şöyle ki; en müsait olmadığınız bir anda evinizin hava boşluğundan, bir ses gelir; tahmin çalışmaları sonucu bunun kuş olduğuna karar verirsiniz. (bkz:
bir bu eksikti).hava boşluğuna açılırsınız ki, gördüğünüz manzara çatıdan yuvarlanmış bir yuvadır ve içinde bir yavruyu görürsünüz. hemen bir isim bulursunuz. ki o gün bir de sizi terk eden kediniz için ağlamış olsanız gerek daha bir aşkla sarmalayarak hayvan eve alınır. kedi niyetine başı okşanır, sevilir ve hemen eski kuşlardan kalma kafese konur. ama hayvan yemek yiyemez. veteriner aranır. tahmini bazda ebatlar, boy, kilo hesabı yapılır. anlaşılan ise bebek bir karga ile baş başa kalışınızdır. ama yetmez ertesi gün aynı yerden bir fiiiiyk sesi daha duyulur. bu da öncekinin kardeşi olsa gerek diyerek alınır. aynı beslenme saatlerinde beslenirler, sevilirler, okşanırlar. yürümeyi bile beceremeyecek kadar küçük hayvanların gözümüzü oyacak hale gelmeleri tarafımızca beklenmekte, sevgiyle evcilleştirilmektedirler. aman görseniz sevgi yumağı diye sever, sever, seversiniz. insan karga beslemeye görsün, gözü gözden çıkardık diyor.
(bkz:
biz diyoruz)