milli eğitim bakanı yusuf tekin

millî eğitim bakanlığımızdan 81 ile filistin ve gazze yazısı:

millî eğitim bakanımız yusuf tekin’in talimatıyla 81 ile gönderilen yazıya göre; 7 ekim’de tüm okullarda eşzamanlı filistin ve gazze etkinlikleri düzenlenecek.

81 ile gönderilen “filistin farkındalık etkinlikleri” konulu yazıda:

filistin meselesinin ve gazze’de yaşanan insan hakları ihlallerinin, eğitim camiasının ortak vicdanını harekete geçiren bir sorumluluk olduğu vurgulandı.

millî eğitim bakanlığı, öğrencilerin yalnızca akademik değil, aynı zamanda barış, demokrasi ve evrensel insan hakları bilinciyle yetiştirilmesi gerektiğini belirtti.

etkinlikler, türkiye yüzyılı maarif modeli çerçevesinde, “erdem–değer–eylem” yaklaşımıyla gerçekleştirilecek. modelin merkezinde, koşulsuz insan haklarına saygı, küresel barış ve dünyaya saygı ilkeleri yer alıyor.

bakanlık, yapılacak etkinliklerle filistin’deki insan hakları ihlallerine karşı duyarlılığın artırılmasının, öğrencilerde insan hakları savunuculuğu bilincinin güçlendirilmesinin hedeflendiğini açıkladı.

muhteşem. yeni eğitim sistemi gerçek anlamda bir başarı öyküsü. inşallah artık okullarımızda siyonizmin ne olduğunu bilen ve onunla mücadele eden nesiller yetişecek.

yusuf hoca yine beni çok mutlu etti. ciddi anlamda kendisi çok samimi ve tam bir eğitimci. insanlarla ve çocuklarla diyaloğu yüksek birisi ve bunu tüm eğitim sistemine yaymak istiyor.

çok iyi düşünülmüş bir etkinlik.

aman ne büyük marifet. sakın ola kendi vatandaşlarınızın hakkı hukuku için bir şey yapıp çocukları aydınlatmayın.

koca m.e.b bienal, festival, fuar etkinliği gibi şey yapıyor, sayin bakanın bi aktroll ekibi var ki ,masallah fayda sıfır zarar tam puan! ya bu dilek ağacı mektup etkinliğini sıradanlaştı diye kultur bakanlığı yıllardır projelerde destek vermiyor! ama milli eğitim öyle bir haldeki bu super fikir oluyor!

bugun bu başlığı açan aktroller illerde yemek etkinligindeydi, zaten butur projelerde 5 yıldızlı otellerde konaklayıp, uçakla otele götürülüp ! proje geliştirip filistin düşünüyorlar!

çok da bişi yapmaya gerek yok;
zaten 102 yıl önce kurulan milli eğitim bakanlığı nin amacı insan yetiştirmek, insanlık idi.
kurtuluş savaşı esnasında okullar kapanmadı, çocuklar gençler okuldaki hayat penceresinden savaşı gördü.

biz belene kampıyla ilgili kompozisyon yazarken şimdiki çocuklar kompozisyon yazmıyor bakanımız sayesinde!

gomnis ruslarin afgan işgali esnasında kenân evren'in getirdiği afgan köylüsü _ rençberler için hikaye yarışmaları yapıldı öyküler yazıldı.. şimdi öğrenciler okula kalemsiz gidiyor .

afrikadaki aç çocuklar, kıtlık, live aid 84_ for africa 88 eylemini öğrenciler makale , birleşmiş milletlere mektup yazarak öğrendi. şimdi kpss genel kültürde bile b.m nin çalışması yapısı yok!

sayin aktroller siz bit şeyleri siyaset mezesi yaptıkça olmuyor olamıyor!
'ne mektubu; işsiz öğretmeni, okulda bıçaklanan öldürülen kadroluyu, mülâkat mağduru öğretmenleri , kalplere mıh gibi çakan üstadımız icat etti, ne de yazıyı..

etkinlik guzel; siz boşsunuz aktroller..

kemalist eğitim sisteminin öğretmediği şeyi öğreteceğiz demek istemiş. bugün bu ülkenin en az %25’i siyonistlere sempati besliyor ve filistinlilere arap deyip geçiyor. bunun böyle olmasının en büyük sebeplerinden birisi de kemalist eğitim sistemidir.

tam destek verdiğim etkinlik.

chp'lileri ve tengrici mankafalari rahatsız edecek harika etkinliktir.

türkiye yüzyılı maarif modeli etkileri bunlar. yusuf tekin türk kültürünün etrafını saran siyonizmin içinden geçiyor. allah güç kuvvet versin bakana.

edit: türkçe konuşan yahudi sözlük yazarları da koşmuş soykırımcı babalarına destek vermişler. hala ticaret devam ediyor yalanını yaymaya çalışıyor namussuz şerefsiz it sürüleri.

ilk önce sağlıklı bir eğitim ortamı sunun sonra başka işlerle uğraşın!

önce israil ile ticarete son mu verseniz? filistinliler için bu daha yararlı olur gibi!

edit: israil’le süren ticareti dile getirdiğim anda, beklediğim gibi aktrollerin saldırılarına maruz kaldım. her zamanki klişeler “türkçe konuşan yahudi”, “ajan”, “fitneci” gibi ucuz yaftalar… oysa ortada inkâr edilemeyecek kadar somut veriler var.

.