galatasaray unıversıtesınde yenı yapılan super hızlı bılgısayarlara sahıp dunyanın en rahat koltuklarıyla bezenmıs sera bozması okuma oğrenme aparatı
24 saat açık olan okuma-çalışma odasında: her daim muhabbetin, gürültünün olduğu, insanların eksik olmadığı, arkadaşlıkların daha da sıkılaştığı, ders çalışmaya grup halinde gidildiğinde çalışılması gereken dersten çok geyik bilincinin geliştirildiği, günah çıkartma kabinlerindeki internet bağlantılarının genelde çalışmadığı bu yüzden de kütüphaneden wireless kartını alma zorunluluğu olan, girişteki kahve makinasının çıkardığı ultra-deli ötesi ses yüzünden bir anda dikkatinizin dağılabileceği, içinde 15 adet yataktan daha rahat deri koltuk bulunan, genelde lan yada internet üzerinden maçların yapıldığı, sıcak, güvenli, ışıklı, ferah ortam.
soyle bir tanitim ve sevdirme videosu cekmisler.. pek hos olmus.
http://www.facebook.com/…o/video.php?v=139585238151
koç üniversitesi'nin başlığı altında sikkoluğundan şikayet edilen kütüphanedir. türkiye'nin en iyi birkaç kütüphanesinden biri olduğuna dair çeşitli istatistikler mevcuttur, tabii kötü yanları da vardır. basılı kaynak sayısı ve derinliği açısından birçok konuda gayet iyi bir kütüphane. hatta referans yayınlar, periyodik yayınlar konusunda da hiç fena değil.
veritabanları ve hakemli dergiler konusunda da bir yanlışını pek görmedim şimdiye kadar. hatta avrupa'nın ve dünyanın en iyi üniversitelerinde okuyan bazı arkadaşlarımın oralarda bu gibi kaynakları bulamayıp, skl'nin sitesinden arayıp "ya abi şuna ulaşamıyorum, sizde varmış, bi baksana" demişliğini bilirim.
eksik gördüğüm şey dijital kütüphaneler. makale ve basılı kaynak genelde nadir istisnalar hariç rahatça bulunabiliyor, ama e-kitaplara erişim açısından oldukça kısıtlı bir kütüphane. ama şöyle kısıtlı bir kütüphane: burada bulamadığım bir e-kitaba (veya nadiren makaleye) ulaşmak için ucl'deki, princeton'daki, veya ne bileyim oxford'daki arkadaşlarıma falan haber ediyorum. istanbul'daki, boğaziçi'ndeki, ve hatta bana ve birçok istatistiğe göre ülkenin en iyi kütüphanesine sahip bilkent'teki arkadaşlarıma değil.
yani harıl harıl kaynak aratıp şehir şehir dolaştıran bir kütüphane değil, şimdi vicdansızlık etmeyelim. burada bulamadığını da oxford'da, ucl'de falan bulabiliyorsun.
spotify'da birkaç gündür türkçe podcast konusunda kısır döngüye girmişken buldum kendilerini. istanbul'u dinliyorum adlı çalışmaları harika bir akademik ortam sunuyor. boş goygoy değil de, akademik anlamda dolu dolu bir şeyler dinlemek ve özellikle istanbul'u yeniden keşfetmek ve tarihine yönelik meraklarınız varsa müthiş bir iş. emeği geçen herkese selamlar.
akademisyenlerin ve kütüphane görevlilerinin bağırarak konuşmayı-abartısız söylüyorum- kendilerine hak gördükleri, gsü'nün biricik ve konforlu çalışma alanı. öğrenciler fısır fısır konuşup çıt çıkarmazken etraftan gelen ani ve yüksek sesler dumura uğratabilir.