hem ahmet şık’ın, hem de türkiye’nin tam da ihtiyacı olan şey. herkesin vicdanı rahatlamış oldu. ahmetlere düsen en fazla kartpostal olmuştur zaten. bir taraf tutuklamanın semeresini yerken, diğer taraf da kartpostalla nemalanma planı yapar. ahmet de hayatının birkaç ayını karanlık hapis odasında geçirdikten sonra elindeki birkaç kartpostal ve mektupla evine döner. kazanlar da, kaybedenler de en kısa sürede ahmet’i unuturlar ve ahmet “ezeli rakiplerin” çoktan unutmuş olduğu daha önceki binlerce “geçici oyuncudan” biri olur.
ister kart olsun ister taze, postal aşıkları postalın her türlüsünün değerini bildiği için manidardır.
emret komutanım!
taktir edilesi bir davranıştır. iktidar halinde ahmet şık gibi gazetecilere de yaklaşımı göstermektedir en azından.