istanbul da yaşıyorum her gün en az bir tane taksicinin yolda sıkıştırma, öne geçme vs zorbalığı ile karşılaşıyorum. çok da üzülmüyorum, hatta hiç üzülmedim denebilir.
çok mecbur kalmadıkça taksiye binmeyin. adamların kendisi taksiyi lüks görüyordu. madem taksi lükstür o zaman lüks düşkünü insanlar binsin. sıradan insanlar değil. ayrıca paranızın olması, enayi olmanızı gerektirmez. gereksiz harcama yapmayın.
umarım doğrudur dediğim iddia.
istanbul’da sanki toplu taşıma çok düzgün ve hesaplıymış gibi bir de taksiye binenleri eleştirmişler pembe götlü zengin diye. taksiler leş ama toplu taşıma da leş. ayrıca korkunç pahalı. birçok yere de toplu taşıma ile ulaşmak mümkün değil. istanbul’da toplu taşıma dünya metropolleri içinde fiyat / perfomans açısından en berbatı. aktarmalara para verirsin, istanbulkart online uygulamadan para yüklerken ekstra ücret verirsin, bin türlü kepazelik. şöyle bir ortamda milleti taksiye biniyor diye eleştiren de bayağı görmemiş olsa gerek.
kına yakıp oynuyorum, umarım lastik kemirdikleri günleri de görürüm.
en son 2019 da ayrı ayrı zamanlarda iki kez indirildim. gerekçe, gideceğim mesafenin "uzak" olmasıydı. evet, orası çok uzak diye indirdi herifler beni.
ben ordan nasıl geri döneceğim diyor herif, altında araba olan benmişim gibi. dedim taksi tut.
mesafe de okmeydanı - ümraniye. çerkezköy'e falan gitmiyoruz.
o seviyede bir şımarıklık içindeydiler artık. doğru olduğunu hiç sanmıyorum ama inşallah doğrudur.
öyle bi yazmişlar ki sanki eylem olsun diye binmiyoruz. binemiyoruz kardeş, maaşa zam bile alamayacagiz gibi ocak ayinda.
zamanında onlar bizi almıyordu, şimdi biz binmiyoruz.
akşamları anadolu yakasında martı şoförü olarak destek verdiğim kampanya beter olun :)
hiç unutmuyorum bir gün istediğim yoldan gitmediği için söylendim diye ''sizi alanda kabahat, almayınca almadı diyorsunuz'' dedi. ülkecek öyle bir sisteme döndük ki nerede ülkenin eğitimsiz, avam kesimi var, onlar ahkam kesen olmuş. üzücü bir durum.