you try to erase me
the more, the more
the more that i appear
oh the more, the more
the more you try the eraser
the more, the more
the more that you appear

you know the answer so why do you ask
i am only being nice
because i want someone, something
you're like a kitten with a ball of yarn
and it's doing me in
doing me in
doing me in
doing me in

the more you try to erase me
the more, the more
the more that i appear
oh the more, the more
the more i try to erase you
the more, the more
the more that you appear
no, you're wrong, you're wrong
you're wrong, you're wrong
you're wrong, you're wrong
you're wrong

zor album..

thom yorke'un son numarası.

[edit: etkiledi nitekim.]