muhsin bey
Next (2) - Last Page (55)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

--- spoiler ---
filmin en güzel sahnesi; bütün durumu özetleyen ve kırılma noktasını şahane bir şekilde betimleyen sahnesi çatı sahnesidir.. yükseklik korkusundan muzdariptir ikisi de.. ali nazik çatıya çıkmıştır gözünü karartıp, lakin intihar bile edemez, son anda korkar, vazgeçer, elinde para kutusu.. muhsin bey, gelir yanına onu ordan kurtarmaya çalışır.. önce azarlar bi güzel..
ikisinin de gözleri kapalıdır yüksekliği görmemek için, "sesime gel" der ali nazik.. bir sese kulak vererek bir hayat kurtarır muhsin bey.. ikisi de birbirine sarılmış, dans eder gibi, bir iki bir iki adımları sayarak çekilirler yüksekten.. bütün o yüce değerleri temsil eden muhsin bey, sarılmış ve gözleri kapalı vaziyette, "şimdi ben geri gidiyorum, sen ileri adım atıyorsun" diye diye kurtarır ali nazik'i o yüksekten.. ve evet, işte tam da orda zaten, ali nazik'in, arabeskin, göçün getirdiklerinin yükselişi başlar bir ülkenin semalarında.. muhsin bey'in ve onun taşıdığı değerlerin, kentli insanın, dürüstlük, erdem gibi değerlerin de düşüşü başlar...
--- spoiler ---

kurt olmanın, erdem sayılmaya başlayacağının habercisidir bu film.. 90'larda zaten kendini haklı çıkarmıştır çoktan..
ve evet; yavuz turgul büyük adamdır!!
208 favorites - -
her izlediğimde daha derin anlatımlar olduğunu fark ettiğim film.

muhsin bey * gerçek istanbul'un son kalesini temsil eder. çiçekleriyle konuşan, komşuluk bilen, müzik konusunda muhafazakâr, vefakar, elbiseleri her daim ütülü ve şık. insanları yarışma ayağına dolandırdığı sahne bile kendisine sığınan ali nazik içindir.

ali nazik * 80 li yılların başında türkücü olma hayaliyle, unkapanı plakçılar çarşısında sabahlayan göçün simgesidir. nice hayatlar bu uğurda yok olup gitmiştir o dönem. en şanslı olan az sayıda kişi meşhur olmuş, biraz şansı olanlar pavyonda sahneye çıkabilmiştir. dolandırılan, tecavüze uğrayan, satılan binlerce insan hikayesiyle doludur unkapanı. ali nazik biraz palazlanınca sevda'yı yanına alarak vefasızlığını göstermiştir, geldiği yeri unutmanın, sonradan görmeliğin simgesidir

sevda * o az şanslılardan biridir, muhsin bey gibi birinin hayalini kurmuştur yıllarca ama hızla değişen istanbul ona pavyonu layık görmüştür. gücün yanında yer alması bu ezikliğinden dolayıdır.

madam * son kalan gayrimüslim istanbulludur. eski istanbul'un renklerindendir ama değişime fazla dayanamaz, göçle birlikte inşaat başlamıştır artık.

laz nurettin * ilk göç dalgasıyla gelip gazino açan biraz mafyatik zengin kesimi temsil eder.

şakir * para için her yolu denemekte sakınca görmeyen tipik anadolu insanıdır. şimdi kentin her yanı böyleleriyle dolu.

osman * muhsin bey'in yardımcısıdır, o da büyük ihtimalle meşhur olma hayaliyle şehrin yolunu tutmuşlardan biridir, şanslı olduğu tek konu muhsin bey'e rastlamasıdır.

filmin sonunda herkes kaybeder çünkü hayatın tek kazananı değişimdir. bugün istanbul'un 20 milyonluk bir köye dönüşünün hikayesidir muhsin bey. bindiğiniz takside, yemek yediğiniz lokantada, otobüste, ekranda, alışveriş yaptığınız esnafta tüm bu karakterlere rastlarsınız ama muhsin bey gibisine asla denk gelemezsiniz çünkü artık yoktur onlar.
187 favorites - -
sansür mü yoksa restorasyon nedeniyle mi bilmiyorum ama vhs/sinema/orijinal versiyonuyla restorasyonlu versiyonu arasında tam 40 dakika fark olan film. sanıyorum ki restorasyon ile alakalıdır ama sansür olarak kesildiğini tek düşündüğüm sahne sönmez'in madam agavni'yi iknaya gittiği sahne.

• ilk kesik, vhs versiyonuna göre 3. dakikada gelmiş; muhsin bey madam'a benzin fiyatlarını yakındıktan sonraki sahne kesilmiş. sahnede muhsin bey aracına bindikten sonra eve dönen madam kendi kendine muhsin bey'e "madem paran yok dolmuşla git kokoz, ayranın yok içmeye" diyerekten söylenir.
sahnenin hemen sonrasında muhsin bey'in aracının çalışmadığı bir sahne var, marş basmıyorken muhsin bey de madam'ın arkasından sağlam bir kalay çeker, "uğursuz karı bu kadar parayı mezara götüreceksin sanki" diyerekten. araba çalışmayınca muhsin bey, top oynayan mahallenin çocuklarına arabayı ittirmeye niyetlenince durumu anlayan çocuklar arazi olurlar, bu sahne de restorasyonlu versiyonda yok. neredeyse 2 dakika buradan gitmiş.

• 4.44'te ise muhsin bey ile osman'ın geniş açıdan istanbul sokaklarında yürüdükleri bir sahne var o da atılmış. sanırım geniş açıdan çekilen kalabalık sokak sahneleri restore edilemiyor, aynı durum zübük'te de vardı çünkü. bu sahnenin olmaması büyük bir kayıp çünkü bu sahnede muhsin bey, yardımcısı osman'ın 6 aydır iş yerinin kirasını ödemediğini ve parayı gizliden at yarışında iç ettiğini öğrenir.

• diğer bir kesik de 10. dakikada rambo sönmez'in kendi kendine antrenman yaparken muhsin bey ile karşılaştığı ve muhabbet ettiği sahneye atılmış, küçük ama keyifli bir muhabbet var. herhalde restore edilemediği için diyeceğim ama pek öyle restore edilemeyecek bir sahne gibi de durmuyor.
• diğer bir kesik de 13. dakikada, ali nazik ile osman'ın kahvede muhabbet ettikleri sahnede atılmış ama öyle böyle değil yani bayağı uzunca bir kesik. muhsin bey'in ali nazik'i kahveden kovması, klarnetçinin ölmesi, kahvecinin muhsin bey'den cenaze masrafları için para istemesi, muhsin bey ile osman'ın iş meseleleri yüzünden dertleşmesi, muhsin bey'in osman'a ve ali nazik'e nasihat vermesi vs. hep burada. yetmemiş, hemen devamında 16. dakikada rambo sönmez'in merdivenlerden muhsin bey'in üzerine atladığı ve kira zammı haberini verdiği sahne de kesilmiş. çok yazık olmuş gerçekten.

• diğer bir kesik de 19. dakikada. madam, muhsin bey dişçiden korkuyor dedikten sonra muhsin bey sönmez'e dönüp "ulan sönmez vur şuraya bir yumruk" dediği sahne ve akabinde yaşananlar kesilmiş. bu sahnedeki en komik şey sönmez'in muhsin bey için getirdiği kolonya ile duş alması herhalde.

• 20. dakikada, sızmış muhsin bey'i sırtında taşıyan ali nazik'in dişçiyi ararken ki sahnesi kesilmiş. 15-20 saniyelik bir kesinti. hemen devamında, dişçi kirkor'un kapısının önünde sarhoş muhsin bey, ali nazik ve dişçi kirkor'un muhabbet ettiği sahne de kesilmiş.
az önceki sahneyle beraber düşününce sanırım karanlıktan dolayı restorasyonda bir sıkıntı olmuş olabilir.

• 24.21'de başlayan ocakbaşı sahnesi de uzun uzadıya kesilmiş. yukarıdaki entry'de* bahsedilen diyalog da bu sahnede geçiyor.

• 44. dakikada ali nazik'in pavyonda şarkı söylediği sahne komple atılmış.

• 46. dakikada muhsin bey'in yatakta bir o yana bir bu yana döndüğü sahne de kesilmiş, kısa bir sahne.

• 49.40'da muhsin bey ile osman'ın plak ve kaset üzerine konuşup, ali nazik ile plakçıları gezdikleri sahne kesilmiş. sahne devamlılığı açısından çok sıkıntılı olmuş bu.

• 52. dakikada ses yarışmasına katılım fiyatı hakkında yapılan konuşma ve kurs sahnesi kesilmiş. muhsin bey ile ali nazik'in eve dönüşte apartman merdivenlerinde sönmezle karşılaşması ve sönmez'in meşhur madam'ı ikna etme imalarının yapıldığı sahne de kesik yemiş. sönmez burada madam'ı ikna etmekten bıktığını ve işi ali nazik'e ihale etmeye çalışması ve madam'ın kapısını ikna etme amacıyla çalması da bu atılan sahnede geçiyor. bu sahnelerin kesilmesi veya restore edilememesi film adına çok büyük kayıp olmuş.

• 59.33'te ses yarışmasının başlamasından hemen öncesindeki seyircilerin gösterildiği kareler kesilmiş.

• 1.30.17'de araba içinde gece vakti saklandıkları ve yaşadıkları tartışmadan sonra muhsin bey'in üşüyen ali nazik'e paltosunu verdiği sahne, sonrasında evin önünde parayı alabilmek için yaptıkları konuşma, akabinde gittikleri müzik stüdyosundaki birkaç sahne de kesilmiş. devamında muhsin bey'in kahveyi arayıp osman'la olan konuşması, telefon kulübesi, fotoğraf çekimi, polisten saklanmaya çalıştıkları, arabanın bozulması, polisle olan diyalogları, arabayı polisle beraber ittikleri sahneler derken 5 dakika da burada uçmuş.

• 1.46.20'de ali nazik'in ve sevda hanımın, şakir ile sözleşme imzaladığı sahne, hapishane sahnesi ve ali nazik'in hazırlık sahnesi de kesilmiş.
filmin bundan sonraki sahnelerinde herhangi bir kesilme yok ama restorasyondaki kare hızı farkından olsa gerek restorasyonlu versiyon biraz daha hızlı akıyor. ama filmin 40 dakika eksik olmasındaki payı çok az.

bu filmde; muhsin bey'in çiçeklerle konuşması, sevda hanım ile birbirlerine karşı olan platonik ilgileri hep çok hoşuma gitmiştir. ilk adımı hep karşıdan beklerler.
filmi tekrar izlerken fark ettim ki ali nazik'in suratını her gördüğümde içimde büyük bir tiksinti oluşuyor. bakışlarında ve hareketlerindeki o sinsiliği, muhsin bey'i manipüle edişini, sevda hanıma göz koyuşunu izlerken hemen fark ediyorsunuz. en son polisten saklanıp sevda hanımın evine sığındıkları sahnede, muhsin bey ile sevda hanımın yatak odasında birlikte yatmalarına bile nasıl kıskançlıkla baktığına dikkat edin. uğur yücel gerçekten inanılmaz bir oyunculuk sergilemiş, bir şark kurnazı ancak bu kadar kusursuz canlandırılabilirdi.
bu arada bu filmi kesinlikle youtube üzerinden izlemeyin, filmin başındaki ve sonundaki rüya sahneleri, müzeyyen senar'ın seslendirdiği ağlamakla inlemekle ömrüm gelip geçiyor şarkısına üç kuruş telif ücreti vermemek için hepten kesilmiş. bu şarkı bu filmle bir bütündür, kesilmesi filme ihanettir. bu arada müzeyyen senar'ın gençliğini mısra kasabalı isimli bir hanımefendi canlandırmış.
restorasyonlu versiyonu, sermin hürmeriç'in zarafeti ve filmin detaylarını net bir şekilde görebilmek için tercih edilebilir ama vhs versiyonu görüntü açısından izlemesi zor da olsa filmin ruhunu yansıttığı için ilk seçenek olmalı.

her şeye rağmen muhsin bey, sevda hanım ve yasemin çok güzel bir aile oldular bence. hollywood tabiriyle biraz bittersweet bir final ama olsun.
89 favorites - -
şu ana kadar gördüğüm en iç parçalayan sahneye sahip türk filmidir. muhsin bey'in organize ettiği yarışmaya başvuru için gelen, heyecandan ve/veya soğuktan elleri titreyen ve üstü başı dökülen gariban doğulu vatandaşın bozuk şivesiyle konuştuğu sahnedir bu.

edit: bozuk şive demek aslında yanlış olur, doğu şivesiyle demek daha doğru. bir insanın kendi şivesi niye bozuk olsun ki?
37 favorites - -
-agam kusura kalma kendimi kurtarmam gerekti
-...kurtardın mı bari?
sahnesiyle çocukluğumdan beri aklımdan çıkmayan ve geçenlerde afişini bulduğumda deliler gibi sevindiğim film.fikrimce türk sinemasının 80 sonrası en iyisidir(halen)

edit: halen
51 favorites - -
şahsıma göre türk sinema tarihinin en güzel üç filminden biridir

bir replik vardır ki insanı olduğu yere mıhlar...düşünürsünüz:

çiçekler ölmüş..
hepsi ..
eskiden bir yer ayarlardın güneşi iyiyse yerini de sevdiyse ne biçim açardı
şimdi güneş aynı, ışık aynı, yer aynı ...suni gübre istiyorlar
bir iki gr potas koyunca bir coşuyor namussuzlar ama sonra ...
ölüyorlar
83 favorites - -
bir filmdir. türk sinemasının mihenk taşı bir filmdir. dünle yarının alegorik kavgası, alegorik dostluğudur. filmde dün kaybeder ama yarın da asla kazanamaz, bokunda boğulur. dünsüz bir yarında nasıl boğulacağımızı gösterir film. yıllardır boğulduğumuz dünsüz yarınları resmeder. muhsin bey hapisten çıktıktan sonra beyoğluna döner, beyoğlu yıkılmaktadır. doğan apartmanı ordadır yine de. anılarının döküntüsünde son kez dolaşır muhsin bey, ölen çiçekleriyle konuşur. sonra gider. yarın dünsüz kalır.
169 favorites - -
muhsin bey'in korkunç diş ağrıları için kullandığı ilacın adının "dişinol" olduğu harikulade film.

muhsin bey meyve soyarken, ali nazik çiğ köfte yapmaktadır. birbirlerine ali nazik ünlü olursa, çok para kazanırlarsa, gerçekleştirmeyi düşündükleri hayallerden bahsederler. muhsin bey bu sahnede üsküdar'dan bir ev alıp afitap hanım'ı düşkünler evinden çıkarmayı, arkadaşlarıyla toplanıp fasıl geçmeyi, eskisi gibi tesbih yapmaya başlamayı, kabul ederse sevda hanım'ı da yanına almayı hayal ettiğini söyler.

ali nazik'in hayalleri ise muhsin bey'e bir şahin araba almak, sadece kendisine kebap yapacak bir kebapcı "kapatmak", "pembe göğnek, altın zincir, beyaz takım" almak ve koynuna bir sürü karı almaktır ("koynuma bir sürü karı alırem, yisin bitirsinler beni...")...

takip eden sahneye geçmeden önce kamera uzaklaşır, muhsin bey yemek masasında hala meyva soymakta, ali nazik yanıbaşındaki masa'da acılı çiğköfte yapmaktadır. bu iki kahraman arasındaki fiziksel mesafe, ali nazik ve muhsin bey'in hayalleri ve hayata bakışları arasındaki uçurumun da küçük bir habercisidir. filmin müziği ise unutulmazdır.

ben bir filmin evreninde yaşamak zorunda olsaydım, bu filmin muhsin bey olmasını isterdim.

edit: ali nazik'in kahvede simit yerken ve muhsin bey'in evinde oturuken, içine gömülerek ve heceleyerek okuduğu gazete "tan"dır. ali nazik kah gazetedeki çıplak kadın resimlerine bakar, kah "aşkın arabeski: topal dilenci kör dilencinin karısını çaldı" gibi haberleri zorlanarak da olsa yüksek sesle okur. ali nazik'in tan gazetesi'ne olan bu ilgisi ve okuduğu haber tesadüf değildir elbette...

acaba tan gazetesi'ndeki bu haberin; hayata tutunmak konusunda "topal"layan ali nazik'in filmin sonlarına doğru çevresinde olan biten değişimin, yitip giden değerlerin farkında olmayan "kör" muhsin bey'in aşkı sevda hanım'ı "çalma" girişimiyle bir ilgisi olabilir mi? her halükarda güzel ayrıntı...
48 favorites - -
her sarkicinin nota ve solfej bilmesi gerektigini savunan, turk sanat muzigi hayrani, ciceklere duskun bir adamin, kalitesizlige karsi verdigi mucadeleyi anlatan bir film..
70 favorites - -
bu filmi gerçekten seven birinin kötülük yapabileceğine inanmıyorum.

inanç işte...
40 favorites - -
Next (2) - Last Page (55)