tarım ile hayvancılığı ayrıştırabileceğini sanan süper zekanın sonucudur. bu ikisi birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. dışarıdan parayla yem alarak hayvancılık yapamayacağın gibi eski maliyetiyle peynir de üretemezsin. üretsen de et fiyatına satabilirsin. hayvanın yok da tarım yapıyorsan bu defa gübreye para verirsin.
süper zekanın biri dedi ki şu kadar baş hayvanı olana bu kadar destek. peki o herifin buğday veya mısır ürettiği bir tarlası var mı? yok. para verelim de yem alsınmış. kime karşı güçlendiriyorsun sen bu hayvancılık yapanı devlet desteğiyle aslında? kendi samanını üreten bir diğerine karşı.
hayvancılık yapan yem diye kıvranıyor; tarımla uğraşan gübre diye.
sonuçta ne buğday kaldı; ne saman. ne inek kaldı; ne süt kaldı; ne peynir. tarlayı, danayı satan koşa koşa konut aldı şehirden. (bkz: emlak tembelliği)