çocukluk döneminde bir leğen / kova'ya doldurulan sıcak suyla, bir kulp vb. gereçler vasıtasıyla baştan dökülmek suretiyle banyo yaptırılan insanlarda gözlenen bozukluktur. hindistan, pakistan ve türkiye'deki vakalar, dünya genelinin %80'ini oluşturur.
nöbet tetikleyici etmenler kişiye göre değişiklik gösterir. kendi deneyimlerimi anlatayım:
sıcak suyla temas eder etmez başlamazdı benim nöbetler. adının nöbet olduğuna bakmayın, literatürde de sıkça rastlandığı gibi, hasta yoğun haz duygusu duyduğundan başına bir iş gelene kadar bu nöbetleri tekrarlar. ben 6 ay önce başıma gelen olaya kadar kendimi bildim bileli her fırsatta bu ritüeli gerçekleştirdim. sıcak suyun altında (ekstrem sıcak sudan bahsetmiyorum, hani değer değmez
ananskym tepkisi verdiren ama zamanla alışılan türden sıcak) bir 10 dk falan durduktan sonra kulaklar tıkanır, gözler kapatılır. nefes alış veriş yavaşlar. ve sonra.. birden bire, çok acayip şeyler olur. hayatınıza yaşamadığınız anılar, hatıralar, korkular vs vs beyninizde uçuşur. sanki dünya birden bire değişir, başka bir insan olursunuz ve o hatıralarda yaşarsınız. yoğun bir
dejavu ve dehşet duygusu, ama korkmazsınız, panik olmazsınız. bilinciniz yerindedir, saçma sapan hareketler yapmazsınız. dışarıdan muhtemelen normal duş alan ama biraz yavaş hareketler yapan biri olarak görünürsünüz. bir 10 dk falan sürer. sonra yavaş yavaş geçer. duştan çıkarsınız ve az önce orada gördüğünüz o kadar hatıra, o duygular.. hiç birisini tam hatırlayamazsınız. her şey çok flu gelir zihninize. yani az önce orada bir şeyler oldu, çok acayip şeyler hem de, ama ne oldu tam hatırlayamamak.. etkisi duştan sonraki 1-2 saat daha inceden devam eder, sonra hiç bir şey kalmaz.
çocukluğumdan beri bunu yaşadım, hani kimseye de anlatamadım. nasıl anlatabilirdim ki ? ne diyecektim ? "anne ben duşta kafa oluyorum ya" mı diyecektim. sadece, "anne bu su sıcak" diyebildim. tabi dinlemedi beni : ). o su, anne için yeterince ılıktı. ama çocuk için değildi işte. belli bir yaştan sonra bana haz veren bir aksiyon oldu bu ama o yıllarda hiç de öyle değildi.
banyo korkusu oluşmuştu bende. istemiyordum yıkanmak falan çünkü orada garip şeyler oluyordu. bir şeyler tersti ama bunu anlatabilecek cümleler neydi, bulamıyordum.
6 ay önce bir gün, evde yalnızken duşa girdim, fiks ritüelime başladım. sıcak suyu açtım, altında 10 dk durdum. şampuan falan.. nöbet geldi, gelişini hatırlıyorum. ama bu sefer blackout oldum. film koptu. 1.5 saat sonra yatak odamda çırılçıplak yatağımın üzerine kendimi atmış şekilde uyandım. uyandıran da suratımı yalayan kedimdi. "noldu lan bana?" oldu doğal olarak ilk tepkim. korkunç bir baş ağırısı. evde bütün ışıklar açık.. vücudumda, özellikle kalça bölgemde acayip çizikler. duşakabin kırılmış, artık nasıl yüklendiysem ? ama musluğu kapatmışım : ). o gün orada neler oldu, bilmiyorum. tek şahit muhtemelen kedim. içeride muhtemelen yere düştüm, sağım solum çizildi.. kıvrandım falan herhalde. tipik epilepsi krizi gibidir dedi doktorlar. inlemeler falan olmuştur. hiç bir şey hatırlamıyorum.
bu olaydan sonra doğal olarak nörolojiye gittim. eeg ve tomografi çekildi, hiçbir şey çıkmadı. her şey "normal" dediler. "uzun süre sıcak su altında durma" önerisi aldım doktordan. bunun bir ilacı yok, daha doğrusu spesifik olarak sıcak su epilepsisi'nin ilacı yok dediler. normal epileptik ilaç kullanma seviyesinde değilmişim. gerek yokmuş. o gün bu gündür böyle herhangi bir aksiyona girmedim. o şoktan sonra da muhtemelen girmeyeceğim. her duşa girdiğimde "ya acaba bir sefer denesem?" diye soruyorum kendime itiraf ediyorum. ama bu işin şakası yok belli ki. hele ki, o günden sonra her duşa girdiğimde kapının dışında ağlayan (evet bildiğin ağlıyor) kedimi görünce, o anların tekrar yaşanmaması gerektiğine inandım.