özgürlüğü başörtüsünde ve din devletinde arayanların sevincesidir

bu memlekette her şey gibi güvenlikler de özeldir. özel şirketler iktidar yanlısı olmazsa şirket olamazlar. şirket olamazlarsa paraları olmaz. demek ki bundan sonra iktidar kim ise onun söyledikleri olacak, anayasa falan hikaye.
farkındaysanız sistem değişiyor, günlük,düzeltilebilir değişiklik değil bunlar. bu iktidar gitse bile bu zihniyetten kurtuluşumuz olmayacak.
aklı başında bir kimse başörtülü insanların kampüse girmesine karışmaz. ama durumu öyle bir hale getiriyorlar ki otomatikman düşman olarak görüyor herkes birbirini. dediğim gibi;
sistem değişiyor farkında mısınız?

ulu önder atatürk'ün kemikkerini sızım sızım sızlatan bir gelişmedir. doğru olmadığını umut ediyorum. eğer doğruysa durumlar artık çok vahim demektir. akp gizli ajandasını açmaya başlamış demektir.zatan işi bu raddeye getirecekleri belliydi. yazık yazık. ulusal çıkarlarımız konusunda hassasiyet sahibi aydınlarımız artık bir şeyler yapmalılar. bu böyle olmaz!!

kim olursan ol o kampüse kimliksiz giremezsin.( eğer ki kampüs dahilinde bulunan hotele ya da bir öğretim görevlisini ziyarete gelmediysen, ki bu arada da öğretim görevlisi de kapıdaki güvenliğe misafirinin giriş yapacağını haber vermek zorundadır, güvenliğin takdir ettiği süre zarfında sizi alıkoymaya ya da kampüse giriş izni vermemeye yetkisi vardır.) bu türbanlı da olsan, mini etekli de olsan değişmez bir kuraldır.

6 yıldır kampüse türbanlı giriş yapılmasına izin verilen bir gün bile görmedim^*. kampüse yalnızca sivillerin ve kampüs içerisinde ikamet eden kişilerin türbanlı girmesine izin verilmektedir. eğer ki içeri perukla giren kişiler daha sonra peruklarını çıkarıp türbanla dolaşıyorlarsa da buna güvenliğin yapabileceği bir şey yoktur. ne yapacak adamlar, bir birim kurup kampüsün içinde ring atıp türbanlı kız mı arayacaklar?

bu arada türban yasağının mantıksız olduğunu da belirtmek isterim.

(bkz: kafa siken kemalist zırvaları)

7 sene içinde bulunduğum için doğru olmadığını son derece kesin şekilde söyleyebileceğim önerme. şimdi ne durumdadır bilmem ama benim içinde bulunduğum süre içinde durum şöyle işliyordu:

bir kere o girişteki güvenlik kontrolü tamamen formaliteden başka bişi değildir. asıl amaç kimlik kontrolü değil, türban kontrolüdür. çünkü özellikle soğuk havalarda artık profesyonelleşmiş görevliler minibüs girişe yaklaştığında şöyle bi bakar, araç içinde türbanlı yoksa durdurma zahmetine bile girmeden geç işareti yaparlar.

5 dk sonra sınavınız varsa ve kimliğiniz yanınızda değilse kampüse girmemeniz gibi bişi söz konusu değildir bi kere. çünkü zaten tamamen göstermelik olarak yapılan bu kontrol sınav zamanları iyice laçkalaşır. çoğu zaman elinizi cüzdanınıza götürmeniz, yalandan gösterir gibi yapmanız yeter de artar bile. [defalarca yaptım oradan biliyorum, ama türbanlı olup da aşağı indirilmeden içeri girebilen bir bayan görmedim diyebilirim]

velev ki kıl bi görevliye geldiniz, sorun çıkardı vs. en kötü ihtimal iner danışmaya herhangi bir kimlik bırakır arkadan gelen minibüse binersiniz. kaybedeceğiniz en fazla 2 dk dır.

ayrıca 7 senedir mantığını anlamadığım şekilde cuma günleri hiç olmaz bu kontrol. mübarek gün ondan sanırım ^*

son olarak daha önce de belirtilmiş zaten; bunca zaman içinde yüzlerce peruklu bayan gördüğüm halde, peruksuz şekilde dolaşan türbanlı öğrenci pek nadir gördüm. yani sakarya üniversitesinde türbanın serbest olması gibi bişi yoktur. sakarya üniversitesi girişindeki görevlilerin aymazlığı vardır. söylendiği gibi niyet bu konuya parmak basmak ise başlık da ona göre açılmalıdır kanımca.

öbür türlü pek samimi durmuyor çünkü ;)

(bkz: yetkilileri göreve çağırıyorum)

keşke doğru olsa, keşke yeniden gündeme gelse de bu yasağın bir insanlık suçu olduğu açıkça anlaşılsa. üç tane kız çocuğuyla uğraşmayı adamlık sananlar, bu kız çocuklarını üniversiteye sokmayarak rejimi koruduğunu düşünenler belki bu defa nasıl kandırıldıklarını ve nasıl bir zavallılığın içine itildiklerini idrak ederler. bu kafayla biraz zor ancak insan umut ediyor işte.

eğitim alma özgürlüğünü sonuna kadar destekleyen biri olarak günün birinde gerçekleşmesini umduğum durum.

öte yandan

okuduğunu anlayamayacak derecede dikkatsiz ya da önyargılı [gerizekalı demiyorum bakın, yanlış anlaşılmasın] bir üniversite öğrencisinin talihsiz beyanı da olabilir.

türban yasağı hakkında fikrimi belirtmemekle birlikte;
geçen sene haftanın 5 günü kampüse gitmeme, kampüs içerisinde günde ortalama 10 saat geçirmeme rağmen güvenlik görevlilerinin türbanlı öğrencileri uyarmadıklarını görmedim. minibüs içerisinde türbanını çıkarmayan öğrenci var ise, kimlik kontrolü sırasında görevli "kılık kıyafet kurallarına uyunuz lütfen" diye kibarca uyarır ve öğrenci paşa paşa ya türbanını çıkarır ya da peruğunu giyer.

okul içerisinde sadece 1 kere derste rastladım türbanını çıkarmamış/kamufle etmemiş öğrenciye. 30 nisan, son "teknoloji felsefesi" dersinde, dersi veren kişi endüstri mühendisliği bölüm başkanı olmasına rağmen 3 öğrenci türbanını çıkarmamıştı.

kısacası; her ne kadar muhafazakar ve abi, ablalarla etrafı çevrilmiş bir üniversite olsa da, sakarya üniversitesinde türban yasağı yoğun şekilde uygulanmaktadır.