sürekli vites kolunu elime almak istemediğimdendir. bu saatten sonra gay olmam olamam.

rahatına düşkündür demek yeridir. vites at vites düşür boşa al

otomatik vites üstüne bi de benzinliyse insanı önce 80'lere götürür. kara şimşek vardı; yukarıdan aşağı vites değiştirirken her birinin harfi ışıldardı. şimdiki otomobillerde o vites ışıkları onu hatırlatıyor. o benzinin kokusu alınacak. motor sesi duyulacak. akşam yanımdan bir sedan araç geçti, dizel motorlu, sesi o kadar tuhafıma gitti ki, bu sesler pikap ve ticari araçlara daha çok yakışmaz mıydı? hatta eski kamyonlara? büyük araçlarla özdeşleşen bir sestir o mazotlu motorlarınki.

şahsi tercihim ve hoşnutluğum otomatik vites ve benzinli seçeneği. otomatik vites hakikaten büyük konfor ve rahatlık getiriyor. arabaya biniyorsunuz, vites park halinde, zaten orda değilse anahtar çıkmıyor kontaktan. siz de vitesi düşünmeden ve frene basmadan direkt otomobili çalıştırıyorsunuz. manuelde bi kere debriyaja basmadan çalıştırırsanız araç vitese takılıysa fırlar. bu örnek bile aradaki farkı açıklıyor. öncesinde ben de garipsiyordum ancak son bir buçuk yıldır öyle bir alıştım ki defalarca otomobil değiştirsem yine otomatik vitesli araç seçerdim. kurulan bu ilişki sonrası manuel vites, çok uzak düşüyor alışkanlığa. yani amaç tamamen rahatlık ve güven hissi doğuran bir şoförlük deneyimi.

bu arada yeni model manuel araçlarda debriyaja basmadan araç çalışmıyormuş. bu fırlamaları engellemek için konulan bir sistem imiş. bu bilgiyi paylaşan tirendaz17'ye teşekkür ederim.

ılıklığını ayan beyan ortaya koymaktır.

errrkek adam o vites topuzunu kavrayıp arada bi tokatlayarak vites geçişini sağlayacak aga. manikürlü tırnaklarla vitesi d'ye almak değil öyle.

sığır bir trol başlığı hortlatmış. şimdi bir sürü sazan bunu ciddiye alıp sığır trolün oltasına gelecek.

t: trollük denemesine konu olan amaç.