bizde baba mesleğidir hayvancılık, biraderim süt inek beslemeyi geçen yıla kadar sürdürüyordu. ara ara konuştuğumuzda ilaca, süt yemine, arapaya ve hatta samana yapılan astronomik fiyatlardan sonra inekleri artık besleyemediğini kesime göndermek zorunda kaldığının bizzat şahidiyim ki bütün sülale bu işi yapıyor ve hepsi de buna mecbur kaldı. çok klişe ama hakikaten bunlar iyi günlerimiz. hayvancılığı bırakıp market açan adamı tekrar hayvancılık yapmaya döndüremeszsin. üretim dengesi fena halde bozuldu.

son günlerde market reyonlarında gözlemlediğim durumdur.

cidden peynirlere noluyo ya.

bu başlık altında bile, fiyatlardan marketleri sorumlu tutan kişiler var.
#145311071

süt konseyinin 8.50 lira fiyat verdiği çiğ süt, piyasada 10 lirayı aştı.
7-8 litre sütten olgunlaştirmaya müsait peynir 1 kg ancak çıkar.
sadece çiğ süt maliyeti 70 lirayı aşıyor.
bunun, toplanması, nakliyesi, pastörize edilmesi, işçilik v.s. 85 lira civarı olur.
boş teneke minimum 15 tl , etti 100 lira
bu peyniri yiyebileceğiniz kıvama getirmek için minimum 6 ay gerekir
buna 6 aylık saklama ve elektrik giderini de ekleyin.
direk mandıradan alsanız, sadece inek sütünden yapılmış peyniri 125 liradan alabilirsiniz
fakat buna bayi ve perakendeci karı da eklenirse, taze ve çok olgunlaşmamış (6 ay, fakat olması gereken 9 ay) bir peynir 150 liraya satılır.
içinde çok çok az, keçi ve koyun sütü varsa 200 lira gayet normaldir.

şu aralar canımı en çok sıkan şeylerden biri. güya mozarella en ucuzu, fiyatlarına bakarken bile cüzdanım boşaldı.

hayvancılık maliyetleri bütün dünyada bilinçli olarak arttırılıyor. ülkemizdeki enflasyon kriziyle de beraber maliyetler arşa çıkmış durumda. bu nedenle özellikle kırsalda 3-5 hayvan bakan köylüler başta olmak üzere insanlar hayvanlarını kesime yolluyorlar. yani arz artıyor. bu nedenle et fiyatları enflasyona karşı şu an direniyor gibi gözükse de aslında bu bir yanılsama. kesilecek hayvan sayısı azaldıkça (ne kadar sürer bilmiyorum) et fiyatları akıl almaz seviyelere çıkacak. bu noktada artık marketlerde et yerine son derece kanserojen, işlenmiş gıdanın en son noktası olan plant based meat`leri, süt ürünler yerine de yine bitkisel ürünleri görmeye başlayacağız. bunca veganlık, metan gazı propogandasının boşunu yapıldığını düşünmüyordunuz umarım?

tabi bu uzun bir planlama sürecinin sonuçları. geçtiğimiz on yıllarda dayanıklı yerli hayvan ırkları, yerlerini endüstriyel melezlere bıraktı. bu hayvanlar kendilerinden öncekiler gibi doğada hayatta kalabilecek canlılar olmadığından insan bakımına muhtaçtılar. bu nedenle eskiden hiç kimseye ihtiyaç duymayan çiftçi artık sektörün kölesi haline geldi. o kışın ortasında bile dışarda yatan, bütün sene yayılan, kendi kendine çiftleşen hayvanlar masallarda kaldı. o yüzden geçmişe de dönemiyorlar artık.

yani anlayacağınız hepsi büyük resmin bir parçası ama siz dalganıza bakın. bunlar hep düz dünya kafası. bilim çok güzel sen de gelsene...

bir görsel de benden gelsin.
görsel

insana 'vegan olucaz mecbur' dedirten olay.

merak etmeyin arkadaşlar, hükümetimiz en kısa zamanda müdahale ederek kırmızı et fiyatlarının yükselerek peynir fiyatlarını geçmesini sağlayacaktır.

t: muhteşem şahlanmış ekonomimizin sonuçlarıdır.

at izi it, izine karışmış. kimin neyi kaça sattığı belirsiz.
tutturduğuna.

burada dolar yılanoğlu gibi giderken herkes uyardı, piyasa 10 tl'ye göre fiyatlanırken 12 oldu 14 oldu o zaman bile pahalı gelirken sonra 12'ye göre fiyatlandı şimdi zamanla daha yeni 18,5'a göre fiyatlanıyor. ne sanıyordunuz mazotun 30 lira doların 18,5 olduğu yerde fiyatlar yerinde mi sayacaktı.

burada hayvanları olan bir çok arkadaş çok güzel yazılar yazdılar, kurtarmıyor kesime vereceğiz süt ürünleri pahalanacak diye. noktası noktasına dedikleri oldu. burda gelmiş market terörü diyorlar hakikatten beyin yok bunlarda. market terörüyse hadi sen al sat bakalım nasıl oluyormuş ucuzu