sözlük yazarlarının metro turizm anıları
Next (2) - Last Page (5)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

iki yıl önce çok acil işim çıktı istanbul'dan antalya'ya gitmem gerekiyordu. tüm firmaları araştırdım sadece metroda yer vardı. firmanın ne mal olduğunu bildiğim için tereddütte kalarak da olsa bilet almış bulundum. müşteri hizmetlerini aradım servise bineceğim noktayı belirttim.

otobüsün kalkmasına 2 saat kala tekrar aradım servis noktasında bulunduğumu bildirdim. müşteri hizmetlerinden olduğum yerde beklememi servisin beni alacağını söylediler. bekle bekle yarım saat geçti sonra bu sefer esenler şubeyi aradım ve servisin gelmediğini belirttim. şubedeki görevli bana niye o noktada beklediğimi oradan servis geçmediğini söyledi. bir anda başımdan kaynar sular döküldü. müşteri hizmetleri ile yarım saat önce görüştüğümü ve orada beklememi söylediklerini ilettim. şubede çalışan kişi bana hemen taksiye binip başka bir şubeye geçmem gerektiğini eğer 15 dakika içinde orada olamazsam servise binemeyeceğimi söyledi.

neyse oradan bir taksiye binip belirtilen yere geçtim. oraya vardığım da mağdur edildiğimi ve yanlış yönlendirildiğimi söyledim ama pek takan olmadı üstüne üstlük niye müşteri hizmetlerinden bilet alıyorsun gelip şubeden alsan bunlar olmazdı dediler. umursamaz ve utanmaz olduklarına kanaat getirdiğim için neyse dedim geçtim. o esnada servis geldi. esenlere doğru giderken artık normal bir yolculuk geçireceğimi ve metro ile başıma gelse gelse bunlar gelirdi diye düşünüyordum meğerse bu sadece başlangıçmış.

otogara geldiğimizde antalya'ya gidecek otobüsün peronunu öğrenip oraya gittim ama normalde vip otobüs olması gerekirken onun yerinde eski model bir otobüs vardı. otobüsün yanında duran muavine antalya arabası gitti mi diye sordum o da yok abi araba bu dedi. otobüsün bu olamayacağını çünkü satın aldığım biletin vip araca ait olduğunu ama bu otobüste değil wifi doğru düzgün tv bile olmadığını söyledim. vip aracın arıza yaptığını sonradan seferin bu araca verildiğini söylediler. dur bakalım daha neler görecegim deyip otobüse bindim ve ardından yolculuk başladı.

daha önce malum olayları bildiğim için uyumamaya çalışıyordum. aradan biraz vakit geçmişti ki 55 yaşlarında bir dayının muavine seslendiğini duydum. dayı klimaların açılması gerektiğini çok sıcak olduğunu söyledi buna karşılık muavin rahatsız olanlar var klimaları açamıyoruz dedi. o esnada bir genç yerinden fırlayıp muavin ile tartışmaya girdi. ben ise olayları heyecanla takip ediyordum. neyseki gencin yanindaki biri ortamı biraz sakinleştirdi olay kapandı.

otobüs yola devam ederken gece 3 sularında arkadan bir kadın çığlığı ile irkildim arkamı döndüğüm de arka koltuklarda bir kadının bir adama vurduğunu gördüm. şöför hemen iç ışıkları yaktı. kadın arkada oturan adam tarafından taciz edildiğini uyurken adamın arka koltuktan uzanıp bacaklarını elledigini iddaa ediyordu. kadın şoföre karakola çekmelerini ve bu adamdan şikâyetçi olacağını söyledi. adam ise allah kitap üzerine yemin ediyor ve böyle bir şey yapmadığını iddia ediyordu. bunun üzerine şöför karakola çekersek bizi şahit yazarlar sabaha kadar işimiz bitmez bu kadar insan mağdur olur en iyisi antalya'ya varınca şikayetçi ol dedi. otobüstekilerin çoğu acil işleri olduğunu o sebeple karakola gidilmemesi fikrini destekledi bunun üzerine kadın sesini çıkarmayıp antalya'da şikâyetçi olacağını söyledi.

yolculuk benim adıma olağan dışı devam ediyordu. afyonu yeni geçmiştik ki otobüs bir petrole çekip durdu aradan 20 dk a geçti ama otobüs hareket etmedi. sabahın ilk ışıkları üzerimize doğuyordu ben de otobüsten indim o esnada şoför ile muavinin otobüsün arkasında motor ile uğraştıklarını gördüm. otobüse binip otobüsün arıza yaptığını söyledim bunun üzerine otobüste bulunanlar aşağı inip ne olduğunu anlamaya çalıştılar. şöför bu otobüsün arızalı olduğunu ama başka bir otobüsün yarım saat sonra buradan geçeceğini ama tüm yolcuları alamayacağı için acil işi olan ve çocuklu ailelere öncelik verilmesi gerektiğini söyledi. kendimi bir an titanikte gibi hissettim. çocuklu aileler ve ameliyata yetişmesi gerektiğini iddia eden yaşlı bir amca gelen otobüse binip devam etti. ben bu duruma çok sinirlendim muavin ve şoföre ağzıma geleni söyledim onlar da haksız olduklarını bildiklerinden hiç ses etmediler.

otobüste bulunan bir yolcu tamirci olduğunu ve motora bakmak istediğini söyledi ardından iki tane 5 litrelik su şişesi istedi ama otobüste bulunan 1 litrelik su dağıtımı için kullanılan şişelerden 10 tane getirdiler. adam yarım saat uğraşıp suyu orada bir bölmeye ekledi ardından otobüs çalıştı ve yola devam ettik.

normalde varmamız gereken vakitten 3 saat sonra antalya otogara inmiştim. kazasız belasız antalyaya ulaştığım için kendimi muzaffer bir komutan gibi görüyordum. böyle alışılmadık heyecanlı olaylar yaşamak veya tecrübe etmek isteyenler buyursun yolculuk etsin.

edit:imla
30 favorites - -
gideceğim otobüs şirketinin servisi yoktu ve yan taraftaki yazıhanede bulunan metro turizm yardımcı olup beni kendi servisiyle otogara götürmüştü.
1 favorites - -
metro turizm ile şanlıurfa'ya gidiyordum. otobüs gaziantep otogarında durdu. otobüste çok az yolcu vardı. otobüs bir süre yolcu gelmesini bekledi. gelmeyince, yolcu sayısının az olması gerekçesiyle, kalan 3-5 yolcuyu indirip, minibüs tarzı bir araca koyup, kalan yolu öyle tamamlatmışlardı. ortada da kalabilirdik, allah onlardan razı olsun.
2 favorites - -
üniversite yıllarım, tabii o zaman yüze boşalma henüz gelmemiş, metro turizm başka bir şey deniyor: kadın servisçiler...üniversiteden dönerken üst gözlere mont vs bir şey koyarken, boydan boya aşağıya indi çıtası. kadın ayaklandı hemen: “n’aptınız yaaaa!” “yahu ben dokunmadım bile oraya, montu koyarken kendiliğinden düştü, belli ki önceden vardı” dedim. “önceden vardı da şimdi siz daha kötü yaptınız” dedi. tamam abla beni atın bir sonraki durakta ya da kürek cezası verin, sürgün edin, kırbaç vurun, kars-antalya, antalya- rize, rize -muğla yaptırın. önceden varmış, orayı sıkıştırmışsın belli ki, birinin elinde gümleyecekti. planın tıkır tıkır işledi ve ben mont koyarken gümledi. yalnız 2 numaradan 30 numaraya kadar nasıl indi o çıta. jdjdjdjdjkdjd
0 favorites - -
otobüse bindiğimde sıvazlıyordu...
5 favorites - -
3 saatlik mesafeyi 7 buçuk saatte gitmişti.
1 favorites - -
sene 2010 çanakkale 18 mart'ta 2. yılım... izmir istanbul yolu... kaz dağlarında kaldık. otobüs pert... ve istanbul'dan gelen otobüsün bizi alıp çanakkale'ye dönmesini bekliyoruz. 4-5 saat süren yol tam 10 saat sürdü 5 saat o otobüsü beklemiştik ölsem unutmam. işin ilginç yanı aynı yerde ulusoy da kalmıştı ve onda da 2 saat beklemiştik... (bkz: kesin yatır var kesin(!))*
1 favorites - -
on seneden fazla bir zaman önce çok sık kullanırdım. memlekete giderdim. muavinler efendiydi. gece uyumayanlara ekstra kahve ikramları vardı. sonra ne oldu neden böyle oldu bilmiyorum. uzun yıllardır otobüs kullanmıyorum.
3 favorites - -
bulunduğum şehir ters bir istikamette olduğu için bilindik firmaların çoğu girmiyordu. kamil koç da ne hikmetse o gün bileti iptal etti, bunlarla gitmek zorunda kaldım. neyse, internetten bileti aldım, tek kişilik koltuk olmadığı için iki kişilik koltuklardan birini almıştım. otobüs doluydu ama yanım boştu. vakit geldi otobüse bindim. bir dakika ya geçti ya geçmedi, bir hanımefendi geldi yanıma oturdu. normalde bu tür otobüslerde akrabanız değilse veya aynı cinsiyet seçili değilse erkek yanına kadın veya kadın yanına erkek bileti kesilemiyor. bu hanımefendi de muhtemelen şark kurnazlığı yapıp cinsiyetini erkek seçti ve yanıma oturdu. hiç yadırgamadı da. ben de önemsemediğim için bir şey demedim. otobüs kalktı, muavin yanımızdan geçerken "birlikte misiniz?" gibi bir soru sordu ve hayır dedik. bana dönüp dedi ki "sizi ordan kaldıracağım.". ne bir rica etmek var, ne de bu durumun sebebini sormak var. direkt "sizi kaldıracağım dedi." allahın ayısı. dedim ki, "ben aldığımda yanım boştu, hanımefendi gitsin niye ben gidiyorum?" şoförün yanına gitti geldi "sizi kaldırmak zorundayım." dedi. inatlaşma devam etti ama en sonunda dedim "ya sizi seçende kabahat." geçtim arkada gösterdiği koltuğa. tekrar yanıma geldi bir şeyler geveledi "he he" dedim geri gitti. bir daha da gelmedi. ondan sonra bana namus bekçiliği yapan çomarların malum olayı ortaya çıktı.* o olaydan sonra bir kere daha yolum düştü ve bu sefer muavinler kadındı. sanırım ilk defa kadın muavin gördüm bir otobüste. ha bu arada wifi yoktur bunların otobüsünde yıllardır. vardır, açarlar ama içinde internet bağlantısı olmaz.* ya da "arızalanmış daha baktıramadık." derler. neyse ki internet paketi yetiyor artık, eskisi gibi değil. kıssadan hisse hiçbir şekilde tercih edilmemesi gereken bir firmadır metro. nasıl hala batmıyorlar gerçekten aklım almıyor.
1 favorites - -
sanırım 6 yıl önceydi, antalya’dan binmiştim. şehir içi münübüsler gibi olduk olmadık her yerden yolcu indirip bindirdiler, yol boyunca. tamda 6,7 ekim olaylarının olduğu günlerdi. tarsusta inecek bayan yolcu vardı, mersin çıkışında otoban da kadını indirmeye çalıştılar. gerekçeleri tarsusta olaylar varmış o yüzden giremezlermiş, neyseki ben ve bir kaç tane daha yolcu tepki gösterince kadını tarsusa bıraktılar.
1 favorites - -
Next (2) - Last Page (5)