"pek iyi"den türemiş olan zarf ve arapçadan dilimize geçivermiş ve bir bağlaç olan(başına geldiği cümleyi daha sonraki cümleye bağlaması beklenen) madem kelimelerinden oluşur. fakat bir arada oluşları "madem"in işini yapmasına* engel olur görünse de, tdk bu konuda yardıma koşarak bunun aslında bir de itiraz barındırdığını ve bu durumlarda peki madem öyle olarak kullanıldığını söylemektedir de aynı zamanda. şu durumda söz konusu söz öbeğinin, onaylama içeren bir içten içe itiraz olduğunu söylemek mümkündür. söyleyene, söyletene kanmamak gerektir.
öte yandan, söz konusu söz öbekciği* biraz terse çevrildiğinde* anlamında da bir tersinme ortaya çıkar ki, doğasında barındığı düşünülegelen onaylama postuna bürünmüş itiraz, ikna olmuş tam bir onaylamaya dönüşür. gerçi bu duruma tam tersinme denemese de, buna yakın olduğunu düşünülebilir, düşündürülebilir. bu durum dilde çok ortaya çıkabildiğini düşündürten bir durum olmayıp*, "siyah"ı tersten okuyunca "beyaz"ı bulmak olarak örneklenebilir, dile getirilebilirdir.