sözleri değil melodisi dün geceden beri yakaladı bırakmıyor. gözyaşlarımı bir miyazaki filmindeymişim gibi yanaklarımın etrafından havaya doğru savurmak, sonra da ağlaya ağlaya bu müzikle dans etmek istiyorum, ta ki derdim dert olmayana, bitene dek.
ama bunları yapmadım. evde de duramadım, sabahın 06.20'sinde, yani çıkmam gereken saatten 35 dakika önce, attım kendimi dışarıya, yürüye yürüye, soğuk bursa havasını çeke çeke metroya kadar hızlı hızlı ilerledim. yetişmem gereken bir iş olmasaydı bugün akşama kadar yürüyebilirdim.
allah kahretmesin, kimseye kızamıyorum var ya, keşke ama keşke başkalarını suçlayabilecek lüksüm olsaydı. ama elimde bir tek ben varım ve en yaralayıcı olan da bu.
.