bende fobi yaratan sözcüktür. inatla sütlü filtre kahve diyorum. sanki sadece baristalara özel bir dilmiş de bunu söylesem barista benimle dalga geçecekmiş gibi hissediyorum.
adamın ağzına sıçıyor. bunu ne zaman saat 8'den sonra içsem hele birde büyük boysa gözüme uyku girmiyor. sabaha kadar nöbet tutuyorum. spordan önce içince de tam aksine inanılmaz bir pump geliyor insana felaket terletiyor içinde nasıl bir kafein varsa.
ben: bi tane küçük boy, ekstra sıcak, sütlü filtre kahve alabilir miyim?
barista: bi küçük mistoo
ben: ehe.
az önce küçük boy filtre kahvenin orta boy bardağa konulmasını ve üstüne sıcak süt eklenmesini anlatmaya çalıştım. starbucks çalışanı da 'misto' dedi. anlamadım. daha sonra tekrar ettim. bunu bir alman'a ingilizce anlatmaya çalıştığım için ifade edemedim diye düşünmüştüm ki meğer adı misto'ymuş. dışarı çıkarken arkamdan kıkırdaştılar ama yapacak bir şey yok. normalde bu kadar sert olmaması gereken filtre kahve fazlasıyla sert geldi.
ufak bir rötuşla kendimce bir formül uygulayıp bağımlısı olduğum kahvedir. tall boyunu alıp 2 esmer şeker atıyorsunuz ve üstünü orta kalınlıkta bir tarçın tabakasıyla örtüyorsunuz. iyi bir kahve içici değilim diyebilirim. kahve benim için o mekanda bulunmanın işgaliye bedelidir çoğu zaman. ama nedense bu karışımı çok sevdim. diğer boylarda uygulamaya çalıştığımda tadı eziyet oldu bu arada. sahlepte tarçından nefret ederken, kahveye yakıştırmak da benim cinsliğim sanırım.
açık ara en güzel kahve çeşidi. 3 saatlik uykuyla güne başladıysanız, kahvaltıdan sonra orta boy için, hızı şarj olmuş gibi 24 saat etkisini gösteriyor.
starbucks’ta en dandik kahve çekirdekleri ile yapılan sütlü filtre kahve, fiyatından da belli zaten. bizzat baristalar kendileri itiraf ediyor. sütlü americano daha lezzetli.
sırf rahmetli dedem, adı mustafa olan komşumuza " la mıstoo??!" diye seslendiği için bu kahveyi içemiyorum amk. o starbuck sırasında görevli arkadaş ne alırdınız diye sorsa, bir anda geçmişe gidip "ula mıstooo" diye bağıracağım diye ödüm kopuyor.
sütlü kahvenin kahvecilerdeki jargonudur.
hala misto dediğinizde eblehçe suratınıza bakan baristaya falan denk gelirseniz ordan yavaşça uzaklaşın.
bugün reklamlar da izlediğim ve peynir yemeyen kızımın "anne bana bunu al yiyeceğim" dediği peynir markası. bulursak alacağım inşallah çok vitaminlidir ve kızım yer.