o zaman doktora gelmeyeceksin
Next (2) - Last Page (39)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

(bkz: sen kafanda kurmuşsun)

tahlil yaptırıp, doktor tahlilleri inceledikten sonra; " bir şey yok." dediği halde , ya bir daha mı baksan acabaya getiriyorsan lafı, azıcık haketmişsin. tahlilden önce desenki böyle böyle korkuyoruz ,adam der ;" tahlillere baktım,apandist ile ilgili bir durum yok ." bla bla.
93 favorites - -
yalanım varsa anam avradım olsun, eve gitmek nasip olmasın apandisit değil demesi lazımdı. ayıp etmiş.
161 favorites - -
doktor olarak sana cevap vereyim. üçüncü kez neden sormadın. çünkü sert cevap aldın. almasaydın en az beş kez soracaktın. yetmez yakınların da soracaktı. zaten onlarca yüzlerce hasta bakmasa doktorlar yine de cevap verirler ama vakit yok. orası halkı eğıtme yeri değil. şunu da söyleyeyim yarı bilgisizler tam bilgisizlerden daha beterler. ikisi de zerre bir şey bilmiyor ama yarı cahiller bildiğini zannediyor. internetten bir şeyler okuyanların çoğu kendini kanser zannediyor örneğin. lütfen siz bir şey araştırmayın ya da tam araştırın. yarım bilgi bilgisizlikten daha beter.
132 favorites - -
her meslek sahibi önce insan olmayı bilmeli. karşısındaki it mi, puşt mu yoksa efendi gibi meramını anlatmak isteyen biri mi?
bir şey yok denilerek gönderilen sonra da ölümle burun buruna gelinen onca yaşanmışlık varken.
45 favorites - -
(bkz: hiç mi yok)
66 favorites - -
ilgili hekim hakkındaki olumsuz tepkilere girmeden önce hastanın birkaç tane yasal haklarından bahsedeceğim.
1 _ verilen hekimin bilgisine inanmama, güvenmeme.
2_ başka bir hekimde teyit ettirme, doğrulama
3_ önerilen muayneyi ve tahlilleri kabul etmeme.
arkadaşlar haklarınız bunlar.
sizi muayene eden hekimin hastasıyla akademik istişare gibi bir yükümlülüğü yok. hekim şikayetleriniz doğrultusunda bir kanaatde bulunur, itimat ederseniz dediğini yaparsınız, etmezseniz diğer seçenekleri uygularsınız.
hülasa,herhangi bir mağduriyet olmayan durum.
not: benim ülkeden umudumu kesmemin en büyük nedenlerinden bir tanesi de, toplumun zihinsel açıdan kalburüstü gördüğüm ekşi ortalamasının bile yerlerde sürünüyor olması.
bakın arkadaşlar, biz dünyanın en iyi hekimleriyiz, hata yapmayız, mesleğe ve kendine inancını kaybetmiş kişi bizden çıkmaz demiyoruz.
açılan başlık belli.sen şikayetlerini söylemişsin. hekim muaynesini yapmış. neticede bir problem olmadığı yönünde kanaat getirmiş. bu kanaat senin internetde okuduklarınla uyuşmayanilir.
ne yapalım apandisit yok diye noter tutanağı mı tutalım?
bıktık arkadaş ya!
bir süre önce yeni evli bir çift geldi.
şikayeti koitus yırtığı ( gerdek gecesinden beri 3 gündür durmayan kanama). hemşire hanıma jinekolojik masaya almasını söyledim.
hastayla hemşire içerde bir şeyler konuşup yanıma geldiler.
hasta, ben alttan muayne olmam, dedi. bunun başka teşhis yolu olmadığını, hayati tehlike oluşturacak bir ilişki yırtığının tespit edilme yolunun başka bir yöntemi olmadığını söyledim.
çok ciddi söylüyorum, bana üstten ultrasaundla bakın, dedi.
poliklinikte kıyamet koptu tabi.
herkes haddini bilecek! ilk önce hekim bilecek, sonra da hasta.
sizin talep ettiğiniz, hasta hakkı sandığınız şeyleri gidin ingiltere' de, amerika' da isteyin, görelim...
sizin övdüğünüz de, alman, ingiliz hekimi değil aslında, oranın sağlık sistemi.
biz hekimlerin kendimizi yırttığımız şey de bu zaten. onlardaki sistem bizde de olsun, ama yine de biz az para alalım, önemli değil.
siz daha hasta olarak haklarınızın ne olduğunudan haberiniz yok.
gebe hasta gelmiş, ben ikili testi yaptırmayı kabul etmiyorum, diyor.
ulan bu yaptığın şey, hekimin canına minnet. yarın bebeğinde sorun çıksa, şikayet ettiğinde, doktor burdan alır yürür. ikili testi yaptırmadı diye davadan yırtar, yırtmışlığı var. hekimin bilgisayarda istemini yaptığı bir tahlili red etmen, hukuki haklarımdan feragat ediyorumla aynı şey.
biz başlık hakkında, hekimin teşhisi kesin demiyoruz. kanaati bu yönde. senin mevcut donanımın neticesinde bu karara ikrar etmeme hakkın ve hukukun var. gider başka bir hekimde bunu teyit ettirirsin.
not 2: internetde veya başka datalardan kulanıcılarla paylaşılan bilgilerin bir tane evet bir tane amacı var, ihmal etmeyin, bir sağlık kurumuna gidin hekim tarafından netleştirilsin. bu...
17 favorites - -
adam hem haksız, hem cahil, hem de mağduriyet kasıyor.

kolayca yükselebileceğin siyasi bir parti biliyorum.
20 favorites - -
yıllar önce batın bölgesinde ağrı şikayeti ile ibni sina hastanesine gitmiştim. beni üşütmüşsün gaz sıkışması teşhisi ile eve yollayan doktor neredeyse ölümüme sebep oluyordu. aynı gün çok değil eve gittikten 5-6 saat sonra hacettepe hastanesinde akut apandist teşhisi ile ameliyata alındım. peki bunları ne yapacakmışız? onun içinde bir şey söyledi mi doktor arkadaş?
13 favorites - -
devlet hastanesine gidip de bunu yaşamayan var mı? doktorlar günde 100 hastaya falan bakıyor onlara da hak vermeye çalışıyorum ama insanlar ekstra ilgi alaka değil insani bir şekilde, insan onuruna yakışır bir şekilde iletişim kurmak istiyorlar. hepsini genellemek yanlış ama allah taksiciye ve doktora işimi düşürmesin diye geceleri dua edip öyle uyuyorum. bu iki meslek grubu benim için aynı şeyi ifade ediyor.

ha ama günahlarını da almayayım özel hastanede çalışanları çok makul, anlayışlı ve iletişime açık insanlar. kapıdan girdiğimde şampanya patlatır gibi serum patlatarak karşılayacaklar neredeyse. onları çok seviyorum.
3 favorites - -
öncelikle belirteyim, başlık çok saçma ve format dışı; umarım düzeltilir.

gelelim konumuza;

n.ş.a'da "doktor haklı, hastalar çok tatava yapıyor" der geçerdim; ama insanın başına değişik örnekler gelince ister istemez temkinli oluyor ve teyit etmek istiyor. mesela pimpirikli olmakla alakalı kendi başımdan geçen bir örneği anlatayım:

benim konjenital birtakım sıkıntılarla doğmuş bir yeğenim var ve henüz kesin bir tanı alamamış bir bebek. doğduğu günden beri takip ettiriyoruz. türkiye'de alanında en iyi doktorlara gittik diyebilirim ama hastalığı kesin budur diyen henüz çıkmadı.
neyse efenim, ankara'da ünlü bir çocuk nöroloji hocasının yönlendirmesiyle bebekte öncelikle metabolik veya genetik bir sorun var mı diye bu alanları ekarte etmek için yine ankara'da ilk iş metabolizma hocasına gittik. kendisi alanında saygın bir profesör. çocuğun testlerini yaptırdık ve sonuçları telefonla veya mail yoluyla görüşebileceğimizi söylediği için de evimizin yolunu tuttuk.
(metabolik testler öyle hemen sonucu çıkan testler değil, haftalarca beklemek gerekiyor.)

1.5 ay sonra sonuçlar çıkınca bebeğin durumunu değerlendirsin diye anne, hocayı arıyor. hoca "her şeyin yolunda olduğunu, hiçbir anomali olmadığını" söylüyor. anne bu arada testlerin sonuçlarını bana da atıyor. bakıyorum ki biotinidaz aktivitesi düşük. anneyi arıyorum, hocayı telefonla tekrar rahatsız etme ama belki o an dikkatinden kaçmıştır, mail at ve "hocam bu enzim aktivitesi düşük, burası kafama takıldı, sorun teşkil eder mi?" diye üslubunca sor diye tembihliyorum. bu arada kardeşimi arayıp (kıyas yapabilmem için) topuk kanı sonuçlarını halk sağlığı birimine gidip almasını tembihliyorum. (bu kadar önemseme sebebim ise bebekte görme alan kaybının olması)

bu arada bilmeyenler için yazayım. biotinidaz enziminin eksikliği topuk kanıyla tespit edilebilen ve son yıllarda bakanlığın topuk kanı taramasına alınan bir test. bu enzimi eksik olanlarda veya yavaş olanlarda erken teşhis edilmezse bebekte denge kaybı, nöbet, körlüğe giden bir tablo oluşturabilir. tedavisi ise çok basit. bebeğe biotin vitamini kullandırılarak bebekte sinir dejenerasyonlarının önüne geçiliyor.

neyse, anne beni dinliyor ve hocaya mail atıyor. hocadan gelen cevap ise "her şeyin normal seyrinde olduğu". kız maili bana iletiyor, bakıyorum ve gözlerime inanamıyorum. hemen anneyi arıyorum; "bir kez daha hocaya telefon et, yüzünün astarını yırt ve sor bakalım bebeğe günlük 1 tablet biotin kullandıralım mı bu yavaşlık için" diye tembihliyorum. kız en sonunda benden bıkıyor ve "psikopat nafty hala" için hocayla olan telefon görüşmesini kaydediyor. hoca 3. kez; biotine gerek olmadığını ve aktivitesinde düşüklük olmadığını söylüyor.

3. cevabın şokuyla ben artık hasta yakını olmaktan çok, aldığım derslerin bana verdiği görgü ve bilgiyle topa girmeye karar veriyorum. ileride bebekte var olan sorunlar daha da büyümesin diye gelin hanıma "çocuğa kesinlikle biotin başlamamız gerektiğini" söylüyorum, o da beni kırmayıp çocuğa biotini başlıyor.

gel zaman git zaman çocuğun 1 yaş kontrolü için biz yine o profesöre muayeneye gidiyoruz. hoca hastayı hatırlamak için geçmişteki testlerine bakıyor ve diyor ki "aaa biotinidaz aktivitesi düşükmüş, biotin yazmışımdır size, kullandınız değil mi?"

şaka gibi... ama beynime giden kanı durduran cinsten bir şaka.

işte bu örnekteki gibi hekimin o an dikkatinden kaçabilecek durumları hatırlatmakta ve aklımıza takılan şeyleri sormakta fayda var. hekimin kafası dağınık olabilir, uykusuz olabilir, o an aklına gelmemiş olabilir...
her ne kadar bu hatırlatmaları işlerine karışmak gibi görseler de, onlar da kendilerinin her gün %100 doğrulukta ve %100 dikkatte olmayacağını kabul etmeli.

ben sağlık profesyoneli olmasam, yeğenim tedaviye 8 ay geç başlamış olacaktı. ve belki de bebekte irreversible durumlar meydana gelecekti.

sizlere tavsiyem; hastalıklarınızı sorgulayın ama karşınızdaki uzmana ahkam kesmeyin. tek hekim görüşüyle kalmayın. mümkün mertebe eski tıp fakültelerinden hekimlere gitmeye çalışın. özellere çok zorda kalmadıkça gitmeyin. devlet üniversitelerinin hastanelerini tercih etmeye çalışın ki, zor hastalıklarınız her bağlamda değerlendirilsin. (basit hastalıklar için buraları meşgul etmeyin)

biz güya profesöre gittik, özel muayenehanesine gittik, en iyi lab.larda testleri yaptırdık ama işte bazen şans faktörü de gerekiyor insana...
11 favorites - -
Next (2) - Last Page (39)