kendimi kemalist olarak tanımlamam. atatürk'ü sever, sayar ve düşüncelerini gözetirim.
annem tarih öğretmeni olduğu için çocukken osmanlı kitaplarını okuyarak büyüdüm.
daha ilkokuldayken, kendine bugün osmanlı torunuyum diyenlerden 100 kat falan daha çok osmanlı tarihine hakimdim.
zamanla sevabıyla günahıyla osmanlıyı idrak ettim ancak hiç bir zaman nefret ya da düşmanlık da duymadım.
beni osmanlıdan osmanlı torunları (ya da öyle olduklarını zannedenler) nefret ettirdi. trt propaganda dizilerinden tarih öğrenenler nefret ettirdi.
son halifenin nü resim çizdiğini, abdülhamidin rom içtiğini, fesi getirdiği için ikinci mahmutun gavur padişah ünvanı aldığını bilmeden kendi siyasi iktidar emelleri için sahte bir osmanlı anlatısı yaratanlar nefret ettirdi.
yoksa 300-500 sene ölüp gitmiş kimseden nefret etmeye meraklı değiliz.
oğlancılık ve rüşveti normal kabul edip tarihin her döneminde düşmanla işbirliği yapmış mensuplar yetiştirmiş, çoğu toprağını kurşun bile atmadan batılılara terkedip kaçmış, islam davası güdeceğim ayağına yüz yıllarca insanları yarı aç, yarı tok yaşatıp belini bükmüş, halk ölüm kalım savaşı verirken düşmanla el ele kendi milletine saldırmış osmanlı'nın sevilecek yanını bulmakta ben zorlanıyorum!
tabi soyu belirsiz olup türklükle alakası benim cameron diaz ile alakamdan daha az bir hanedanın altı asır türkleri küçümsemesi var! en affedilemezi bu ve osmanlılar'ın ingiliz işbirlikçisi olmalarıdır nazarımda. kemalistlere bu garabet hanedandan kurtarıp, vatanımızdan sürdükleri için ne kadar teşekkür etsek az.
kendilerini "allah'ın yeryüzündeki gölgesi" türkleri de kulları olarak görmeleri yeterlidir, bu yetmiyorsa "yallah arabistan'a" ya da ingiltere'ye...rotaya tam karar veremedim.
ayrıca kemalist vs değil, azıcık karakter sahibi biri olmak yeterlidir.
(bkz:
ayrıca osmanlı değil osmanlı ailesi diyeceksin it)
akepenin ottoman sanılması ne olacak peki amk.
türk toplumundaki tüm kötü hasletlerin osmanlı'nın yanlış ve zalim politikalarla anadoluyu yönetmesi sonucunda çıkmış olması sebebiyledir.
umumiyetle seküler olmaları
bir osmanlı düşmanı olarak itiraf ediyorum; nafile bir düşmanlıkmış. osmanlı bu millete hak ettiğini yaşattı. ne eksik, ne fazla. bu yüzden artık osmanlı'yı anlıyor, saygı duyuyorum. bu milletin başına; "kıbrıs'ı aziz dostum kraliçe victoria'ya kiraladım. artık kıbrıs'ta ezan da susacak, bayrak da inecek." deyip halkını davar gibi satacak bir ağa lazım. ecanibe toprak satışı kanunu çıkarıp kudüs'ü yahudilere satacak bir ağa lazımdı. devlet topraklarının mülkiyeti halifeye ait zaten. ister satar, ister atar. kimse gıkını çıkaramaz. gıkını çıkarın olursa da aziz dostumuz kraliçe victoria icabına bakardı. vahdettin'in serv'i imzalayıp sarayını konya'ya taşıması lazımdı. hatta konya'yı da vahdettin'e bırakmayıp şeyh saitler, fesli kadirlerle bölmek lazımdı. ırak, suriye, afganistan, pakistan ne yaşadıysa bu davarlar da aynı şartlarda yaşamalıydı. neyse; geç oldu, güç olmadı.
ben kemalist olarak şahsen osmansıza düşmanım. osmanlı olanlarla bir problemim olmadı. ayrıca incirli biskreme de bayılırdım . tekrar çıksa da yesek keşke.
onlarin tek düşmanı,islam. o yüzden kuyruk acıları
filistinlilerin yahudileri sevmemelerinin nedeni nazi olmaları kadar geçerli bir önerme.
kendilerini de topraklarıyla beraber satmaya çalışan bir köle sahibine kölelerinin isyan ederek yaşadıkları toprakları ele geçirmesine kemalizm diyor bu köleler. yoksa ne kemalistlerin, ne de atatürk'ün osmanlı'yla alıp veremediği bir şey yok. hatta atatürk nutuk'ta "ufak bir aşiretten anavatanda bağımsız bir devlet kurduktan başka batı âlemine, düşman içine girdi ve orada çok büyük güçlükler içinde bir imparatorluk kurdu. ve bunu, bu imparatorluğu altı yüz yıldan beri tam bir hayranlık ve büyüklükle devam ettirdi. bunu başaran bir millet, elbette yüksek siyasî ve idarî niteliklere sahiptir. böyle bir vaziyet yalnız kılıç kuvvetiyle olamazdı. dünyaca bilinmektedir ki, osmanlı devleti pek geniş olan ülkesinde bir sınırından diğer sınırına ordusunu olağanüstü hızla ve tamamen donatılmış olarak naklederdi. ve bu orduyu aylarca ve belki de yıllarca iyi besler ve idare ederdi. böyle bir hareket yalnız ordu kuruluşunun değil, bütün devlet kuruluşlarının olağanüstü üstünlüğünü ve kendilerinin yetenekli olduğunu gösterir. " der osmanlı hakkında mesela.
tabii ki din deyince sadece sünni islamiyeti, ticaret deyince yağmayı, adalet deyince kini, özgürlük deyince tecavüzü anlayan bir azınlık, tarih denince de sadece osmanlı'yı anlamakta. bu nedenle de tarihin diğer kısımlarına bakmayı günah saymakta.