en kötü ve gerçekçi senaryo şu

kaçanlar kaçar. başka ülkeye giderler. orda yıllarca "türkiye, rakı" muhabbeti yaparlar. sonrasında çocuklarını o ülkenin sistemine kurbanlık koyun gibi hediye olarak verirler. sonra bir bakmışsın, iki üç jenerasyonda türklük falan kalmamış. "omg, my grandma was turkish. i love kebab so much. that's why i have hairy arms" diyen nesiller çıkmış ortaya.

giriş gelişme sonuç bu olacaktır kısaca

sebebi genel olarak küresel bir ılıklaşma söz konusu olmasıdır, türkiye de bundan etkilenmiştir, çünkü şimdi anadolu'yu işgal ediyoruz diye gelecek yunan genci, ingiliz gencini bulması da sıkıntı, hatta bu devletlerin askerleri bizden daha çok ılıklaşmışlardır diye tahmin ediyorum, o bakımdan şanslıyız.

kurtuluş savaşında da kaçan çok oldu. savaş geride kalan bir avuç onurlu insanla yapıldı. şu andaki sorun kaçan olması değil bir avuç onurlu insanın mücadele edecek hali kalmadı.

gümümüz teknolojisiyle gözü açılan insan evladı için zaten son 200 yıl içinde diğer insanlar tarafından çevrilmiş sınırlar,yapay sistemler ve onların absürt kutsalları için feda kültürü bilemiyorum. kurtuluş, değil malazgirt veya istanbul'un fethi dahi olsa inandırılmış kalıplar dışında destek bulmaları zor.

merak etmeyin hacılar kurtuluş savaşında da kaçtı çoğu insan. hatta yarısı kaçtı. istiklal mahkemeleri askerler birbiriyle kavga ediyor diye kurulmadı. kaçanları idam için kuruldu. şimdi ki duruma baktığınızda kaçanlara hak vermemek mümkün mü allah aşkına? ben giden vatandaşlarımıza asla kızmıyorum, onları bu duruma düşürenlere kızıyorum, seçimi kazanamayacağını bilmesine rağmen kendini tek alternatif olarak sunanlara kızıyorum.

kaçar mı bilmem ama mücadele edenlere arkadan saldırır bir de düşman işbirlikçileri mücadele edenleri dinsizlikle itham ederse o zaman düşmandan daha beter saldırır

güldürmüş iddia.

şu anda bir savaş yok fakat kaçıyoruz. demek ki buradan yola çıkarak akp yönetiminin bir savaş dönemi kadar kötü olduğunu söylemek gayet mümkün.

yani öyle bir iktidar tarafından yönetiliyoruz ki savaştan beter.

büyük dedem (annemin dedesi) çanakkale şehidi. vatan evladı doğruya doğru başka bir tanımı yok. ancak atatürk düşmanlarının ve kurtuluş savaşı o kadar da büyük değildi diyerek yeren ve değersizleştirenlerin çoğunlukta olduğu bir ülkede yalan yok savaş olsa savaşmam artık. mayınları sen temizleyeceksin, ülkene askerlik çağında savaş anında seni sırtından vurabilecek (ki ilk tehditte vuracaklar tarih boyunca olduğu gibi) iti köpeği dolduracaksın, sonra savaş çıkınca hadi ben sıçtım siz temizleyin diyeceksiniz. yok be gülüm be, 12 ay askerlik yaptım sınırda, ciğerlerimiz patlayana kadar hudut namustur diye haykırdık, sahip çıktık. herşey vatan için dedik yürüyüş kararı sayıp yeri göğü inlettik. sonra ne oldu biliyor musun? milliyetçi abiler hudut namustur diyenleri kaçırıp dövdüler bu ülkede. o yüzden vatanını sev ama bokunu çıkartma, harbiden birileri rahat içindeyken en pis işleri sana yaptırıyorlar sonra.

ezcümle 22 sene hem hakaret ye, hem vatan haini densin gerçek vatan hainleri tarafından, hem de göt sıkışıncı "kardeşim ben senin ağzına sıçtım ama gel beraber kurtaralım" diyeceksün he mi? niye? sonrasında suri kardeşleriyle ooaaağğ nasıl koyduk ama diye eğlenesin diye mi? yok anam babam be kalsın, sarımsağı nerede yediyseniz ağzınızı orada kokutacaksınız. vatanım ailemdir, sevdiklerimdir artık.

sağolsun hükümet savaşmıyor sınırları korumuyor afganı pakisi işgal ediyor. sahi savaş neden yapılır?

çoğunluk derken??
yarısından fazlası yani.