oo baldocum nefis bi şarkı yapmış, sesi ne kadar güzelmiş, sevdimm

dün ekşisözlük'te ismini arattım. başlık boştu. "yarın single'ı yayınlanınca üç-beş entry girerler" diye düşündüm. tam da öyle oldu. kehanetlerimi de paylaşmaya karar verdim sizlerle. gerçekleşince "ben demiştim" demek daha kolay olur. neyse biz mine'ye dönelim. 23-24 yaşlarında genç bir kadın. anası babası epey varlıklı. yok yokluk görmemiş. bunları eleştiri olarak okumayın. bunlardan bahsetmemin sebebi mine'yi ve onun temsil ettiği tipi daha iyi tanıyabilmek ve tanıtabilmek. servet düşmanıymışım gibi görülmesin lütfen. ben de yok yokluk görmedim. devam edeyim; ... ve mine normal biri. alevi değil, lgbt değil, herhangi bir fikrin aktivisti değil (yani feminist olabilir ama kendini tanıtmaya buradan başlamıyor. black lives matter bile yazmadı), vegan/vejetaryen/pesketaryen değil, bipolar değil, sapyoseksüel değil, göçmen değil, kürt bile değil. 5-0 önde başladığı hayatın rehavetine kendini bırakmış, ona ikram edilen zaferden utanmayan, borçlu hissetmeyen, keyfine bakan biri. bu büyük bir olgunluk gerektirir. hayata önde başlayan insanlar genellikle zaferlerinin miras olduğunu gizlemeye çalışırlar. üstüne üstlük bu mirasın üzerine bir şey koyamadıkları gibi onu muhafaza etmeyi de beceremezler. bir de zenginliğe erişip ya da zengin doğup kendini borçlu hisseden tipler vardır. "suç bastırmak" için ya da borç ödemek için aktivisttirler. kimliklerini onları öteki yapan şey üzerinden tanımlarlar. öfkelidirler. hatta bu öfkeye mana veremezsin çoğu zaman. gaye su akyol'un öfkeli tweetlerini düşünsenize. onları anlayamadığımızı, eğitilmez olduğumuzu vurgulayan bir ses tonuyla konuşuyorlar sürekli. onları anlıyoruz ve fikirlerine katılmıyoruz. aslında bu kadar basit. işte mine'yi bu yüzden olgun buluyorum. akıllı bir kadın. paşa gönlü istedi film çekti şimdi de paşa gönlü istedi 'single' yayınladı. eş dost pr'ını yapıyor, yapacaktır da. şöhret ya da başarı peşinde olduğunu sanmıyorum. belki biraz ilgi istiyordur o kadar. şarkı berbat. uzun uzun yazmayım, laf ziyanı. icra da berbat. ama dediğim gibi, bunun ne mine için önemi var, ne dinleyiciler için ne de benim için.

sesi guzel bir kizmis da sarki kotu. cool takilmak neydi ? cool takilmak dandik sarki cikarmayi umursamamakti.

bu sese güzel demem için kankam olması gerekir, çok kötü ses. geçici bir hevesse tebrikler

youtube music uygulamasında rastgele karşıma çıkan 'gerin bedenim' şarkısını gayet beğendim. burada kötü yorumları okuyunca çok şaşırdım. ses de güzel şarkı da güzel.

bir keresinde tüm seans boyunca sustum, isimli kısa filmine bayıldığım yönetmen kişi

insanlar etrafında meşhur bir kalabalık var diye her şeyi kendilerine hak görmeseler mi acaba? yani özellikle yetenek gerektiren konularda... müzik gibi mesela??

ikinci teklisi çıkmıştır. (bkz: başıma gelenlerin)

ilk entry benden olsun.
başıma gelenlerin şarkısı ile tanıdım.
o klip diye çektiği şeyinde müptelası olduk.
aynı noktadayız. yeni yeni güzellikler bekliyorum senden.

şey aslında bu dostum, parası olan önceden unkapanı’na giderdi, şimdikiler de cihangir’de otantik halısı olan bir stüdyo ayarlıyor, elektronikçi, dj filan; e, camiadan eş-dost da varsa sesin kötüymüş, şarkı sözlerin berbatmış, bu 10-15 yaş arasındaki hangi çocuğun umurunda olur ki?

haaa, 15 yaş üstü dinleyen de arkadaşındır, ablandır, eniştendir işte.