neil halstead ile birlikte
slowdive'ın kurucusu, beyni, yapı taşı, her şeyidir. saf duru güzelliği ve muhteşem vokaliyle slowdive'ın en güzel şarkılarını seslendirmiş, yetmemiş
mojave 3'de, kendi solo projesinde ve son olarak
minor victories'ta harikalar yaratmaya devam etmiş bir
shoegaze kraliçesidir.
zamanında neil halstead ile olan o muhteşem aşk ikiliye giderek zarar vermeye başlar. birlikte ama yapayalnız devam ederler yollarına. öyle bir aşk ki, beraber yazdıkları sözlerde birbirleri için can yakan, sitem dolu kelimeler kullanırlar. bunu en güzel neil yapar. keza grubun sözlerinin birçoğu neil'a aittir. özellikle
when the sun hits rachel'a ağır bir göndermedir: "hey hey lover, you still burn me. you're a song yeah. hey hey". neil çok aşıktır, rachel da öyle. ve göndermelere devam eder.
crazy for you ve
blue skied an' clear sanırım neil'ın duygularını en yoğun dile getirdiği iki şarkıdır. "crazy for lovin' you". zaten daha fazla dayanamazlar. shoegaze gruplarının bir bir dağıldığı, yerine indie gruplarının doğduğu yıllarda
pygmalion'dan sonra slowdive da dağılır.
neyse işin magazinel kısmını bir kenara bırakırsak rachel ablamız neil halstead'le aynı mahallenin çocuklarıdır ve çocukluk arkadaşıdır.
post-punk'ın ortalığı kasıp kavurduğu ve yeni alt-janrlarla filizlendiği bir dönemde
the velvet underground dinleyen,
reading'in kenar mahallelerinde
gothic takılan, garajlarda, okullarda gitar çalıp amatör müzik yapan rachel, neil ile slowdive'ı kurmadan 1989'da
the pumpkin fairies adlı bir grup kurarlar, the velvet underground'ın şarkılarını cover yaparlar. özellikle
stephanie says çok sevimli,
dream pop türünde bir demo kayıttır.
slowdive macerasından sonra rachel mojave 3 ile birlikte yola devam eder.
4ad ışığı altında
indie folk,
dream pop tarzındaki bu grup ilk albümü
ask me tomorrow ile adeta bir slowdive klonudur. gerçekten sözleriyle, depresifliğiyle slowdive'dan eksik kalır bir yanı yok.
love songs on the radio,
tomorrow's taken,
where is the love ilk albümde rachel'ın seslendirdiği muhteşem şarkılardır. can yakıyor, çünkü sözlerin altında neil halstead imzası var. sonraki albümlerde daha az yer alan rachel, artık kendi solo projesine doğru yol alır. 2004 yılında
waves are universal adlı bir albüm yayınlar. tatlıdır, hoştur fakat o tanıdığımız rachel goswell değildir.
sonunda slowdive yeniden birleşince peş peşe sayısız konserler verilir. geçen yıl istanbul'da verdikleri konserde bire bir tanık oldum o efsaneye. gerçekten düşlediğim kadar varmış. inanılmaz ötesi bir performans sergilediler. hiçbir şey kaybetmedikleri gibi gençliğinden, daha fazla şey katarak gelmişlerdi. golden hair ve when the sun hits'te neil ile rachel'ın sık sık birbirleriyle bakıştıkları gözlerden kaçmadı tabii.