evlilik dışı beraberliklerini bitirmeleri şaşırtıcı değildir. şaşırtıcı olan toplum önünde olmalarına rağmen gençleri evlilik dışı beraberliğin meşru ve normal olduğuna inandırmaya çalışmış olmalarıdır.
edit:
(bkz: la bi gidin başımdan.)
(bkz: beni akp’li yapmış bazı mallar)
evlenme ve aile yaşantısı kurma fikrinden kaçmaya çalışmanın sosyolojik ve bireysel problemlere sebep olmasından bahsediyorum. bu durumun toplumsal hafızaya “istemeden de olsa” enjekte edilmesinin zararlarından bahsediyorum. önce kültür emperyalizmi ile zayıflatılan toplumun her türlü sömürüye açık olduğundan bahsediyorum. yoksa banane milletin ilişkisinden. ikisi de başarılı ve işini iyi yapan sanatçılar.
entelektüalizmi, marjinal olmayı hangi kriterlere göre değerlendiriyorsunuz bilmem ama. bellikli her şeyi çok iyi biliyorsunuz. siz her şeyi çok bilmeye devam edin. hayat sizden daha iyi bilecek.

dünyanın en entelektüel insanları arasına giren umberto eco,
varoluşcu felsefenin kurucusu ve en entelektüel insanlardan jean-paul sartre,
sürrealist ressam salvador dali,
metallica'nın kurucusu ve solisti james alan hetfield
en bilinen marjinallerden ozzy osbourne,
hatta sadizmin kurucusu marquis de sade bile evliydi.
ha bu yazdığımdan da anlamayanlar olacak mutlaka. ama grip olduğum için beni daha fazla uğraştırmayın.

(bkz: aaa)

(bkz: yapma yavv)

evlilik dışı beraberliğin yanlışlığını kanıtlamış ayrılmaymışmış. aynı mantıkla boşanan çiftlerinde evliliğin yanlışlığını kanıtladığını söyleyebiliriz. sonuç olarak bu arkadaşa göre tek gecelik takılmak en doğrusu.

(bkz: adam haklı)

(bkz: sertab erener'le demir demirkan'ın ayrılması)

yine de uzun bir beraberlikti.

uzun diyorum çünkü sertap erener'in çeşme'de 90'ların ortasında, 95-96 gibi yıllardı sanırım,
deniz üstünde kurulan bir platformdaki konseri geliyor aklıma.
plajdan izleniyordu konser.
vay be, daha çocuk, ergendim.
konuyla alakası yok ama işte geldi aklıma.

o zamanlarda bile tüm gazetelerde haberdi demir demirkan ile aşkları.

çevreme bakıyorum, annem babam gibi eskiler haricinde ayrılmayan, boşanmayan arkadaşım, eşim dostum kalmadı.
sokakta 27-35 yaş aralığında gördüğünüz çoğu insan dul neredeyse. çoluk çocuk yapıp ayrılmış çoğu.

oysaki bu ikili 18 yıl boyunca hiçbir imza ve resmiyet altında kalmadan bir ilişki yütürmeyi başarmışlar.

18 yıl dile kolay.
evlenmeden, çocuk yapmadan yani hiçbir zorunluluk olmadan dolu dolu 18 yıl.

hoşuma gidiyor böyle şeyler.
ayrılıklar değil elbet,
ayrılık zaten evli olsan da kader gibi birşey.
hoşuma giden şey,
uzun uzun neredeyse ömürlük ilişkiler.

borsada endişeyle karşılanmıştır.

ülke olarak birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımızın olduğu şu günlerde sertap erener'in sevgilisinden ayrılması hiç iyi olmadı :(

hem üzüp hem sevindiren hadise.
karmaşık duygular içindeyim de bana ne bundan hiçbir fikrim yok.

levent yukselden sonra zaten kimseye yakistiramamistim sertab'i