dünyanın en iğrenç durumlarından biridir ... bütün vücudun ağırlığı iki ayak üzerine verilmiştir. otobüsün sağa sola ileri geri sallanmasından dolayı bu baskı dahada artar ayaklar üzerinde ... hele birde şişmansanız^* bu acı işkence haline dönüşür ... gideceğiniz mesafe uzunsa^*** bu eylem üzerine çeşitli stratejiler geliştirilebilir ...

öncelikle otobüse bindiğinizde oturanlardan kimin önce ineceğini kestirmeniz gereklidir. öğrencilerin oturduğu koltuk yanlarında ayakta durmanız daha mantıklıdır çünkü öğencilerin diğer yolculardan önce inme ihtimali yüksektir. eger kim iner kestiremediyseniz ve oturmak istiyorsanız ; körüklü otobüslerde en arkadaki 4lü karşılıklı olan koltukların yanında ayakta durmanız makuldur çünkü; hem kimse "lerlesene birader" diye baskı kuramaz üzerinizde zaten en arkadasınız, hemde 4 kişiden birinin inmesini beklemek 1 veya iki kişiden birinin inmesini beklemekten daha mantıklıdır ... körüklü değilse yine en arkada 5li koltuğun önünde ayakta durmak en doğrusu olacaktır biraz önce açıkladığım sebepler bu durumda da geçerlidir ...

ama ben oturmam ayakta giderim diyorsanız en rahat ayakta durulacak yerler :

körüklü otobüslerde körüğün bulunduğu bölümdeki demirlerdir birincil olarak sırtınızı dayıyabilirsiniz kimse ilerle diye baskı kuramaz ama oturma ihtimaliniz sıfırdır çünkü koltuklara hakim değilsinizdir ... ikincil olarakta körüklü otobüslerde en arka kapıya dayanmak olabilir ... bu kapıdan inen insan sayısı azınlıkta olduğu için rahat rahat gidersiniz ama yine oturma ihtimaliniz zayıftır koltuklara hakim olamadığınızdan ... eğer otobüs körüklü değil ise orta kapının her iki yanında sırt dayamak için boşluklar yer alır oraya sığabilirseniz rahat bir yolculuk yaparsınız üstelik yanlarında koltuklar bulunduğundan oturma şansınızda vardır ... ama eğer şişmansanız ^* yine otobüsün en arkasında kapı yanı değilde cam tarafında demirlerin bulunduğu bölümde rahat edersiniz ... üstelik bazı otobüslerin bu bahsettiğim bölümünde baca yer alıyor kış aylarında sırtınızı buraya dayıyarak sıcak bir yolculuk geçirebilirsiniz ...

bu üstte verdiğim otobüs örnekleri bütün istanbul için geçerli değildir otobüslerdeki koltuk dağılımına göre strateji değişebilir ^*

(bkz: minibüste ayakta gidenler)

koltuklarin arasinda hamamboceklerinin gezdigi memleketlerde yolcuyu sorunun kaynagindan bir kac santim uzakta tutmaya yarayan, bir nevi acil durum onlemi...

otobus hınca hınc doluysa ve ustelik de bayansanız ıstanbulda otobuse bakire binip dul inmek gibi bir durumla karsı karsıya kalırsınız ^*..bunu bastan dusunup onceden onlemini almak icin otobus duragında biraz daha bekleyip yeni bos bir otobusun gelmesini ummak daha akılcı ve hasarsız bir davranıs olur..

bayansanız topuklu ayakkabı ile ve özelliklede şık bir şeyler giymişseniz
her dur kalk sonrası yaprak gibi savrulup, tüm karizmanızı mahvedecek bir durumdur...

bu olayın getirisi olarak (bkz: belediye otobüsü manzaraları/13)

bu konuda bir de fıkra anlatılır durulur. yaşlı bir adamcayiz otobüste ayakta kalmıştır. bir taraftan tutamaklara tutunmaya çalışır, bir taraftan bastonu ile mücadele eder. yakınlarda oturan gençten biri de "amca şu bastonunun ucuna bir lastik taksaydın ya kaymazdı!" diye akıl verir amcaya... amcamız oturaklı bir cevap yapıştırır "evladım bana niye lastik tak diyorsun ki, vaktiyle birileri de babana böyle bir tavsiyede bulunsaydı, şu an sen olmazdın, senin yerinde de ben otururdum.."
nevet.. demek oluyor ki, ayaktakilere lastikle ilgili tavsiyelerde bulunulmayacak.

(bkz: belediye otobüslerinde yola paralel oturmak)

basima gelmemesi icin itinayla dikkat ettigim acaip yorucu ve kalabalik oldugu durumlarda nefes alabilme olanagimi kisitlayarak, miydemi deli gibi bulandirabilmeyi basaran, hele bi de tam boole orta yerde duruyosam, bayan yolcu olmam itibariyle stres yaptiran iirenc aktivite.. cok nadir binsem de otobuse, bana o ender anlarin oncesinde otobus durainda bos otobus gelinceye kadar agac olmak duser cogu zaman !

taksim-kadıköy hattında, akşam 7 sularında, hem de köprü sıkışıkken insanı canından bezdirebilecek aktivite.^*