feci derecede migrene sahip ülker veliahtı. öyle ki kriz geldi miydi 1 hafta gitmediği oluyormuş.

ülker'in çıkarmaya karar verdiği her ürünü bizzat tadan ve de onay vermediği zaman akan sular duran insan. şu aralar 220 ürün kendisini beklemekteymiş piyasaya sürülmek için. allah sonumuzu hayır etsin...

grup icersinde ^{* *} patron olarak anılan adam.

hakkında cok fazla haber cıkmadıgı gibi resmi dahi medyada yer almamaktadır. sanırım hurriyet gazetesindeki bir roportajda "-yesil sermaye misiniz?" sorusuna "-hayatta bir yesil tanırım o da doların yesilidir." diyerek resmen ayar vermistir.

ülkerde çalışan birisinden duyulduğu üzre,sanırım basına fotoğrafının çekilmesini yasak etmiş.hayır anlamadığım peki bi muhabir fotosunu çekerse noolur,başına bi iş mi gelir,meslek hayatı mı sona erer,basın mensupları yasakları ne kadar takar,bi kişi mahkeme kararı vs. ile böyle bi yasak getirebilir mi.pek çok üstdüzey çalışanı da kendisini henüz görmemişmiş.öyle biri olup olmadığından şüpheliyim ben.

ulker grubu icra kurulu baskanı, ekonomist, isletmeci, pek tanınmayan patron. sokakta gorunce tanımak isteyenler sekerli mamul sanayicileri derneğinin sitesinde resmini görebilir.

(bkz: http://www.semad.org/kurucu.htm)
(bkz: http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr/…06&p=10&rid=4369)

piyasada bundan başka resmi de olmayan iş adamı.

muhabirlerin fotoğraflarını çekebilmek için, öncelikle simasına aşina olmaları gereken kişidir. zira, bir seferinde "murat bey'i bekliyorduk biz" diyen basın mensuplarına, "birazdan gelecek" diyerekten ortamdan kaçmışlığı vardır.

ayrıca boğaziçi üniversitesimezunudur kendisi.bunun yanında çılgın bir işletmecidir,o kadar firmaya kuruma rağmen işlerinin nerdeyse hepsini birinci elden kendisi yönetir, sorunlarıyla ilgilenir

ekonomist dergisinin yılın iş adamları-2007 anketinin sonucunda "yılın iş insanı seçilmiş" kişi.

http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=245729

burhan doğançay'ın mavi senfoni adlı eserini 2.2 milyon tl ye satın alan işadamı.

kaderin ve hukuksuz yargılamaların cilveleri neticesinde fenerbahçe'ye başkan seçileceğini düşündüğüm kişi. bütün bu toz duman, alelacele çıkartılan yasalar, teknik takibe takılan dinlemeler, öküz altında aranan buzağılar, polis eliyle soruşturmanın gizliliği ilkesinin ihlalleri, özel yetkili mahkemeler, özel yetkili savcılar ve hükümetin borazanlığına soyunan "tarafsız" habercilik anlayışının gerisinde aziz yıldırım'ı itibarsızlaştırma ve fenerbahçe rantına sahip olma kavgasının yattığını görmemek için gerizekalı olmak gerekir. fenerbahçe küme düşürülmez içeride aziz yıldırım'la bunun pazarlığı yapılır. aziz başkan kendi işini korumak için olan bitenlerden yıprandığı gerekçesiyle ve fenerbahçe'yi korumak için görevinden ayrılır. yerine murat ülker veya hükümete yakın bir başka tip başkan olur. birkaç gerizekalı yazar da türk futbolunun artık pir-ü pak olduğu sanrısı içinde sıranın ne zaman kendilerine geleceğini bilmeden şanlı şerefli tarihlerine kaldığı yerden devam ederler. belki bazıları bundan ders çıkarır da bir daha kendilerine ulufe gibi stadyum bahşeden hükümdarlarını yuhlamak gibi densizliklere bir daha kalkışmaz. temiz futbolunuzu skeyim size birşey olmasın.